Müracaat edilmediği takdirde zemin sahibi lehine Kanuni ipotek tesis edilir.” hükmü öngörülmüştür. Kanunda ... sahibinin başvurusu için bir süre tanınmamıştır. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün 1477 sayılı genelgesi uyarınca ... sahibinin makul bir sürede başvurusu olmadığı taktirde hesaplanacak zemin bedeli üzerinden “örfü belde” hakkı sahibi yararına kanuni ipotek tesis edilerek kütük sahifesi üzerindeki örfü belde kayıtlarının res’en terkin edileceği öngörülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık 3194 sayılı imar Kanununun geçici 5.maddesi uyarınca tesis edilen kanuni ipotek bedeli miktarına ilişkindir....
e ''Genel Kredi Sözleşmesi'nin 6.11 maddesi'' gereğince ödenmesi gereken ipoteğin fek masrafının ödenmesi karşılığında ipotek belgelerinin hazırlanıp teslim edileceğinin bildirildiğini, ipotek fek masraflarının ödenmemesi nedeniyle ipotek fek işlemlerine başlanmadığını, manevi tazminat talebinin dayanaktan yoksun olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; ipotek terkin işlemlerinin harç ve damga pulundan muaf olduğu, ipotek terkin yetkisi bulunan banka yetkililerinin terkin yazısının ibrazı halinde terkin işlemlerinin yapılabildiğinin anlaşıldığı, manevi tazminat koşullarının gerçekleşmediği, davacılar aleyhine yapılmış bir takip bulunmadığı gerekçesiyle; davacıların menfi tespit davasının ve kötüniyet tazminat talebinin reddine, davacı ... tarafından açılan manevi tazminat davasının reddine, davacı ...Avize Day. Tük. Mamülleri Kuru Tem. ve Gıda San. ve Tic. Ltd....
Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için, sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Bu koşul gerçekleşmişse tesis olunan ipoteğin kaldırılmasına karar verilir. Aksi halde şerhin kaldırılması istemi reddolunmalıdır. Ancak, borçlu ana para ipotek miktarından bir kısmını ödemiş veya depo etmişse yine de davanın reddi gerekir ise de çoğun içinde az da vardır kuralı uyarınca TST.nün 31/son maddesine dayanılarak ipotek bedelinden ödenen bölümün kütüğün düşünceler sütununda gösterilmesi gerekir. Somut olaya gelince; 15.03.1962 günlü ipotek akit tablosunda karz akdinden kaynaklanan 2.000 Liranın 15.10.1962 tarihinde ödenmesi koşulu ile ipoteğin kaldırılacağı yazılıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı bankadan kullandığı konut kredisinin teminatı olarak banka lehine ipotek tesis edildiğini, krediye ilişkin borç tutarını tamamen ödemesine rağmen ipoteğin terkin edilmediğini ileri sürerek, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Taşınmaz paydaşının payı 2981 sayıl Yasa'nın 10/c maddesi açıklandığı biçimde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu göre bedeli ödenerek veya pay bedeli karşılığı ipotek tesis edilerek tapu sicilinden terkin edilmediği sürece payın yeni oluşan parsellere aktarılması gerekir. Bilindiği üzere ipotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan, sınırlı bir ayni haktır. Taraflar mevcut ipoteği iradeleriyle tapuda yapacakları işlem sonucu kaldırabilecekleri gibi, bir tarafın terkine rıza göstermemesi halinde ipotek bedelinin ödenmesi koşulu ile kaldırılmasını mahkemeden de isteyebilir. Bu gibi davalarda, davanın değerini lehlerine kanuni ipotek tesis edilen kişilerden alınan taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri belirler. Zira, tarafların iradesi dışında yapılan imar uygulaması sonucu tesis edilen ipoteğin kaldırılması ancak belirlenecek bu rayiç değerin ödenmesi halinde mümkündür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEP : Dava, davalıya verilen vekaletnameye dayalı olarak davacı adına satış yoluyla alınan ipotekli taşınmazın yolsuz tescil nedeniyle tapu kaydının iptali ile eski hale iadesi, ödenen bedelin davalılardan tahsili, terditli olarak taşınmazın tapu kaydındaki ipotek şerhinin terkini ve ipotek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Her ne kadar davacı tarafça Hazine ve Tapu Müdürlüğü yönünden davanın reddinin yerinde olmadığından bahisle istinaf isteminde bulunulmuş ise de; yapılan satış işlemi nedeniyle tescil işleminin yolsuz tescil niteliğinde olmadığı ve bu nedenle davalı Hazine ve Tapu Müdürlüğü'nün sorumluluğu bulunmadığından bu davalılar yönünden davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin bu yöndeki istinaf istemi yerinde görülmemiştir....
Bilirkişi raporlarının alındığı, 08/06/2018 tarihli 1.bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, bilirkişi raporunda ipotek bedeli ve işlemiş yasal faizi ilk ipotek yönünden 0,91TL (91 kuruş), 2.ipoteğin 1,10TL(1 lira 10 kuruş) olarak hesap edildiği, her iki ipotek yönünden davacının ipoteğin fekki talebinde haklı olduğu, TBK 138.maddesi kapsamında uyarlama koşullarının bulunmadığının beyan edildiği anlaşılmıştır....
Bilirkişi raporlarının alındığı, 08/06/2018 tarihli 1.bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, bilirkişi raporunda ipotek bedeli ve işlemiş yasal faizi ilk ipotek yönünden 0,91TL (91 kuruş), 2.ipoteğin 1,10TL(1 lira 10 kuruş) olarak hesap edildiği, her iki ipotek yönünden davacının ipoteğin fekki talebinde haklı olduğu, TBK 138.maddesi kapsamında uyarlama koşullarının bulunmadığının beyan edildiği anlaşılmıştır....
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; Dava konusu 263 ada 1 parsel ve 263 ada 12 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında 16.04.1945 tarihli 27 yevmiye numaralı birinci derece kanuni ipotek şerhi mevcuttur. Kemalpaşa Tapu Sicil Müdürlüğünün 18.04.2011 tarihli yazısından ipoteğin kaldırılmadığı bildirilmiştir. Bu durumda mahkemece işin esasına girilerek bir hüküm kurulmalıdır. Hükmün açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 06.10.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
İpotek akdinin çerçevesini resmi senette yazılanlar çizeceğinden, ipoteğin onbeşbin lira borç karşılığı 15.07.1973 tarihine kadar faizsiz kurulduğunun kabulü gerekir. İpotek alacağı, bu tarihe kadar ödenmemişse alacağı rehinle temin edilen kişi asıl alacağını ve bu tarihten sonrası için de sözleşmede kararlaştırılan oranda faizi, faiz oranı kararlaştırılmamışsa 15.07.1973 tarihinden dava tarihine kadar yasal oranda faiz alacağını isteyebilir. 01.11.2008 tarihli bilirkişi raporunda asıl alacak ve gecikme faiz tutarı 142.810,00 TL olarak saptandığından ipoteğin terkini için davacının ödemesi ve ipotek alacaklısına ödenmek üzere depo ettirilmesi gereken miktar budur. Mahkemece, bu miktarın depo ettirilerek ipoteğin terkinine karar verilmesi gerekirken resmi senette yazılanların dışına çıkılarak ipotek tutarının güncelleştirilmiş bedeli için davacının zorlanması ve bu bedel depo edilmediğinden bahisle de davanın reddolunması usul ve yasaya uygun düşmemiştir....