Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kabulüne ve dava konusu ... 122 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1940 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde bırakılmış, 1989 yılında yapılan ve kesinleşen aplikasyon ve 2/B işlemi sırasında ise 2/B sahası sınırları içinde gösterilmiş, 1962 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu gözönünde bulundurulmadan, hata sonucu ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....

    Davalılar ... ve ... aleyhine hükmedilen vekalet ücretine gelince; bilindiği üzere yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davalarında dava değeri dava konusu taşınmazın değeri üzerinden harcı tamamlanan değer olup, davacı ... lehine hükmedilen vekalet ücretinde harcı yatırılan miktarın esas alınması gerekirken harcı tamamlanmayan miktarın esas alınması doğru görülmemiştir. Davacı ...’nin temyiz talebi bakımından; davacıdan çekişmeli taşınmazı temlik alan ilk el olan davalı ...’in temellükünün yolsuz tescil nedeni ile geçerli olmaması, davalı ...’in işlemin tarafı olması nedeni ile davalı ... hakkında tapu kayıt maliki olmadığı gerekçesi ile husumetten red kararı verilmesi ve lehine vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur. 3....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada;Davacı, 10033 ada 2 parsel sayılı taşınmazın geldisi olan 731 ada 5 parsel sayılı taşınmazın ... Kadastro Mahkemesi’nin 24.01.2006 tarih ve 2003/28 Esas 2006/1 Karar sayılı ilamı ile ... Vakfı adına tesciline karar verildiğini, verilen kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini, yargılama devam ederken 731 ada 5 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması neticesinde 10033 ada 2 parsel olduğunu, taşınmazın tapu kaydına "davalıdır" şerhi yazılması gerekirken taşınmazın önce Hazine adına tescil edildiğini sonraki imar ve tahsis işlemleri sonucunda da davalılara geçtiğini, tescilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, dava konusu 10033 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile ......

        tedbir kararının devam ettiğinden bahisle tescil isteminin reddine ilişkin olarak verilen kararın icra hukuk mahkemesince kaldırıldığını, her ne kadar dava konusu taşınmaz adına kayıtlı görünse de icra hukuk mahkemesi kararına göre taşınmazı davalının adına tescil ettirmesine hukuken bir engel kalmadığını ve yolsuz tescil oluştuğunu, tazminat davasını tapu iptal tescil davası olarak ıslah ettiğini beyan ederek, kesinleşen satış işlemi nedeniyle davalı ... adına tescili yapılacak olan dava konusu 1 no’lu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir....

          Davalı T12 vekili istinaf dilekçesinde özetle; davada neticeyi talebin tapu iptali ve tescil olduğunu, mahkemece davanın tapu kaydının düzeltilmesi olarak nitelenmesine rağmen hükmün tapu iptal ve tescil sonucunu doğurduğunu, tapu kaydında düzeltim istemli davalarda öncelikle müdürlüğe başvuru yapılması gerektiğini ve görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğunu, 3402 sayılı kanunun 12.maddesindeki hak düşürücü sürenin geçtiğini, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı Tapu Müdürlüğü vekili ve davalı T12 vekili tarafından istinaf edilmiştir....

          -KARAR- Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın davalı ... yönünden kabulüne, davalı ... yönünden husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir....

            Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1949 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmaz Ekim 1951 tarih 22 numarada Hazine adına tescil edilen Karasakal Devlet Ormanı sınırları içinde kalmaktadır....

              İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'...

                Hükmüne uyulan Dairenin 28.09.2006 ... ve 10566/12220 sayılı bozma kararından sonra yapılan keşifte taşınmazın kısmen 1939 yılında kesinleşen ve 3116 Sayılı Yasanın 13. Maddesi gereğince Hazine adına tapuya tescil edilen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı ve 2/B madde uygulaması sonucu orman sınırı dışına çıkartıldığı, taşınmaz 1939 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunun sınırları içinde ve tapu sicilinde orman niteliğiyle kayıtlı ve Hazinenin mülkiyetinde kamu malı orman olduğu halde, arazi kadastro ekiplerinin bu durumu gözönünde bulundurmadan, hata ile ikinci kere kadastrosunu yapıp yolsuz olarak sicil oluşturulmuşsa da, 766 Sayılı Yasanın 46/2 ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1. maddeleri gereğince ikinci kadastronun yolsuz (T.M.Y’nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve T.M.Y.’nın 1026....

                  Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1949 yılında yapılan orman kadastrosu ve 2003 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon sırasında dava konusu taşınmaz kısmen orman sınırları içinde bırakılmıştır. Yörede 2005 yılında 4999 Sayılı Yasaya göre çalışma yapılmış ve kesinleşmiştir. Arazi kadastrosu 15.06.1982 tarihinde kesinleşmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu