Davacı yan eldeki davada "iştirak nafakasının artırımı"şeklinde talep bulunmuş,mahkemece öninceleme duruşmasında uyuşmazlığın iştirak nafakası istemine ilişkin olduğu belirlenmiş,kararın gerekçe kısmında da davanın iştirak nafakası isteminde olduğu şeklinde nitelendirme yapılmış,hüküm kısmında ise niteliği belirtilmeksizin sadece nafakanın artırılması ibaresi kullanılmıştır. Oysa dairemizce getirtilen ve kesinleşen önceki nafaka ilamından da anlaşılacağı üzere dava iştirak nafakası niteliğinde değil yardım nafakasının artırımı niteliğindedir.Her iki nafaka farklı hukuki niteliklere sahip olduğundan ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinin bu yönde düzeltilmesi gerekir. Öte yandan; TMK.nun 328.maddesinde" anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Ancak çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa ana ve baba durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler.", TMK.'...
Mahkemece davacı-karşı davalının davasının kısmen kabulü ile müşterek çocuk için hükmedilen aylık 150,00 TL iştirak nafakasının 150,00 TL artırılarak aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine; davalı-karşı davacının davasının kabulü ile davacı için hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekili tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması nedeniyle temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılmasına, karşı dava yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4 maddesi hükmüne göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına karar verilebilir. Bu hüküm gereğince mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir. ......
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/06/2022 NUMARASI : 2020/494 ESAS-2022/417 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Denizli 4. Aile Mahkemesinin 24/05/2017 tarih, 2016/597 Esas ve 2017/395 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, karar ile müşterek çocuk için aylık 200,00- TL iştirak nafakası ile müvekkili için aylık 250,00- TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, müşterek çocuğun ana okul çağına geldiği, ihtiyaçlarının arttığı ve paranın alım gücünün düştüğü, bu nedenle küçük için hükmedilen nafakasının aylık 350,00- TL ye müvekkili için hükmedilen yoksulluk nafakasınında aylık 450,00- TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların .... Aile Mahkemesinin 2012/126 Esas ve 2012/155 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma davasında davalının maddi durumu nedeni ile yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmediğini, müşterek çocuğun masraflarının arttığını, davacının kira ve bakıcı parası ödediğini, ailesinden yardım aldığını, davalının maddi durumunun iyi olduğunu belirterek davacı için 200 TL yoksulluk nafakası ve müşterek çocuk içinde 500 TL iştirak nafakasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davacı ile boşandıklarını, ortak çocukların velayetlerinin anneye verildiğini, davalı kadına aylık 950 TL yoksulluk nafakası Şerife Sena için 150 TL, Zeynep Ahsen için 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aralarındaki protokol mucibince kadının nafakalara ÜFE TÜFE artırımı yaparak toplam 3421 TL aylık iştirak ve yoksulluk nafakasının tahsili için aleyhine icra takibi yaptığını, DSİ de teknisyen olarak çalıştığını, 9000 TL maaş aldığını, maaşının ÜFE oranında artmadığını, belirterek yoksulluk nafakasının 1000 TL'ye, iştirak nafakasının Şerife Sena için 380 TL'ye Zeynep Ahsen için 633 TL'ye indirilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine karar verilmiştir....
GEREKÇE : Asıl dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, karşı dava ise, yoksulluk nafakasının ve iştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkindir....
Bunun yanında, mahkemenin yoksulluk nafakasındaki artış miktarı 175 TL olup, önceki nafaka miktarı olan 275 TL'ye eklendiğinde, yoksulluk nafakası miktarının 450 TL olduğu halde, mahkemenin hüküm fıkrasında toplam miktarın 440 TL olarak belirtildiği, bunun maddi hata niteliğinde olduğu, ayrıca nafaka artırımının başlangıç tarihinin belirtilmediği anlaşılmış ise de, yoksulluk nafakasının toplam miktarındaki yazım hatası ile nafaka artırım tarihinin başlangıcı yönünden karardaki eksikliğin yerinde düzeltilebilir nitelikte olduğu anlaşıldığından bu konuya işaret edilmesiyle yetinilmiştir. 2- Müşterek çocuğun iştirak nafakasındaki artış miktarı yönünden davacının istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; tarafların müşterek çocuğu 2008 doğumlu İremnur için daha önce hükmedilen iştirak nafakasının aylık 200 TL olduğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, aradan geçen süre ile artan müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, paranın satın alma ve SGK kayıtlarına göre davalının maaşı ve ödeme gücü...
Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, yoksulluk nafakası talebinin reddine, müşterek çocuk...için talep edilen iştirak nafakası davasının feragat nedeniyle reddine, müşterek çocuk ... yönünden açılan davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar vekili dilekçesinde; davacı ... ile davalının ......
Dosyanın tetkikinde davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının tahsili talepli olarak ilamlı takip başlatıldığı, daha sonra nafaka artırımı kararı gereğince takibe devam edildiği, 2018 yılı haziran ayına kadar borçlunun maaşından hem yoksulluk nafakası hem de iştirak nafakası için kesinti yapıldığı, müşterek çocukların reşit olmasına rağmen iştirak nafakası kesintisinin devam ettiği, 2018 yılı Haziran ayında borçlunu işten ayrılması sebebiyle kesintilerin yapılamadığı, bunun yanında borçlunun 12/07/2018 tarihili talebi ile müşterek çocuklar reşit olduğu için iştirak nafakası yönünden kesintilerin kaldırılmasına karar verildiği, daha sonra davacı alacaklı tarafça, borçlunun emekli olması üzerine 2018 yılı Haziran ayından itibaren birikmiş yoksulluk nafakasının ve bundan sonra işleyecek yoksulluk nafakası alacaklarının, nafaka artırım kararı uyarınca tahsili için borçlunun emekli maaşından kesinti yapılmasının talep edildiği, ancak icra müdürlüğünce...
Mahkemece, davacı için aylık 400.00 TL, müşterek çocuklar Batuhan ve Metehan için aylık 250,00 şer TL olmak üzere toplam 900,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın kesinleşmesi ile birlikte yoksulluk ve iştirak nafakası olarak toplam 900,00 TL nafakanın devamına karar verilmiştir. TMK.175 md. hükmüne göre "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak şartıyla geçimi için diğer eşten mali gücü oranında süresiz nafaka isteyebilir." Boşanma davası devam ederken eşlerden birinin tedbir nafakasının devamını istemesi de yoksulluk nafakası istemi niteliğindedir. Yoksulluk nafakası davası, boşanmanın fer'i niteliğinde bir dava olduğundan, dava devam ettiği sürece her zaman istenebileceği gibi, boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra ayrı ve bağımsız bir dava olarak da açılabilir. Yoksulluk nafakası boşanma sırasında istenilmişse, boşanmaya karar verilen hükümde yoksulluk nafası da karar altına alınacaktır....