WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE;Dava,erkeğin davasında yoksulluk nafakasının kaldırılması/olmazsa indirilmesi ve iştirak nafakalarının indirilmesi,kadının karşı davasında ise yoksulluk nafakası ve iştirak nafakalarının artırılması/gelecek yıllardaki artış oranının da belirlenmesi taleplerinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

, küçük ... belirlenmiş olan aylık 100 TL iştirak nafkasının 700,00 TL'ye ve küçük ....r için belirlenmiş olan aylık 100 TL iştirak nafakasının da 500 TL'ye yükletilmesini ve ayrıca belirlenen nafakalarının ileriki yıllarda dava tarihine tekabül eden tarihlerdeki .... oranında arttırılmış şekliyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    a velayeten açtığı nafakanın arttırılması talebinin kısmen kabul ile küçük ... için Bigadiç Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2006/235 Esas 2007/13 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen ve TÜFE endeksine göre aylık arttırılmış olan nafakanın dava tarihindeki değeri üzerine 160,00TL daha eklenerek arttırımasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılması talebine ilişkindir. Bir hükmün neleri içermesi gerektiği HMK’nın 297. maddesinde tek tek sayılarak ayrıntılı biçimde gösterilmiştir. Buna göre hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait ./.. herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir....

      için aylık 300,00 TL olarak tespit edilen nafakanın aylık 1.500,00 TL’ye çıkarılmasına yoksulluk ve iştirak nafakalarının her yıl ÜFE artış oranına göre arttırılmasına, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      günün sosyal-ekonomik koşullarına ve müşterek çocukların artan ihtiyaçlarına göre nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının aylık 300 TL'ye, iştirak nafakalarının ise ayrı ayrı 400'er TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....

        Aile mahkemesinin 2011/797 esas, 2012/441 karar sayılı kararı ile, müşterek çocuk Alperen için aylık 100,00 TL olarak hükmedilen iştirak nafakasının , (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL arttırılmasına, toplamda müşterek çocuk için aylık 400,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen iştirak nafakasının her yıl TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında arttırılmasına, karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı 25/01/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yüksek olduğunu, bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

        Sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 100,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 150,00 TL'ye yükseltilmesine, müşterek çocuklar Burçak ve Bektaş yararına hükmedilen ayrı ayrı aylık 75,00'er TL'den toplam 150,00 TL iştirak nafakalarının ise dava tarihinden geçerli olmak üzere ayrı ayrı aylık 150,00'şer TL'den toplam 300,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-)Davalının, yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazı yönünden; Kural olarak, nafaka miktarının yeniden belirlenebilmesi için yasada belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/464 esas 2002/1061 karar sayılı kararı ile boşandıklarını ve müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verildiğini, boşanma ilamı ile davacı kadın ve müşterek çocuk için hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırılması istemiyle en son açılan dava neticesinde, davacı kadın için aylık 200 TL , müşterek çocuk için aylık 175 TL nafakaya hükmedildiğini ancak aradan geçen zaman içerisinde nafakaların ihtiyaçları karşılamadığını belirterek belirterek davacı için aylık 350 TL, müşterek çocuk için 300 TL iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece bozma öncesi verilen ilk kararda, erkeğin davasının reddi ile kadının davasının kabulüne, davalı-karşı davacı kadın yararına aylık 600,00 TL yoksulluk nafakası, 25.000 TL maddi 25.000 TL manevi tazminat ve ortak çocuklar için aylık 200,00 TL tedbir , 250,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, bu hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından her iki boşanma davası ve ferileri...

              Bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usulü kazanılmış hakka aykırı şekilde yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarlarının arttırılması doğru bulunmamış, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir. 3-Davacı-karşı davalı baba ile velayeti anneye bırakılan ortak çocuk arasında, her yıl yarıyıl tatilinin ilk haftası ve her yıl 1-31 Temmuz tarihleri arasında kurulan kişisel ilişkide kişisel ilişkinin başlangıç ve sona erme saatlerinin gösterilmemesi hükmün infazında tereddüte sebep olacağından doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

                UYAP Entegrasyonu