Ancak anonim şirket yönetim kurulu toplantılarına çağrı şekline dair açık düzenlemelere yer verilmemiştir. Önemli olan, tüm üyelerin toplantıdan haberdar edilmesidir. 2.Somut olayda davalı şirketin üç yönetim kurulu üyesinin bulunduğu, 6102 sayılı Kanun'un 390 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereğince toplantıda ikisinin oyu ile karar alındığı gerekçesiyle yönetim kurulu kararının usulüne uygun olduğu kabul edilmiş ise de, yönetim kurulu üyesi davacının toplantıda hazır bulunmadığı, diğer iki üye toplantıda hazır olmakla birlikte, yönetim kurulu üyesi ...'ın bu toplantıdan haberdar edildiğine dair bir delil bulunmamaktadır....
Bu itibarla, dava konusu yönetim kurulu kararının, TTK'nun 363. Maddesinde belirlenen usule uygun olarak, yapılacak ilk genel kurulda yeni yönetim kurulu üyeleri ve görev dağılımları belirlenmek üzere, yönetim kurulu üye boşluğunun geçici olarak doldurulması amacına özgü olması, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasında, davacı tarafça, iş bu dosyada bahsi geçen adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin dava edilmiş olması ve bizatihi eski yöneticilere husumet yöneltilmesi hususları göz önünde bulundurularak, davacının, 29/12/2021 tarihli Yönetim Kurulu Kararının iptalini istemekte hukuki yararının olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığından, davanın reddi yönünde aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
Bu itibarla, dava konusu yönetim kurulu kararının, TTK'nun 363. Maddesinde belirlenen usule uygun olarak, yapılacak ilk genel kurulda yeni yönetim kurulu üyeleri ve görev dağılımları belirlenmek üzere, yönetim kurulu üye boşluğunun geçici olarak doldurulması amacına özgü olması, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasında, davacı tarafça, iş bu dosyada bahsi geçen adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin dava edilmiş olması ve bizatihi eski yöneticilere husumet yöneltilmesi hususları göz önünde bulundurularak, davacının, 29/12/2021 tarihli Yönetim Kurulu Kararının iptalini istemekte hukuki yararının olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığından, davanın reddi yönünde aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
İlk derece mahkemesince, TTK'nın 449. maddesi gereğince yönetim kurulu üyelerine görüşlerini bildirmek üzere tebligat çıkarıldığı, yönetim kurulu üyelerinden Mekthı Mekhtıev'in beyanda bulunduğu görülmüştür. TTK'nın 449. maddesine göre genel kurul kararlarının iptali ve butlanı davası açıldığı taktirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra dava konusu kararların yürütmesinin geri bırakılmasına karar verebilir. Mahkemenin bu konudaki takdir hakkının nasıl kullanacağı konusunda, tamamlayıcı hukuk kuralı olarak HMK'nın 389 ve devamı maddelerinde yer verilen ihtiyati tedbirlere ilişkin hükümlerinden yararlanılmalıdır....
Mutlak emredici hükümlere yani kamu düzenine aykırı bir boyuttaki kanuna aykırılık var ise burada genel kurul kararının butlanı gündeme gelecektir. Ancak kamu düzenine aykırı olmayan, daha çok şirket pay sahiplerini ilgilendiren kanuna aykırılıklar ise nispi emredici olarak kabul edilecektir ve bu durumda ise genel kurul kararlarının iptali gündeme gelecektir. Dürüstlük kuralına aykırı kararlar da iptal edilebilirlik kurumuna bağlıdır....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yönetim kuruluna genel kurulun devredilmez yetkilerinin verilmesinin söz konusu olmadığını, TTK'nın 391. Maddesi uyarınca yönetim kurul kararının batıl olduğunun mahkemeden istenebileceğini, TTK'nın genel kurulun görev ve yetkilerini belirleyen 408. maddesinin 2. Fıkrası uyarınca dava konusu yönetim kurulu kararında, bu maddede belirtilen şekilde, önemli miktarda şirket varlığının toptan satışı, konusunda bir yetki verilmediğini, rutin olarak yönetim kurulu başkanına gayrimenkul alma ve satma konusunda yetki verildiğini, o halde, 25.05.2016 tarih ve 2 numaralı yönetim kurulu kararının TTK. nın 408. maddesinin 2. fıkrasının f bendine aykırı olduğunun ileri sürülemeyeceğini, ileri sürerek açıklanan bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararının yönetim kurulu kararının butlanına ilişkin kısmı hukuka aykırı olduğundan kaldırılmasını istemiş, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin esastan reddine karar verilmesini istemiştir....
tarihli şirket yönetim kurul toplantısında Aydın Efdal Akyurt'un şirket yönetim kurulu başkanlığına seçilmesine ve şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili kılınmasın dair 2 numaralı yönetim kurulu kararının hükümsüzlüğünün tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
a vermiş olduğu yetki kapsamında düzenlenen vekaletname ile vekile toplantıya katılmak ve oy kullanmak için yetki verdiği yönündeki iradesinin yok sayılıp pay adedine ilişkin maddi hata gerekçe gösterilerek toplantıya katılmasına izin verilmemesi gibi ağır bir yaptırım uygulanmasının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle 29/03/2021 tarihli genel kurul kararlarının iptalinin gerektiğini, davalı şirketin 29/03/2021 tarihinde düzenlenen olağanüstü genel kurul toplantısında alınan karar ile sermaye artırımına gidilerek, şirket sermayesinin 2.592.000,00 TL'den 6.592.000,00 TL'ye çıkarılmasına karar verildiğini, 29/03/2021 tarihli genel kurul kararları gereği pay sahiplerinin rüçhan haklarının kullanılmasına ilişkin yönetim kurulu kararının 05 Nisan 2021 tarihli 10302 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilan edilerek yayınlandığını, TTK m.449'da; "..genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı takdirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/333 Esas, 2009/137 Karar sayılı kararı kapsamında 18.10.2003 tarihli sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararının iptal edilmesini gösterdiğini, bu kararla müvekkilinin hissesinin bir anda 17.09.2001 tarih, 2001/9 sayılı yönetim kurulu kararı seviyesine çekilerek müvekkilinin 100 hisseye sahip olduğunu ve 50'sini de eşi O.. D..'...
DAVA : Sermaye Artırım Kararının Butlanı Talebi DAVA TARİHİ : 10/04/2023 KARAR TARİHİ : 19/07/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalı şirketin geçmiş yıllar karından sermaye arttırımına ilişkin 31/08/2018 tarihli genel kurul toplantısının yoklukla malul olduğunu belirterek iptalini ve anılan kararın yürütmesinin durdurulmasını talep etmiştir. Davalı vekili öncelikle ara buluculuk yolu ile çözümlenmesi gerektiğini bu şartın yerine gelmediğini bu sebeple davanın dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, davacı tarafından toplantıdan haberdar olduğunu ve davanın hakkın kötüye kullanılması mahiyetinde olduğunu belirterek talebin reddine karar verilmesini istemiştir....