Asıl dava yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi, karşı dava ise yoksulluk nafakasının arttırılması talebine ilişkindir. TMK'nın 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi yada kaldırılması isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir....
Somut olayda ;davalının anlaşmalı boşanmayla kabul edilen yoksulluk nafakasının üzerinden geçen zamanda yaşanan değişim, tarafların dosyaya yansıyan sosyal yaşam standartları, dava tarihindeki şartlara göre; davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı dikkate alınarak TMK'nun 4.maddesi gereğince hakkaniyet kuralları gereğince davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararı usul ve yasaya uygun bulunmuş ise de yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Buna göre davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek ilk derece mahkemesinin yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin reddine, davacının istinaf itirazlarının ise reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; boşanma tarihinden sonra geçen dönemde davalının gelirinde yaşanan değişiklik dikkate alınarak mahkemece yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi ile yoksulluk nafakasında yapılan indirimde usul ve esas yönünden hukuka aykırı bir yön bulunmadığından; davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....
İki tarafın sosyal ekonomik durumları değerlendirildiğinde hakkaniyet ölçüsünde yoksulluk nafakasının indirilmesi gerekiyor iken davanın reddi hatalı olmuştur. Bu nedenle davacının yoksulluk nafakasının kısmen indirme talebi kabul edilerek aylık 200,00TL yoksulluk nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar vermek gerekmekle, Yargıtay 3. HD Yerleşik uygulamasına göre "nafaka yükümlüsüne göre ekonomik yönden güçsüz olan nafaka alacaklısı tarafından açılan nafaka bağlanması veya bağlanan nafakanın değişen şartlar nedeniyle artırılması istemli davaların kısmen kabul edilmesi halinde, yargılama giderinin (ve bu gidere dahil olan vekalet ücretinin) davalı tarafa yükletileceği, ayrıca davanın reddedilen kısımı nedeniyle davalı lehine yargılama giderine (ve vekalet ücretine) hükmedilmeyeceği kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesine davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yoksulluk nafakası yönünden kabulüne, iştirak nafakası yönünden reddine yönelik olarak verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; daha evvel boşanma davası ile hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının aylık 200TL'ye, müşterek çocuk lehine hükmedilen 150 TL iştirak nafakasının 100 TL'ye indirilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece; yoksulluk nafakasının 200 TL'ye indirilmesine, iştirak nafakasının indirilmesi talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK. nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080TL'ye çıkarılmıştır. Kabul edilen ve reddedilen miktarlar dikkate alındığında hüküm, temyiz eden taraflar yönünden kesin niteliktedir....
Davalı karşı davacı vekili dilekçesi ile; nafakaların kaldırılması ve indirilmesi talebinin reddini, karşı dava ile de; daha evvel hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakasının ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını iddia ederek, aylık 2.250 TL olan yoksulluk nafakasının 2.500 TL'ye, aylık 700 TL olan iştirak nafakasının 1.700 TL'ye arttırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece; asıl dava ve karşı davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiş, Dairemizin 24.02.2015 tarih 2014/16210 Esas 2015/2896 Karar sayılı ilamı ile “...davalı-karşı davacı vekilinin talebinin, daha önce, nafaka artırım davası neticesinde, .......
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/08/2017 NUMARASI : 2016/1040 ESAS 2017/655 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, boşanma neticesinde davalı kadın için aylık 250,00 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, boşanma davasından sonra davalının sigortalı olarak işe başladığını, davalının yoksulluk durumunun ortadan kalktığını belirterek davalı için bağlanan aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; davalının dava dışı bir erkek birlikte yaşadığı, Türk Medeni Kanunu’nun 176. maddesi koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuğun bakım ve giderlerine ebeveynlerinin ekonomik güçleri oranında katılmaları gerektiği gerekçesiyle de tarafların ekonomik durumları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; davanın tümüyle reddi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, bu talep kabul edilmediği takdirde indirilmesi istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından davalı lehine belirlenen aylık 600 TL yoksulluk nafakasının 300 TL'ye düşürülmesine, iştirak nafakasının azaltılmasına yönelik talebin reddine karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; nafakanın davalı yönünden tamamen kaldırılması, müşterek çocuklar yönünden her biri için 100 TL'ye indirilmesi gerektiğini belirterek verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; müvekkili için belirlenen nafakanın azaltılmasına karar verilmesinin yerinde olmadığını, anlaşmalı boşanmanın üzerinden henüz 1 yıl bile geçmediğini, müvekkilinin nafaka karşılığında diğer alacaklarından feragat ettiğini belirterek verilen yoksulluk nafakasının indirilmesine ilişkin kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....
GEREKÇE : Dava, davalı lehine takdir edilen yoksulluk nafakasının kaldırılması, müşterek çocuklar lehine takdir edilen iştirak nafakalarının kaldırılması / indirilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı vekilinin süresi içerisinde kararı istinaf ederek, müşterek çocuklar yönünden iştirak nafakalarının kaldırılması veya azaltılması talebinin reddine karar verilmesinin doğru ve yerinde bir karar olduğunu, davacı tarafın talebinin reddedilmesine rağmen kendi lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür....