Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2017/938 Esas 2018/873 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, kararın 25/10/2018 tarihinde kesinleştiğini, kararla birlikte davalı lehine aylık 1000 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk lehine aylık 500 TL iştirak nafakası bağlandığını, davacının bu yükümlülüklerini şimdiye kadar yerine getirdiğini, fakat davacının memur olması ve mesleğinden ihraç edilmiş olması nedeniyle nafakaları ödeme gücünün kalmadığını, nafakanın dışında da borçların olduğunu ve davacının icra takipleriyle boğuştuğunu, bu nedenlerle bağlanan nafakaları davacının artık ödeyemez duruma geldiğini, yoksulluğa düştüğünü, açıklanan bu nedenlerle boşanma ilamıyla bağlanan yoksulluk ve iştirak nafakalarının tamamen kaldırılmasını, mümkün olmaması halinde nafaka miktarlarının azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı vekili süresinden sonra verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacının memur olduğu işinden ihraç edildiğini ve işini kaybettiğini beyan ettiğini, ancak davacının bu beyanında...

Davacı verilen kararı; haksız ve yersiz olduğu iddiası ile istinaf etmiş, talebi gibi karar verilmesini istemiştir. Davalı istinaf başvurusuna cevap vermemiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılması istemine ilişkindir. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesinde ön görülen 1.500,00 TL kesinlik sınırı 02/12/2016 tarihinden itibaren 3.000,00 TL'ye çıkarılmış, ek 1. madde ile de parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında arttırılacağı düzenlenmiş olup, 01.01.2021 tarihinden itibaren kesinlik sınırı 5.880,00 TL'dir. Yargıtay HGK'nın 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas - 235 Karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Davacı yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılması talebinde bulunmuştur....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması istemiyle açılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararında da değinildiği gibi " nafaka davalarında kanun yolu başvuru sınırı yıllık nafaka miktarı üzerinden hesaplanır." 6100 sayılı HMK'nın 341/2 maddesine göre karar tarihi itibariyle miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar karar tarihi itibariyle 8.000,00- TL' dir....

Dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların . karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, davalı için 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği ve kararın 25/06/2012 tarihinde kesinleştiği; davacının sanayi sitesinde kendi işinde oto tamiri yaptığı, aylık 2.500 TL geliri olduğu, 550 TL kira ödediği, yeniden evlendiği ve bir çocuğunun daha olduğu; davalının ise fabrikada işçi olarak çalıştığı, . kayıtlarına göre 2.271 TL maaşı olduğu, boşandığı davacıdan toplam 1500 TL yoksulluk ve iştirak nafakası aldığı, kira ödemediği, annesinin yanında yaşadığı anlaşılmaktadır....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle"...aşamadaki benzer vakıaları tekrar ile yoksulluk nafakasının kaldırılması kararının yerinde olmadığını-çocuk için belirlenen miktarın az olduğunu-aleyhlerine yargılama giderleri ve ücreti vekalete hükmedilemeyeceğini-diğer tarafın davasının reddi kendi davalarının kabulü gerektiğini"istinaf sebebi yapmıştır. GEREKÇE;Dava;davacı-davalı erkeğin davasında yoksulluk nafakasının kaldırılması,kadının karşı davasında ise yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması ile gelecek yıllardaki artış oranının belirlenmesi talebinden ibarettir. İnceleme HMK 355 nci maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı ve kamu düzenini ilgilendiren hususlarda re'sen yapılmıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece 31.10.2014 tarihli oturumda davacı ve çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakalarının, kararın kesinleşmesinden itibaren yoksulluk ve iştirak nafakası olarak devamına karar verildiğine göre, aylık 150 TL yoksulluk nafakası ve 150'şer TL iştirak nafakasına hükmedildiğinin anlaşılması karşısında, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren...

      gerekçeleri ile müvekkili lehine yoksulluk nafakasının aylık 2.500,00- TL.ye, müşterek çocuk Senanur için iştirak nafakasının aylık 2.500,00- TL.ye arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      SAVUNMA: Davalı kendisi için olan tedbir ve yoksulluk nafakalarının kaldırılmasını, küçüğün babasının Uğur olduğunu ancak kendisinin çocuk ile tek başına yaşadığını davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Kula Asliye Hukuk (aile) Mahkemesi 2022/296 esas 2023/23 karar 19/01/2023 tarihli ilamı ile, davacı ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişki tesisi ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin davanın kabulü, iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkin davanın HMK 114/1- ı ve i mad. Delaleti ile 115/1- 2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ Kararı davalı tarafından istinaf etmiştir. Davalı 15/02/2023 tarihli dilekçesinde özetle ; aşamalardaki beyanlarını tekrar ederek yoksulluk nafakasının dava tarihi itibariyle kaldırılması yönünden kararın bozulmasını istemiştir....

      Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına, davacı eş ve müşterek çocukların ihtiyaçlarına, davalının belirlenen gelir durumuna göre yoksulluk ve iştirak nafakalarının TMK.4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun olmayacak şekilde fazla miktarda indirim yapılmış olması doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1.fıkrasındaki “...yoksulluk nafakasının aylık 750 TL'den 450 TL'ye indirilmesine, iştirak nafakasının aylık 500 TL'den 350 TL'ye indirilmesine..." ifade ve rakamlarının çıkartılarak yerine "...yoksulluk nafakasının aylık 750 TL'den aylık 600 TL'ye indirilmesine, iştirak nafakasının aylık 500 TL'den 450 TL'ye indirilmesine..." rakam ve ifadelerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 2,75 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 09.01.2012 günü...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yoksulluk ve iştirak nafakalarının başlangıç tarihi; boşanma hükmünün kesinleştiği tarihtir. Yoksulluk ve iştirak nafakasına karar tarihinden itibaren hükmedilmesi doğru değil ise de, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

          UYAP Entegrasyonu