İlk hükümde kadın tarafından tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakaları temyiz edilmeyerek nafakaların miktarı yönünden davalı-karşı davacı erkek yararına usulü kazanılmış hak oluşmuştur. Ayrıca dava dilekçesinde kadın kendisi için aylık 150 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, ortak çocuklardan herbiri için aylık 100’er TL tedbir ve iştirak nafakası istemiş olup 20.11.2018 tarihli hükümde taleplerin aşıldığı anlaşılmaktadır. Hakim, taleple bağlı olup fazlaya karar veremez (HMK m.26). Açıklanan sebeplerle bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde ve talep aşılarak aylık 200 TL yoksulluk nafakası ile ortak çocuklardan her biri yararına aylık 150’şer tedbir ve aylık 200’er iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
Davalı vekilinin yoksulluk nafakası ile ilgili tümden red kararında lehlerine ücreti vekalet olması gerektiğine ilişkin istinaf başvurusunda; Toplanan deliller,Manisa 2.Aile Mah.nin 2016/691 E-2018/425 K.sayılı ilamı,bu ilama ilişkin dairemizin 2018/1528 E-2021/143 K.sayılı 15.02.2021 tarihli ilamı,dairemizce sözkonusu ilam ile kadın lehine ilk derece mahkemesince belirlenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verildiği,dairemiz kararının temyiz denetiminden de geçerek kesinleştiği ve ortadan artırılması gereken yoksulluk nafakası kalmadığı,mahkemece de belirtilen gerekçe ile kadının kendisi için yoksulluk nafakası talebinin tümden reddine karar verildiği ve bu karara ilişkin davacı kadın tarafından kanun yollarına başvurulmadığı, kadının tümden reddedilen yoksulluk nafakası talebi üzerinden davalı lehine HMK 323/1- ğ madde/fıkra/bendi ve Av.Asg.Ücr.Tar.gereğince ücreti vekalete hükmedilmesi gerekirken hükmedilmediği,istinaf başvurusunun bu...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesi; “davanın kısmen kabulüne, iştirak nafakasının aylık 350,00 TL’ye artırılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin ise reddine” hükmetmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı kadın, hükmün tamamına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. 6763 sayılı Yasanın 41. maddesi ile değişik Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2020 NUMARASI : 2020/323 ESAS 2020/651 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile boşandıklarını, lehine 350 TL yoksulluk nafakasına, çocuk Meral için 300 TL ve çocuk Egemen için 275 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ihtiyaçların arttığını, bu sebeple kendisi için 1.000 TL yoksulluk nafakasına, çocuk Meral ve Egemen için 1.000'er TL iştirak nafakasına ve nafakaların her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması, kadının karşı davası ise İştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır. İlk derece mahkemesince erkeğin asıl davasının reddine kadının karşı davasının kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının aylık 150 TL, iştirak nafakasının ise aylık 200 TL artırımına karar verilmiş, karar davacı davalı erkek tarafından hem asıl davanın reddine hem de karşı davanın kabulüne yönelik olarak istinaf edilmiştir. HMK'nın 352. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabul edilebilmesi için miktar itibariyle kararın kesin nitelikte olmaması gerekir....
Aile Mahkemesinin 2011/727 Esas ve 2012/905 Karar sayılı ilamı ile lehine hükmedilen nafakanın aynen devamına karar verilmesini istemiştir. Davalı-karşı davacı ... vekili karşı dava dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediğini, davanın reddi ile ... Aile Mahkemesinin 2011/727 Esas ve 2012/905 Karar sayılı ilamı ile davalı ... için 400 TL yoksulluk, müşterek çocuk ... için 300 TL iştirak nafasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede iştirak ve yoksulluk nafakalarının günün ekonomik koşullarına göre ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, bu nedenle yoksulluk nafakasının 600,00 TL'ye, iştirak nafakasının 400 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
Yukarıdaki açıklamalar ve tüm dosya kapsamı uyarınca; tarafların tespit edilen ve gerçekleşen ekonomik sosyal durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocukların yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, eğitim ve günlük yaşam giderleri, davalının ödeme gücü, genel ekonomik esaslar, paranın satın alma gücü ile hak ve nesafet ilkeleri nazara alındığında, müşterek çocuklar lehine takdir edilen iştirak nafakası miktarı azdır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirilerek, daha uygun miktarda nafaka takdiri gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir....
ve iştirak nafakası miktarlarının az olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin nafaka miktarlarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile, yerel mahkeme kararının hüküm bölümünün karşı dava kısmında yoksulluk ve iştirak nafakasına ilişkin 6.ve 7.maddelerinin tedbir nafakası kısmından sonraki bölümlerinin kaldırılmasına bu konularda yeniden hüküm kurularak, davacı kadın ve müşterek çocuk yararına hakkaniyete uygun miktarda yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; ... 13. Aile Mahkemesinin 2011/145 E. 2012/333 K. sayılı dosyası ile yapılan yargılama neticesinde tarafların boşandıklarını, davacı için aylık 125 TL yoksulluk nafakasına, velayeti anneye verilen müşterek çocuk Nazlı İrem için ise aylık 125 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, müşterek çocuğun okul giderlerinin arttığını, davacının kendisinin çalışmadığını, davalının ise gelirinde artış olduğunu belirterek, davacının yoksulluk nafakasının ve küçük Nazlı İrem'in iştirak nafakasının ayrı ayrı aylık 750,00’şer TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir....
Dava yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi ile iştirak nafakasının indirilmesi, karşı ve birleşen dava ise yoksulluk/iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın 297/1- c. maddesi bir mahkeme hükmünün kapsamının ne şekilde olması gerektiğini açıklamıştır. 6100 sayılı HMK’nın “Hükmün Kapsamı” başlıklı 297/1. maddesinin (c) bendinde; “Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri” ile aynı maddenin 2. fıkrasında “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlemesi yer almaktadır....