"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcranın geri bırakılması istemli Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Karar, temyiz edene 11.12.2012 tarihinde tefhim edildiği halde temyiz dilekçesi belirli süre geçirildikten sonra 24.12.2012 tarihinde verilip kaydettirilmiştir. Süre aşımı bakımından temyiz dilekçesinin REDDİNE, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 20.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...
Ancak, davacının icra mahkemesine başvurusu takibin kesinleşmesinden sonraki devrede gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemi olup, yasal dayanağı; İİK'nın 170/b maddesi ve İİK'nın 71/2. maddesi yollamasıyla İİK'nın 33/a maddesidir. Bu durumda zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın kabulüne yönünde hüküm kurulması yerinde olmamıştır. Açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzeni bakımından HMK'nın 355. ve 353/1- b-2. maddesi uyarınca kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, Erzurum 2. İcra Dairesi'nin 2019/9306 esas sayılı dosyasının İİK'nın 170/b maddesi ve İİK'nın 71/2. maddesi yollamasıyla İİK'nın 33/a. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına, davalı vekilinin sair istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyası da dahil olmak üzere birden fazla icra dosyası hakkında Bakırköy 6 ATM'nin2022/351 esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda, davacının açıkça dava konusu icra takipleri nedeniyle ibra edildiği, yapılan ibra nedeniyle de davacının dava konusu icra takipleri nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığı sonucuna varılarak menfi tespit davasının kabul edildiği bu dosyanın istinaf aşamasında olduğu, İİK'nın 33-a maddesine göre ;"İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir. Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vakı olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder....
geri bırakılması gerektiğini ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....
geri bırakılması talepli açılan davanın kabulüne karar verildiğini, tarafların finansal kiralama sözleşmesinden doğan borçlarda zaman aşımı konusunda 6361 sayılı Kanun'da hüküm bulunmadığından TBK'nun 146....
sanığa isnat edilen suçun kanunda öngörülen cezasının üst haddine göre davanın 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zaman aşımı süresine tabi bulunduğu, zaman aşımı süresini son kesen işlemin sanığın 09/06/2011 tarihli savunması olduğu, inceleme tarihi itibarıyla olağan zaman aşımı süresinin dolmuş olduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca sanık hakkındaki kamu davanın gerçekleşen zaman aşımı nedeniyle 5271 CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, suça konu eşyanın 5607 sayılı Kanun’un 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK’nin 54/4. maddesi uyarınca MÜSADERESİNE 28/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
-----Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesined; takip konusu çekin------bedelli olduğu, keşidecisinin-------- Olduğu, arkadaki cirantaların sırasıyla -------- alacaklı hamil ------ olduğu, işbu davaya konu çek bedelinin tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalılardan------- tarafından takibe dayanak çekin zamanaşımına uğradığı belirtilerek, zamanaşımı nedeniyle icra takibinin geri bırakılması talebi ile------------sayılı dosyası ile açtığı dava sonucunda mahkemece şikayetin kabulü ile davacı yönünden icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; davacı tarafça başlatılan icra takibine konu çekin zaman aşımı nedeniyle icra hukuk mahkemesi tarafından icranın geri bırakılması kararı üzerine TTK 732 maddesi gereğince hamili tarafından keşideci ve cirantalar aleyhine açılmış sebepsiz zenginleşme davası noktasında uyuşmazlığın noktasında toplandığı...
nun 125.maddesi) düzenlenen 10 yıllık zaman aşımı süresi uygulanacaktır (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2016/25645 esas, 2017/16433 karar ve 28/12/2017 tarihli kararı). Somut olayda, takip dayanağı bononun unsurlarının tam olduğu ve kambiyo vasfına haiz olduğu, takibin kesinleşmesini müteakip 14.12.2012 tarihinden sonra 3 yıllık zaman aşımı süresi içerisinde takip dosyasında zaman aşımını kesen herhangi bir icra takip işlemi yapılmadığından, TTK'nın 661/1. maddesinde öngörülen üç yıllık zaman aşımı süresi dolduğundan, mahkemece, şikayetin kabulü ile İİK'nın 71/son maddesi göndermesiyle aynı kanunun 33/a maddesi uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetli olmuştur. HMK’nın 73, 81, 82, 83., Avukatlık Kanunu'nun 41. Tebligat Kanunu'nun 11. maddeleri gereğince vekille takip edilen işlerde vekile tebligat zorunludur....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 71/2. maddesi yollamasıyla İİK'nın 33/a maddesi uyarınca takibin kesinleşmesinden sonraki devrede zamanaşımının dolması nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. HMK'nın 33. maddesi uyarınca, hukuki tavsif hakime ait olduğundan, Hakim tarafların ileri sürdükleri maddi olay ve netice talepleri ile bağlı olup, olayların hukuki nitelendirmesini kendisi yapacaktır. Somut olayda, dava dilekçesi içeriği dikkate alındığında, Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması olarak nitelendirilmesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur....
icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....