ın yönetim kurulu üyeliğine seçildiklerini, şirket anasözleşmesinin 12. maddesinde, yönetim kurulu toplantı nisabının yönetim kurulu üyelerinin yarıdan bir fazlası olduğunun ve yönetim kurulu kararlarının salt çoğunluğun olumlu oyu ile alınacağının kabul edildiğini, bu maddenin aynı zamanda 6102 sayılı Yasanın 390 maddesi ile getirilen düzenlemeyi ihtiva ettiğini, dolayısı ile yönetim kurulu toplantılarının ve alınan kararların batıl olduklarının ileri sürülemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, oda üyelik aidatının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Davacı Oda'ya ait tüzük (anasözleşme) ile yönetim kurulu karar defterinin, 2-1993 ila 2013 yılları arasında oda üyelik aidatlarının belirlenmesine ilişkin Oda Genel Kurulu kararlarının, 3-Davalının hangi tarihler arasında oda üyeliği yaptığının ve ne zaman üyelikten çıkarıldığının tespiti ile üyelikten çıkarmaya ilişkin varsa Oda Yönetim Kurulu veya Genel Kurul kararının ve davalıya ait işlem dosyasının, Getirtilip bu dosya içerisine konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı T3 %33 hisseye sahip ortağı ve yönetim kurulu üyesi olduğunu, iki ortaklı şirketin % 66,6 hisseye sahip ortağının ve yönetim kurulu başkanının Mehmet Özarıcı olduğunu, 17.09.2018 tarihli toplantıda eski yönetim kurulu başkanı ortak Ahmet Timuçin Erpolat ve eski yönetim kurulu üyesi Muhammet Tolga Erpolat’ın bilinmeyen bir tarihte hisselerini Mehmet Özarıcı’ya devrettiklerini öğrendiklerini, her ne kadar hisse devri yapılmış ve eskisinden farklı bir yönetim kurulu oluşturulmuş gibi görünmekteyse de şirketin eski ortaklarının halen şirketin yönetiminde “pay çokluğuyla” söz sahibi olduğunu, 28.05.2019 tarihli Olağan Genel Kurul toplantısında Müvekkili T1 olumsuz oyuna rağmen; 3 nolu karar ile; “2018 yılı faaliyet raporunun onanmasına, yönetim kurulunun ibrasına" 4 nolu karar ile ;“2018 yılı bilanço ve kar/zarar hesaplarının ibrasına”, 5 nolu karar ile; "Yönetim kurulu üyeliklerine Mehmet Özarıcı, T1 ve Mithat Konuk'un 1 yıl süre...
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Gerek kanun gerek ana sözleşme hükümlerinde açıkça düzenlendiği üzere, ----- gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmeden önce yazılı teklifte bulunmaları halinde, ana sözleşme ve iyi niyet esasları ile genel kurul kararlarına aykırı olduğu ileri sürülen yönetim kurulu kararlarının iptalinin istenebileceğinin açıkça düzenlendiğini,----toplantıda hazır bulunduğunu ve ------ imzası ile dava konuşlu edilen önergenin verildiğini, öncelikle kanun da ve ana sözleşmede aranan önerge açısından gerekli nisabın sağlanmış olduğunun görüldüğünü, diğer şart olan, ana sözleşme ve iyi niyet esasları ile genel kurul kararlarına aykırı olduğu ileri sürülen yönetim kurulu kararlarının iptali şartının mevcut bulunup bulunmadığı hususunda ise dava konusu edilen ----- ana sözleşme ve iyi niyete ve genel kurul kararlarının iptali şartının mevcut bulunup bulunmadığı hususunda ise dava konusu edilen --- tarihli yönetim kurulu kararının ana sözleşme ve iyi niyete ve genel...
Dosyamız bilirkişi Heyetine verilmiş, sunulan ilk raporda özetle, 04.05.2020 tarihinde yapılan 2019 Yılı Olağan Genel Kurulunun iptali talep edilen 2. gündem maddesinde bir karar alınmadığından iptalin söz konusu olamayacağı, iptali talep edilen davacının itiraz ve muhalefetine rağmen Genel Kurul tarafından oyçokluğu ile alınan gündemin 3. maddesi uyarınca 2019 yılına ait "bilanço ve kar/zarar hesaplarının onaylanması" kararının şirketin finansal yapısına ve kayıtlara uygun olduğundan iptali koşulunun oluşmadığı, gündemin 4 no'lu maddesinde ibrası reddedilen yönetim kurulu üyesi ... hariç, diğer iki yönetim kurulu üyesi bakımından alınan ibra kararlarının TTK'nın 436/2. maddesinde yer alan oydan yoksunluk yasağına aykırılık nedeniyle iptal koşulunun gerçekleştiği, yönetim kurulu üyesi ...'...
Dosyamız bilirkişi Heyetine verilmiş, sunulan ilk raporda özetle, 04.05.2020 tarihinde yapılan 2019 Yılı Olağan Genel Kurulunun iptali talep edilen 2. gündem maddesinde bir karar alınmadığından iptalin söz konusu olamayacağı, iptali talep edilen davacının itiraz ve muhalefetine rağmen Genel Kurul tarafından oyçokluğu ile alınan gündemin 3. maddesi uyarınca 2019 yılına ait "bilanço ve kar/zarar hesaplarının onaylanması" kararının şirketin finansal yapısına ve kayıtlara uygun olduğundan iptali koşulunun oluşmadığı, gündemin 4 no'lu maddesinde ibrası reddedilen yönetim kurulu üyesi ... hariç, diğer iki yönetim kurulu üyesi bakımından alınan ibra kararlarının TTK'nın 436/2. maddesinde yer alan oydan yoksunluk yasağına aykırılık nedeniyle iptal koşulunun gerçekleştiği, yönetim kurulu üyesi ...'...
Davalı vekili, davacının genel kurul kararları ile belirlenen parasal yükümlülüklerini yerine getirmediği için usulüne uygun olarak üyelikten ihraç edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece , iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, ihtarnamelerde belirtilen alacağın kaynağı teşkil eden genel kurul kararlarının iptali isteminin reddine ilişkin mahkeme kararlarının kesinleştiği, davacının ihtarnamelerde talep edilen miktar kadar kooperatife borçlu bulunduğu, yönetim kurulu ihraç kararının yasaya ve anasözleşmeye uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1)Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/691 Esas KARAR NO:2022/632 DAVA:Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ:01/11/2021 KARAR TARİHİ:19/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin 21.07.2020 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda alınan, yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin -- nolu kararın yok hükmünde olduğunu ve kararın yok hükmünde olduğunun tespiti ve iptali gerektiğini, davalının şirketin 21.07.2020 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda alınan, yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin 5 nolu kararının TTK'nun 436....
- KARAR - Asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili, müvekkillerinin, davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 02.03.2012 tarihli genel kurul toplantısına, anasözleşme gereğince genel kurul izni ile ortaklığa kabul edilmesi gereken, ancak, yönetim kurulu kararı ile ortaklığa kabul edilen kişilerin katıldığını, alınan kararların anasözleşme ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na aykırı olduğunu ileri sürerek, anılan genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı kooperatif temsilcileri, davaların reddini istemiştir....
Yönetim kurulu, genel kurulu toplantıya çağırma yetkisine sahip olup, çağrının geçerli bir yönetim kurulu kararına dayalı olması gerekir. TTK 392/7.maddesine göre yönetim kurulu başkan tarafından toplantıya çağrılabilir. Her yönetim kurulu üyesi başkandan yazılı olarak yönetim kurulunu toplantıya çağırmasını isteyebilir. Başkan kanuna uygun yönetim kurulunun toplantıya çağrılması talebini haksız olarak reddederse, yönetim kurulu üyesinin, yönetim kurulunu toplantıya çağırmasının mümkün olduğu değerlendirilmiştir. Davaya konu davalı şirketin 24.02.2022 tarihli yönetim kurulu toplantısı için başkan ... tarafından çağrı yapılmış değildir. Diğer yönetim kurulu üyelerinin de yönetim kurulu toplantısı yapılması konusunda yönetim kurulu başkanına yazılı talepleri olduğu ve bu talebin haksız olarak reddedildiği iddia ve ispat edilmemiştir....