"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KIRŞEHİR AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/03/2015 NUMARASI : 2014/614-2015/172 Taraflar arasındaki yoksulluk-iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; aylık 400 TL olan yoksulluk nafakasının 600 TL ye çıkarılmasını, çocuklar Sude ve Sevde için hükmedilen 250'şer TL iştirak nafakasının 450'şer TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı dilekçesi ile; davanın reddini istemiş olmadığı takdirde TEFE-ÜFE oranında artırım yapılmasını ve her yıl bu oranlarda artırım kararı verilmesini talep etmiştir....
Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın iştirak nafakası talebine ilişkin dava yönünden tüm temyiz itirazlarının reddine, 2-Yoksulluk nafakasının artırımı davasının temyiz itirazlarına gelince, somut olayda artırılan yoksulluk nafakası miktarı ....’in yayınladığı .... oranında artırım yapılmadığı anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4 maddesi hükmüne göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına karar verilebilir. Bu hüküm gereğince mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; yoksulluk nafakasının aylık 150,00 TL artırılarak 400,00 TL 'ye, iştirak nafakasının aylık 50,00 TL artırılarak 300,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı tarafından süresinde temyiz olunmuştur . Dava; yoksulluk ve iştirak nafakası artırım istemine ilişkindir. 1- Somut olayda; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları dikkate alındığında takdir edilen iştirak nafakası artırım miktarı Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun olup, mahkemece iştirak nafakasının aylık 300,00 TL'ye çıkarılmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması-iştirak nafakasının indirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ortak kararı ile özel okulda okuduğunu, davalının 11.04.2019 tarihinde 1.250,34 XX 134.05.2019 tarihinde 1.220,00 TL "Defne Koç nafaka bedeli" açıklaması ile para gönderdiğini, fiilen 1.250,00 TL civarı iştirak nafakası ödediğini, davalının özel bir şirkette çalıştığını, davalının en son çocuğun saygısızlık ettiğinden bahisle 13.05.2019 tarihinden sonra iştirak nafakasını ödemediğini, baştan beri de yoksulluk nafakası ödemediğini belirterek davalıdan 750,00 TL yoksulluk nafakası 1.250,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....
ın 9 yaşında ve 3. Sınıfta okuduğunu, ....'ın ise 14 yaşında olduğunu ve 8. Sınıfta okuduğunu, davacının ödediği nafakalarla davalının geçiminin hayli zor hale geldiğini, bu nedenle müvekkilinin 600,00 TL maaşla.... Kırtasiye isimli iş yerinde çalışmaya başladığını, bu nedenlerle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile birlikte, davalı lehine hükmedilen aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 150,00 TL ye düşürülmesine, iştirak nafakasının düşürülmesine ilişkin talebin reddine karar verilmiştir, hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının indirilmesi ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Boşanma davası kabul edilince davacı kadın için hükmedilen tebdir nafakası (talep halinde) kararın kesinleşmesi ile birlikte yoksulluk nafakası olarak, çocuk için hükmedilen tedbir nafakası ise iştirak nafakası olarak devam eder. Somut olayda, boşanma davası reddedildiği için tedbir nafakaları yoksulluk ve iştirak nafakası olarak devam edemez. Zira, iştirak ve yoksulluk nafakaları boşanmadan sonra hüküm doğuran, talep edilebilen nafaka türleridir. Eldeki davada hükmedilen nafakalar ise evlilik birliği devam ederken ayrı yaşamaya hak kazanan davacının ve onun yanında kalan ortak çocuğun yararına takdir edilen tedbir nafakalarıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl dava yoksulluk ve iştirak nafakası artırım, karşı dava nafaka indirimi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, davalı/karşı davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı-karşı davalı, tarafına bağlanan aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye, müşterek çocuğa bağlanan aylık 250,00 TL iştirak nafakasının da artırılarak aylık 750,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının reddi, tazminatların ve iştirak nafakasının miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının "Kusur belirlemesi, tazminatların miktarı ve iştirak nafakasının miktarına" yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; İlk derece mahkemesince bu yöne ilişkin olarak verilen hüküm davacı kadın tarafından istinaf edilmeyerek kesinleşmiştir....
Somut olayda; davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesi ile, aylık 500,00TL tedbir ve yoksulluk nafakası talebinde bulunmuş, mahkemece verilen kararda davacı karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiş ise de, tedbir nafakası isteğine ilişkin talebiyle ilgili gerekçede değerlendirme yapılmayıp, olumlu olumsuz herhangi bir hüküm kurulmayarak, yukarıda bahsedilen HMK'nun 297/2. maddesine aykırı davranılmıştır. 3- Kural olarak; boşanmanın fer'i niteliğinde olan ve boşanma davası içerisinde talep olunan Türk Medeni Kanununun 174/1- 2. maddesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat ile, Türk Medeni Kanununun 175. maddesi uyarınca talep edilen yoksulluk nafakasının reddi veya kısmen kabulü halinde taraflar yararına vekalet ücretine hükmedilemez....