kuruldaki hakim ve çoğunluk pay sahiplerinin oyçokluğu ile tesis ettiği yönetim kurulu üyelerinin ve görev süresinin tespiti kararlarının hukuka, hakkaniyete, azınlık pay sahibi haklarına, şirket menfaatlerine açıkça aykırı olduğunu, yargılamanın süresi, şirketin tasfiye halinde oluşu, yönetim kurulu üyelerinin şirketin menfaatine herhangi bir faaliyette bulunmaması ve işbu kötüniyetli tutumlarının şirketi tasfiyeye sürüklediği gerçeği de göz önünde bulundurulacak olur ise davalı şirketin yönetim kurulu üyeliklerine ..., ..., ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/640 Esas KARAR NO : 2022/860 DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 06/07/2022 KARAR TARİHİ : 26/10/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/10/2022 DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin 2021 yılı olağan genel kurul toplantısının 22/06/2022 günü yapıldığını, toplantının hukuka aykırı olarak tüm üyelerin katılımı olmaksızın 7 üye ile yapıldığını, kooperatifin bir önceki genel kurul toplantısının 16/05/2016 tarihinde yapıldığını, yönetim kurulu başkanlığına ...’in, yönetim kurulu yedek üyeliklerine ... ve ...’ın, denetim kurulu üyeliğine ise ...’in getirildiğini, kooperatifi temsil ve ilzama yönetim kurulu başkanı ... ile birlikte yönetim kurulu üyelerinden ... –....’den birinin müşterek imzaları ile yetkili kılındıklarını, söz konusu kararın 02/06/2016 tarihli Ticaret Sicil gazetesinde ilan edildiğini, ...’in halen kooperatif...
'ın müşterek imza ile davalı şirketi temsil ve ilzama yetkilendirildiklerini ve şirket adresinde farklı bir adreste yönetim kurulu toplantısı yapılmasına karar verildiğini, aynı tarih ve 2012/ A-2 sayılı diğer yönetim kurulu kararı ile müvekkillerinin görevden alınarak tüm ilişkilerinin kesilmesine karar verildiğini, yönetim kurulu toplantısı hazırlığı yapmanın, yönetim kurulunu toplantıya çağırmanın, yönetim kurulu toplantısı yapmanın yönetim kurulu başkan ve vekiline ait bir yetki olduğunu, yönetim kurulu üyelerinin yönetim kurulunun toplanmasını sağlamak için gündemle çağrı yapılmasının gerekli olduğunu, yoksa yönetim kurulu üyelerinin başkanı, vekili ve diğer yönetim kurulu üyelerini hiçe sayarak gıyabında karar defteri çıkartarak yönetim kurulu yapmasının mümkün olmadığını, bu yönetim kurulunun yok hükmünde olduğunu, yönetim kurulunun sıhhatli toplanması halinde dahi murahhas azaları görevden almasının mümkün olmadığını, bu yetkinin sadece genel kurula ait olduğunu, bu sebepten...
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davalı kooperatif denetim kurulu kararlarının anasözleşmeye uygun olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, davacıların yönetim kurulu üyeliği görevlerine son verilmesine ilişkin denetim kurulu kararlarının iptali istemine ilişkindir. Yönetim kurulu üyelerinde aranacak şartlara ilişkin, 1163 Sayılı Kooperatifler Yasasının 56/2. maddesi, yönetim kurulu "üyelik şartları denetçiler tarafından araştırılır. Bu şartları taşımadıkları halde seçilenler ile sonradan kaybedenlerin görevlerine yönetim kurulunca son verilir", davalı kooperatif anasözleşmesinin 43/3. maddesi, yönetim kuruluna "seçilme şartları denetim kurulu tarafından araştırılır....
Anılan nedenle ilk derece mahkemesi kararının kamu düzeni yönünden kaldırılması gerekmiştir. 2-21.12.2021 tarihli yönetim kurulunun 1 ve 2 numaralı kararları ile 01.02.2022 tarihli yönetim kurulunun 26 numaralı kararlarının iptali yönünden; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 391. maddesinde, yönetim kurulu kararlarının hangi hallerde hükümsüz olacağını ve tespit davasına konu olabileceği sınırlayıcı olmaksızın örneklerle gösterilmiş ve geçersizliğin hüküm ve sonuçlarının genel hükümlere göre saptanacağı belirtilmiştir (6102 sayılı TTK. m. 391). 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 460. maddesinin 5. fıkrasında yapılan bir düzenleme ile bir halde pay sahiplerine ve yönetim kurulu üyelerine yönetim kurulu kararları aleyhine iptal davası açabilme imkanı getirilmiştir. Bilindiği üzere kayıtlı sermaye sisteminde, yönetim kurulu tarafından sermaye artırılırken, anonim şirketler esas sözleşmesinde öngörülen yetki sınırları içinde sermaye artırım kararı alınır....
Dava, davalı şirket yönetim kurulunca 30/11/2021 tarihli yönetim kurulunda alınan 2021/2, 2021/3 ve 2021/4 sayılı yönetim kurulu kararlarının TTK 391.maddesi uyarınca batıl olduğunun tespitine ilişkin yönetim kurulu kararlarının iptali davasıdır. Davacılar, açmış oldukları davada, davalı şirketin ortakları olduklarını ve davacılardan .......... ve ............'...
Davalı şirketin 30.12.2020 tarihli Genel Kurul toplantı tutanağı ve ekinde bulunan genel kurul toplantısında hazır bulunanlara ait listenin incelenmesinde; davacının genel kurul toplantısına katılmadığı anlaşılmıştır. Davacının dava tarihinde davalı şirket yönetim kurulu üyesi olmadığı anlaşılmıştır. TTK.nın 446/1-d’ye göre, genel kurul kararının uygulanması yönetim kurulu üyelerinin herhangi birinin kişisel sorumluluğuna yol açacaksa, her bir üye iptal davası açabilir. TTK.nın 446/1-d uyarınca iptali talep edilen genel kurul kararı, icra edilebilir bir karar olmalıdır. Bu nedenle, yönetim kurulu üyelerinin ibrası ya da azli gibi icrası gerekmeyen kararların iptali talep edilemeyecektir. Bu nedenlerle davacının TTK.nın 446. maddesinin 1-a, c ve d bentlerinde sayılan dava açmaya yetkili kişilerden olmadığı anlaşılmıştır....
K A R A R Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalı Derneğin 15.03.2014-16.03.2014 tarihlerinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantılarında, dernek üyelerinin “bir yönetim kurulu kararına dayanmayan gündemle”, sırf gazete ilanı ile toplandığı, genel kurulun toplantıya katılma hakkı olmayan üyelerle gerçekleştirilen genel kurulda, toplantı ve karar nisaplarına uyulmadığı, genel kurul sürecinde Dernek Tüzüğü, Dernekler Kanunu ve Medeni Kanun'un ilgili hükümlerinin ihlal edildiği iddia edilerek, 15.03.2014-16.03.2014 tarihli genel kurul toplantılarında alınan bütün kararların iptali talep edilmiş; Mahkemece, "Davalı derneğin 08/01/2014 tarih, bir numaralı yönetim kurulu kararında olağanüstü genel kurul gündemini belirleyen bir karar olmadığı, yönetim kurulu tarafından olağanüstü genel kurulun gündemi belirlenmeden yapıldığı, olağanüstü genel kurulun öncelikle Dernek Tüzüğü, ayrıca Dernekler Yönetmeliği, Dernekler Kanunu ve Türk Medeni Kanunu'na aykırı olduğu" gerekçesiyle, iptali...
Türk Medeni Kanununun 73. maddesinde, derneğin nihai kararlarının en yetkili organ olan genel kurul tarafından verileceği, 83. maddesinin 2. fıkrasında ise derneğin diğer organ kararlarına karşı dernek içi denetim yolları tüketilmedikçe iptal davası açılamayacağı hükme bağlanmış olup, genel kurulun onayı olmayan yönetim veya disiplin kurulu kararlarının derneğin denetim yolları tüketilmiş kararları olarak kabul edilemez. Somut olaya gelince; davacı dernek, kendi yönetim kurulunun 13.04.2009 tarihli 52,53,54 sayılı kararlarının iptalini istemiş ise de, kendi kararlarının değiştirilmesi yönünde yönetim kurulunda her zaman yeni bir karar alabileceği gibi, bu konunun dernek genel kurulunda görüşülmesini sağlayabileceğinden, davacı derneğin genel kurulunda da bu konuda alınmış bir karar bulunmadığından ve davacının dava açmakta hukuki yararı da olmadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru görülmemiştir....
Öte yandan, Kooperatifler Yasasının 16/3 ve davalı kooperatif anasözleşmesinin 14/3. maddeleri "ihraç edilen ortak genel kurula itiraz veya mahkemeye ihraç kararının iptali davası açabilir, yönetim kurulu kararının iptali için genel kurula itiraz edilmesi halinde ayrıca mahkemeye yönetim kurulu kararının iptaline ilişkin dava açılamaz" hükmünü içermektedir....