Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin karar hatalı olduğunu, müvekkilinin çalışmalarının sürekli olmadığını, hatta 12/06/2023 tarihi itibariyle SGK sorgulaması yapıldığında da ortaya çıkacağı üzere müvekkilin şuan çalışmadığını, yeni iş aradığını ancak bulacağının şüpheli olduğunu, davacının çocuğu ile ayrı eve çıkmak istediğini, geçici çalışma gerekçe gösterilerek yoksulluk nafakasının reddedilmesi hatalı olduğunu, davalının esnaf olup kendine ait dükkanda faliyetini sürdürdüğünü, asgari ücretin çok üzerinde gelir elde ettiğini, babasının evinde kira vermeden oturduğunu, yoksulluk nafakası yönünden karar kaldırılarak 2.000 TL yoksulluk nafakasına yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkin olup davacı sadece yoksulluk nafakası yönünden süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının çalıştığını , yoksulluk çekmediğini ileri sürerek aylık 100.00.- TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı, çalışmadığını belirterek davanın reddini istemiş , karşı davasında da ihtiyaçlarının arttığını ileri sürerek aylık 80.00.- TL yoksulluk nafakasının 400.00.- TL ye, 100.00.- er TL iştirak nafakasının 300.00.- er TL ye yükseltilmesini ve nafakaların her yıl artması için oran belirlenmesini talep etmiştir....

    yoksulluk nafakasının ise aylık 300 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....

      edilememesi nedeniyle yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi davasının reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir....

      K sayılı kararı ile davalıdan boşandığını, boşanma davasında kendisi için hükmedilen 175 TL yoksulluk nafakasının 250 TL'ye, müşterek çocuk lehine hükmedilen 75 TL iştirak nafakasının 150 TL'ye arttırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı duruşmada verdiği beyanla nafaka ödeyecek maddi gücü olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 50 TL arttırılarak aylık 200 TL'ye, müşterek çocuk için hükmedilen nafakanın dava tarihinden itibaren 50 TL arttırılarak aylık 125 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından ''yoksulluk nafakasına ilişkin olarak'' temyiz edilmiştir. ... ....Asliye (Aile) ... Mahkemesi'nin 2009/... E-2010/......

        Davalı-davacı asil cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; boşanmalarına ilişkin ilam ile kendi ve velayeti kendisine verilen ortak çocuk yararına aylık 350'şer TL nafakaya hükmedildiğini, aradan geçen sürede nafakaların yetersiz hale geldiğini belirterek ortak çocuk için aylık 1.000 TL iştirak nafakasına, kendi için aylık 750 TL yoksulluk nafakasına ve nafakaların üfe oranında artırılmasına karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; asıl davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının dava tarihinden itaberen kaldırılmasına, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının her yıl %10 oranında artırılması talebinin reddine, karşı davanın kısmen kabulü ile davalı karşı davacının lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, Ankara Batı 5....

        SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple davalı-karşı davacı erkeğin karar düzeltme talebinin yoksulluk nafakasının miktarına yönelik olarak kabulüne ve hükmün münhasıran yoksulluk nafakasının miktarı yönünden BOZULMASINA, davalı-karşı davacı erkeğin, kadın yararına yoksulluk nafakası takdirine yönelik karar düzeltme taleplerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, karar düzeltme harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.16.04.2015 (Prş.)...

          Sayılı dosyası kapsamında davalı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, iştirak nafakasının 300 Euroya indirilmesine, Mahkeme tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması hususunda gerekli kanaat oluşmaması halinde yoksulluk nafakasının 100 Euroya indirilmesine, katılım nafakasının 300 Euroya indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; 2009 yılında boşanma davasıyla birlikte davacı için 200 TL yoksulluk, müşterek çocuk için 200Tl iştirak nafakasına hükmedildiğini, işsiz olduğunu, nafakaları ödeyemediğini, nafaka borçlarını ödeyememesi nedeniyle hapis cezası aldığını, bu nedenlerle iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında,yoksulluk nafakasına hükmedildiği tarih ile şimdiki davanın açıldığı tarih arasında davalının gelir düzeyinde bir değişiklik bulunmadığını bu nedenle davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davacının ekonomik gelirinin ve menkul ve gayrimenkul varlığının bulunmadığı gerekçe gösterilerek iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiştir....

            TMK.’nun 176. madde hükmü gözetildiğinde yoksulluk nafakası davacının evlenme tarihi olan 10.06.2013 tarihi itibariyle kendiliğinden ortadan kalkmıştır. Mahkemece; yukarıda açıklanan esaslar gözetilerek yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, anılan ilkeler gözardı edilerek yoksulluk nafakasının artırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu