Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 20/05/2021 Tarih, 2016/1740 Esas, 2021/733 Karar sayılı kararı ile; Davanın 4721 Sayılı TMK. m.87/5 e göre Derneğin üst üste Genel Kurul Toplantılarını Dernek Tüzüğünde belirtilen zamanlarda yapmaması nedeniyle açılan Derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti niteliğinde olduğu, somut olayda kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istenen T5, Dernek Tüzüğünde Genel Kurul Toplantı Şekilleri başlıklı 11. maddesinde normal olağan genel kurul toplantısının 3 yılda bir Aralık ayı içinde yönetim kurulunun çağrısı üzerine toplanarak toplantı yapılmasının gerektiği, buna göre Genel Kurul Toplantısının her 3 yılda bir Aralık ayı içinde yapılmasının yasal bir zorunluluk olduğu, T5 2012 yılı Aralık ve 2015 yılı Aralık aylarında yapılması gereken Olağan Genel Kurul Toplantılarının yapılmadığı, derneğin 16/16/2016 tarihinde 17. Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı, 19/03/2019 tarihinde de 18....

Özetle dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun derneklere dair hükümleri ile Dernekler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucu, öncelikle genel kurulu olağan toplantıya çağırma görevini yönetim kuruluna verdiği, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen veya toplantının yapılmasına rağmen sonuç bildirisini süresinde mülki idare amirliğine bildirmeyen dernek yönetim kurulu başkanına idari para cezası verilmesini öngörerek, derneğin genel kurullarının kanun ve dernek tüzüğünde belirtilen zaman aralıklarında yapılmasını ve derneğin tüzel kişiliğinin devam etmesini öngörmüşken, yönetim kurulunun bu görevini yerine getirip dernek üyelerini usulüne uygun toplantıya çağırmasına rağmen üst üste iki genel kurul toplantısının yapılamamasını ise kendiliğinden sona erme sebebi kabul etmiştir....

İletişim Reklam Hizmetleri AŞ'indeki hisselerinin tamamını 26.05.2003 tarihinde devretmesi nedeniyle 1479 sayılı Kanun'a tabi zorunlu ... sigortalılığının 26.5.2003 tarihi itibariyle, bu kabul edilmediği takdirde Genel Kurulun yapıldığı 23.12.2003 tarihi itibariyle son bulduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece hisse devrinin yapıldığı 26.05.2003 tarihi esas alınarak davacının 26.05.2003 tarihinde ... sigortalılığının sona erdiğinin tespitine karar verilmiştir....

    Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı derneğin tüzüğünde gösterilen sürede iki defa üst üste olağan genel kurul toplantılarını yapmadığı dernek yöneticilerine verilen kesin süreye rağmen belgeleri ibraz etmedikleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç yasal düzenlemelere uygun düşmediği gibi yapılan araştırma ve soruşturma da karar vermeye yeterli değildir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, İstanbul İl Dernekler Müdürlüğünün 01.04.2009 tarihli yazılı başvurusu ile ...Güzel Sanatlar Mezunları Kültür ve Dayanışma Derneğinin tüzüğüne göre olağan genel kurul toplantılarını iki yılda bir Haziran ayında yapılması gerektiği halde en son genel kurul toplantısının 20.06.2004 tarihinde yapıldığını, 2006 yılı ve 2008 yılı genel kurul toplantılarının yapılmaması nedeniyle derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir....

      Davalı ... vekili, müvekkilinin usulüne uygun olarak kooperatif üyesi olduğunu, üyeliğinin devam ettiğini ve zamanaşımından sonra dava açıldığını savunmuştur. Diğer davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davalı A. ... hakkındaki davanın atiye terk edildiği gerekçesiyle, esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına; diğer davalı bakımından üyeliğe ilişkin yönetim kurulu kararlarının iptalinin mahkemeden istenemeyeceği ve ilgili yönetim kurulu kararı genel kurulca iptal edildiğinden, ortada iptal edilecek bir karar bulunmadığı gerekçesiyle yönetim kurulu kararının iptali isteminin reddine, üye olunmadığının tespiti istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, üyeliğe ilişkin yönetim kurulu kararının genel kurulca iptal edilmesi nedeniyle el atmanın önlenmesi isteminin kabulüne ve ancak kullanım yönetim kurulu kararına dayandığı için ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılardan ... vekilince temyiz edilmiştir....

        Mahkemece, iddia, savunma, dosyadaki belgelere ve benimsenen bilirkişi ek raporuna göre, davacının 23.03.2003 tarihli genel kurulda yönetim kurulu üyesi olduğu, yönetim kurulu üyeleri hakkında dava açılmasının bu sıfatlarının düşmesini gerektirmeyeceği, davacının kendi iradesi dışında faaliyetini sürdürmesinin engellendiği, yeni yönetim kurulu üyelerinin seçilinceye kadar davacının hukuken yönetim kurulu üyeliğinin devam ettiği, bu nedenle ücrete hak kazandığı, 06.03.2005 tarihli genel kurulun kesinleşen mahkeme kararıyla iptal edildiği ve üyeliğin devam ettiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, davalı kooperatifin yönetim kurulu üyesi olan davacının huzur hakkı ücretinin tahsili istemine ilişkindir....

          sıfatıyla, … Madencilik Sanayi Ticaret AŞ'nin ödenmeyen vergi borçlarının davacıdan tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davada … Vergi Mahkemesi tarafından verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karara karşı yapılan temyiz başvurusu sonucunda Danıştay Dördüncü Dairesinin 27/5/2013 tarih ve E:2010/2304, K:2013/3761 sayılı kararı ile, "davacının yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiği 20/06/2007 tarihi itibarıyla kanuni temsilcilik sıfatı dolayısıyla doğan sorumluluğun sona erdiğine" hükmedildiği, dolayısıyla davacının yönetim kurulu üyeliğinin ve kanuni temsilcilik sıfatıyla doğan vergisel yükümlülüklerinin sona erdiği tarih, istifa tarihi olan 20/06/2007 tarihi olduğundan, 03/10/2007 tarihli yönetim kurulu kararındaki imzanın davacıya ait olup olmadığının iş bu davada tespit edilmesi lüzumunun bulunmadığı, zira söz konusu imzanın davacıya ait olması durumunda dahi, bu durumun davacının yönetim kurulu üyeliğinin devam ettiği sonucunu doğurmayacağı ve fakat...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, vakfın sona erdiğinin tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, dava konusu vakfın sona erdiğinin tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda vakfın sona ermesine ve malvarlığının ... Personeli Sosyal Yardımlaşma ve Emeklilik Vakfına devrine karar verilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

              Yalnızca yönetim kurulu kararlarının icra edilmesi sonucu doğrudan doğruya kişisel olarak zarar gören üyeleri böyle bir dava açabilirler. Bunun yanında, esasen mahkeme kararının gerekçesinde de belirtildiği gibi, davaya konu yönetim kurulu kararının iptali ve üye olunmadığının tespiti istemleri hakkında, kooperatif yönetimi tarafından dava açılmak suretiyle mahkemeden bu şekilde bir istemde bulunulamaz. Zira kooperatif yönetimince değiştirilmesi istenilen bir yönetim kurulu ya da genel kurul kararının, kooperatif yönetim kurulu ya da genel kurulu tarafından alınacak yeni bir karar ile değiştirilmesi mümkün olduğundan, kooperatif yönetimince kendi kararlarının iptali için mahkemede davacı sıfatıyla dava açmalarında hukuki yarar yoktur. Esasen mahkemede yönetim kurulu ve genel kurul kararının iptali davasını açma hakkı, bu karardan zarar gören kooperatif üyelerine aittir....

                Dosyadaki belgelerden davacının 18.03.1990 tarihinde yapılan genel kurula çağrılmadığı, bu genel kurulda üyeliğinin sona erdiğine dair karar alındığı anlaşılmaktadır. Bu kararın tebliğ edildiğine dair iddia ve delil yoksa da yukarıda belirtildiği şekilde davacının üyeliğinin sona erdiğinin mahkemece kabulü ve davacının bu gerekçeyi temyiz etmemiş olması, davalı kooperatif lehine usulü kazanılmış hak oluşturduğundan davacının bu genel kurul tarihinde üyeliğinin sona ererek çıkma payı alacağı talep etme süresinin başladığının kabulü gerekmektedir. Bu tarihten itibaren davacının çıkma payı alacağına zamanaşımı işlemeye başlayacaktır. Davalı tarafın usulüne uygun olarak zamanaşımı definde bulunduğu dikkate alınarak davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu