WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması(fekki) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkiline ait dükkanın sahte vekaletname ile dava dışı ...’ya satıldığını, bu kişinin de davalıdan aldığı krediye karşılık olarak söz konusu taşınmaz üzerinde banka lehine ipotek tesis ettiğini, dava dışı ...’ya karşı müvekkilinin açtığı tapu iptal davasını kazandığını, bu nedenle tesis edilen ipoteğin de dayanıksız hale geldiğini belirterek ipoteğin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin iyiniyetli 3.kişi olarak tapu kaydına güvenerek ayni hak iktisap ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/16 Esas KARAR NO : 2022/242 DAVA : Şirketin İhyası DAVA TARİHİ : 05/01/2022 KARAR TARİHİ : 31/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacılar vekili, müvekkili --- --- müvekkilinin ise ipotek borçlusu ------ lehine ipotek bulunduğunu; söz konusu --- dosyası üzerinden fekki için takip açtıklarını; fakat icra takibi esnasında ipotek alacaklısı olan şirketin --- -- resen terkin edildiğini öğrendiklerini belirterek; müvekkillerinin taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasında hukuki menfaatlerinin bulunduğunu, icra takibinin devam edebilmesi -- ---ihya yoluyla yeniden -- tescili gerektiğini belirterek şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davalı ... vekili, 2009 yılında ipotek kurulurken saptanan bedelin dava tarihi itibariyle parasal bir önemi kalmadığını, ipotek bedelinin günün koşullarına ve rayiç değerine göre yeniden saptanıp depo edilmek suretiyle davacının talebinin değerlendirilmesi gerektiğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava kabul edilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Davada kanuni ipoteğin terkini talep edildiğinden, terkin halinde ödenecek bedel davacının taşınmazına davalıya ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için kaç metrekare yer eklenmiş ise o miktardaki yerin dava tarihindeki rayiç değeri belirlenerek bu bedelin depo ettirilmesinden sonra ipoteğin kaldırılmasına karar verilmelidir....

        Davacı vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, ipoteğin kaldırılması davasının reddinin yanlış olduğunu, şirkete yapılan tescilin yolsuz olduğunu, illilik prensibi gereği ipotek işleminin de yolsuz olduğunu, taşınmaz üzerindeki tüm ipotek ve takyiyatların da silinmesinin gerektiğini ve tüm takyiyatlardan arındırılmış olarak tescil kararının verilmesi gerektiğini belirterek davalı banka lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesine, taşınmazın tüm takyidatlardan ari olarak davalı ... adına tescil edilmesine karar verilmesini taleple kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2. Davalı banka vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, ihtiyati tedbir kararı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C....

          söz konusu bedelin tamamının depo edilmesi sureti ile ipoteğin terkinine karar verilmesini talep ettiklerini belirterek; öncelikle zamanaşımına uğraması nedeni ile ipoteğin terkinine, aksi kanaat hasıl olduğu takdirde ise söz konusu tesis edilen ipotek bedelinin tespiti ile bedelin bloke edilmesi karşılığında tapudan ipoteğin terkinine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....

          İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen iradesiyle terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Burada belirtilmesi gereken önemli sorun, ipoteğin çerçevesini ipotek akit tablosunun tayin edeceğidir....

            Mahkemece, ipotek bedeli ödenmiş olduğundan ipoteğin terkinine, ölü kişiler aleyhine açılan davanın ve ipotek bedelinin güncelleştirilmesi ve tahsili talebine ilişkin davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar ve birleştirilen davanın davacıları temyiz etmiştir. Karar dairemizin 15.02.2011 günlü ve 2011/13111 Esas -1715 Karar sayılı ilamı ile sair temyiz tirazlarının reddine karar verilerek ödeme iddiası kanıtlanamadığından ipotek bedelinin depo ettirilmesi için davacıya süre verilmesi, eksiksiz depo edilirse ipotek şerhinin terkin edilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak ipoteğin fekkine, bloke edilen 7 kuruş ipotek bedelinin davalı tarafa ödenmesine karar verilmiştir....

              A.Ş. adına kayıtlı iken (670 sayılı KHK'nın 5. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 07/10/2016 tarihinde ticaret sicilinden re'sen terkin edilen) 25/11/2015 tarihinde D.K. isimli kişiye satış yoluyla muvazaalı olarak devredildiğinin kabulü gerektiğinden, söz konusu taşınmazın üzerindeki tüm kısıtlamalardan ve taşınmaz yükünden ari olarak (diğer bir deyişle davacı kurum lehine taşınmaz üzerinde önceden kurulmuş bulunan ipoteğin terkin edilerek) tapuda Maliye Hazinesi adına devredildiği anlaşıldığından; davacı tarafından söz konusu taşınmaz üzerinde önceden tesis edilen ipotek haklarına istinaden 175.980,00 TL tutarındaki alacağın müvekkil kuruma ödenmesi ya da terkin edilen söz konusu ipoteğin kaldırıldığı şartlarla tekrar kurulması istemiyle yapılmış olan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır. Açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi …....

                Davalı vekili, lehine ipotek tesis edilen bankaya müracaatla ipotek şerhinin terkin edilebileceğini, davacının dava ikame etmekte hukuki yararının bulunmadığını, dava şartlarının mevcut olmaması nedeniyle davanın reddini savunmuştur. Dahili davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, dava açılmadan önce davalı tarafından borcun ödendiği, davacının bankaya müracaat etmesi üzerine ipoteğin kaldırılabileceği anlaşılmakla davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı taraf dava açmakta haksız görülmekle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına ve davalı vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Dairemizin 05.04.2012 günlü ve 2012/3989 E. 2012/5109 K. sayılı bozma ilamında davalının tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilerek özetle "......

                  Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, ipoteğin ve kefaletin teminat altına aldığı borcun dava açılmadan önce ortadan kalktığı ve ipoteğin bu nedenle terkin edilmesi gerektiği halde davalı tarafından bilirkişi raporu alındıktan sonra terkin edildiği, davacının HUMK'nun 421. ve 422. maddeleri gereğince kötüniyetli, haksız ve hukuka aykırı olarak işlem yapıldığı iddiasıyla davalının para cezasıyla cezalandırılması vb. taleplerinin yerinde görülmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacının davalıya kefaletten dolayı borçlu olmadığının tespiti ile bu borcun teminatı olarak davacıya ait dava konusu taşınmaz üzerine davalı lehine konan 100.000,00 Euro bedelle ipoteğin dava sırasında fek edilmesi ile fek talebi konusuz kaldığından ipoteğin fekki talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına, davacının diğer taleplerinin yerinde görülmemesi nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu