Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ''Öncelikle olarak davaya konu yer kadastro çalışmaları esnasında yol olarak tespit görmüşse de, T4 Başkanlığı adına tapuya tescil edilmiş bir yer değildir. Mahkemenin gerekçesinde belirilenin aksine bu yol belediye tarafından yol olarak ayrılmamış aksine adastro tespiti yapılırken, kadastro memurları tarafından yol olarak ayrılmış ve tescil harici bırakılmıştır. Bahse konu yol olarak tespit gören bu alanın tapu maliki belli olmadığından yerel mahkeme tarafından 6360 sayılı yasa gereğince Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığının ve Maliye hazinesininde iş bu davaya dahil edilmesi gerekirken, dahil etmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Yerel mahkeme tarafından davanın kabulüne karar verilmişse de, gerekçeli kararda yazmış olduğu gerekçe yetersiz ve yanlıştır....

Davacılar tarafından, dava konusu yerin tescil harici olduğundan bahisle adlarına tescili istemiyle dava açılmış ve mahkemece de dava, tescil davası şeklinde görülüp netice olarak davacılar adına tescil hükmü kurulmuştur. Ne var ki, dosya içerisinde bulunan belgelerden, dava konusu edilen taşınmazın bir bölümünün, dava tarihinden önce 24.01.2006 tarihinde idari yoldan 1319 parsel numarası ve ham toprak vasfı ile Hazine adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava konusu taşınmaz bölümünün 1319 parsel sayılı taşınmaza isabet eden kısmı yönünden açılması gereken dava, tapu iptali ve tescil davasıdır. Ancak davacılar tarafından açılan dava tescile ilişkin olup, tapu iptali ve tescil istemine yönelik olarak ıslah da yapılmamıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL KANUN YOLU: TEMYİZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 2007 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümünün, kadastro çalışmaları sırasında kendisi adına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit ve tescil edilen komşu 103 ada 168 parselle bir bütün olarak kendi zilyetliğinde bulunduğu halde yol olarak tespit dışı bırakılmasının hatalı olduğunu ileri sürerek, bu bölümün 103 ada 168 parsele eklenmek suretiyle adına tescili istemli dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., Güleç Köyü çalışma alanında bulunan ve tespit harici bırakılan taşınmaza davalı ... tarafından yapılan müdahalenin men'ine ve tespit harici bırakılan taşınmazın ... adına tescili istemiyle, davacı ... ise aynı taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır....

        Davacı ... kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmış, davalı Hazine de cevap dilekçesi ile davanın reddini ve çekişmeli taşınmaz bölümünün Hazine adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece, davacı ...'nün davasının dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesine karşın davalı Hazine'nin tescil talebi yönünden bir karar verilmemiştir. Hal böyle olunca mahkemece, hüküm gününden sonra yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun uyarınca büyükşehir haline dönüşen .... İli sınırlarının Belediye sınırı haline dönüştüğü ve davalı .... Köyünün Tüzel Kişiliğinin son bulduğu göz önüne alınarak Hazinece, .... Büyükşehir Belediyesi ve taşınmazın bulunduğu ilçe belediyesinin davaya devam edilmesi sağlanmalı, taraf teşkili bu şekilde oluştuğunda işin esasına girilerek davalı Hazine'nin tescil talebi yönünden olumlu olumsuz bir karar verilmelidir....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastroda tespit harici bırakılan yerin tescili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri, 4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi. 3. Değerlendirme 1. Temyizen incelenen nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3 üncü maddesinin yollamasıyla davada uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesindeki sebeplerin varlığı halinde mümkündür. 2. Çekişmeli taşınmaz kadastro sırasında "yol" olarak tescil harici bırakılmıştır. 3....

            Köyü çalışma alanında bulunan ve 1926 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında, kazandırıcı zamanaşımı ziletliğine dayanarak adına tescili istemiyle Hazineye karşı dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine ve taşınmazın davalı Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ile davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir. Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında 4721 sayılı TMK'nın 713/3. maddesi uyarınca davanın yasal hasım konumunda olan Hazine ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliğine birlikte yöneltilmesi zorunludur. Yasal hasım konumundaki tüzel kişiler davaya dahil edilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması mümkün değildir....

              DAVA Davacı ... ... ilçesi, ... köyü kadastro çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümünün kendisine ait 166 ada 82 parselin devamı niteliğinde olduğunu ileri sürerek bu kısmın kendi parseline eklenerek adına tescili istemiyle Kadastro Mahkemesi huzurunda dava açmış, Kadastro Mahkemesinin dava konusu taşınmaz bölümünün hakkında tutanak tanzim edilmeyen yerlerden olduğu gerekçesiyle verdiği görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine yargılamaya ... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından devam olunmuştur. II. CEVAP Davalılar aşamalarda sunduğu sözlü ve yazılı beyanlarında taşınmazın yol vasfında olduğu, zilyetlikle kazanılamayacağını, davacı yararına iktisap koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Yargılama sırasında ..., çekişmeli taşınmazın yol olduğu iddiasına dayanarak davalı Hazinenin yanında davaya katılmıştır. III....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kadastroda yol boşluğu olarak tescil harici bırakılan taşınmazın TMK.nun 713/1 maddesince tescil talebine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 18.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava konusu yörede 2009 yılında kadastro çalışmaları yapılmış olup, davacı tarafından adına tespit edilen 292 ada 3 parsel sayılı taşınmazın bitişiğinde, 292 ada 3 parsel ile 287 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar arasında kalan ve kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın adına tescili istemiyle dava açılmış, mahkemece yapılan yargılama sonucunda TMK'nın 713. maddesinde belirtilen koşulların davacı yararına gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir. Dava, kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan ve krokisinde yol ve köy boşluğu olarak gösterilmekle yetinilen bölümün davacı adına tapuya tescili istemine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu