Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu uyuşmazlık; taraflar arasındaki adi yazılı taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre, iadesi talebine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Türk Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 77. ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/551 E - 2014/209 K sayılı kararı ile zamanaşımı nedeniyle iptal edildiğini, yani çekin zamanaşımına uğradığını, davacı tarafın bu kere TTK' nın 778 ve 732 maddeleri gereğince sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak huzurdaki alacak davasını açtığını, TTK'nın 778. maddesinin göndermesi ile TTK'nın 732. maddesine göre olayda olduğu gibi zamanaşımı nedeniyle keşidecinin çekten doğan yükümlülüklerin düşmesi halinde çek keşidecisinin, çekin hamiline karşı onun zararına zenginleşmiş olabileceği kadar borçlu kalacağını, dolayısıyla TTK'nın 732. maddesi gereğince sebepsiz zenginleşmeye dayalı davanın ancak keşideciye karşı açılabileceğini ve müvekkili ciranta olduğundan, aleyhine sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak açılan davanın reddi gerektiğini, Davanın, dava konusu çekin zamanaşımına uğradığı tarihten yaklaşık 5 yıllık süre geçtikten sonra açıldığını, bu nedenle davanın zamanaşımı nedeniyle de reddi gerektiğini, Müvekkiline yapılan ilk tebligatın usulsüz olup,...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptal ve Tescil ile Sebepsiz Zenginleşmeye Dayalı Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

      Bu nedenle davalı vekilinin tüm davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, Davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazına gelince; Yargılama sırasında ön inceleme duruşması sonrasında kamulaştırma bedelinin tesbiti ve tescil davasının 17.01.2020 tarihinde kesinleşmesi ile davacı adına tescil hükmü kurulması nedeniyle yolsuz tescil hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil davası konusuz kalmıştır. Bu nedenle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 6. Maddesi uyarınca nisbi vekalet ücretinin tamamına hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. Ne var ki, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; temyize konu Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1....

        Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için, borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Bu kurumun amacı, borçlunun malvarlığında meydana gelen zenginleşmenin iadesidir. Borçlu ise, başkası aleyhine malvarlığında artış meydana gelen kişidir. Sebepsiz zenginleşmede, herhangi bir davranıştan bağımsız şekilde, fakirleşme ve zenginleşme olguları arasında sebep- sonuç ilişkisi aranmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Dava, kira alacağı ve sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak isteğine ilişkin olup, mahkemece sebepsiz zenginleşme alacağına hükmedilmiş olup hüküm davalı tarafından sebepsiz zenginleşme alacağına hasren temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirilmesine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının inceleme görevi Yüksek 3.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına,25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            (E.M.Y. 934. - İsviçre M.Y. 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalılara hiç bir zaman mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (izhari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olacağı, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'nın 1023....

              gösterildiği, Anayasanın 169 ve 170. maddelerinin koruyuculuğu altındaki ormanların ve 2/B madde alanlarının imar uygulamasına tabi tutulamayacağı, yapılan ifraz ve tescil işlemlerinin yolsuz tescil niteliğinde olduğu, kaldı ki taşınmaz daha önce yapılan orman kadastro sınırları içinde olduğu halde, arazi kadastro ekiplerinin bu durumu göz önünde bulundurmadan, hata ile ikinci kere kadastrosunu yapıp yolsuz olarak sicil oluşturulmuşsa da, 766 Sayılı Yasanın 46/2 ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1. maddeleri gereğince ikinci kadastronun yolsuz (T.M.Y.’nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve T.M.Y.’nın 1026 (E.M.Y. 934 - İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet hakkı kazandırmayacağı...

                Sigortaya ödedikleri 4.517,21 TL prim bedelinin sebepsiz zenginleştikleri tarih olan 30.06.2006 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalılardan müteselsilen tahsilini, talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, zamanaşımı itirazında bulunarak prim borcu ödemesi yapılıp yapılmadığının araştırılmasını istemiştir. Davalı acenta, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava, sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı olduğu, zamanaşımı BK. 60. maddesine göre 1 yıl olup, iptalden sonra geçen süreye göre zamanaşımı gerçekleştiği, gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, davalı tarafa ödenen sigorta primlerinin istirdatına ilişkin olarak açılmıştır. 6762 sayılı .... nun 1268. maddesi uyarınca sebepsiz yere ödenmiş olan primin veya sigorta bedelinin geri alınması alacakları dahil sigorta mukavelesinden doğan bütün talepler 2 yılda zamanaşımına uğrar....

                  Hazineye ait kamu malı orman olduğu halde, arazi kadastro ekiplerinin bu durumu gözönünde bulundurmadan, hata ile ikinci kere kadastrosunu yapıp yolsuz olarak sicil oluşturulmuşsa da, 766 Sayılı Yasanın 46/2 ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1. maddeleri gereğince ikinci kadastronun yolsuz (T.M.Y.nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet ... kazandırmayacağı ve T.M.Y.’nın 1026....

                    UYAP Entegrasyonu