Davalı vekili; müvekkilinin, boşanma davası sırasında da yarım ... çalıştığını, şu anda da anılan işyerinde asgari ücretle çalıştığını; boşanma anında yoksul olduğu gibi, aldığı asgari ücret tutarıyla bile ihtiyaçlarının karşılanmadığını, dolayısıyla yoksulluğunun ortadan kalkmadığını savunarak; davanın reddini istemiş, karşılık davasında ise; müvekkili ve müşterek çocuk lehine bağlanan nafakanın 4 yıl önceki (25.02.2004 tarihindeki) şartlara göre takdir edildiğinden, yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; “... gelen müzekkere cevabından davalının sekreter olarak çalıştığı, aylık 600 TL maaş aldığı anlaşılmaktadır gerekçesiyle” yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, karşılık dava yönünden ise; davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakası aylık 150 TL'den 250 TL'ye yükseltilmiştir. Hükmü, davalı-karşı davacı vekili temyiz etmektedir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca açılan boşanma davalarının birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda, ilk derece mahkemesince davacı-davalı erkeğin davasının reddine, davalı-davacı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velayetinin anneye verilmesine, çocuklar için tedbir, iştirak nafakası ile davalı-davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş, davalı-davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası isteminin ise reddine karar verilmiş; hüküm, davacı-davalı erkek tarafından kusur tespiti, aleyhine hükmedilen tazminatlar, iştirak nafakası ve vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, tedbir ve iştirak nafakaları ile tazminatların miktarı, reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası talebi yönünden istinaf edilmiştir....
de memur olarak aylık 2.400,00 TL ücret ile çalıştığı, babasına ait evde kira ödemeden oturduğu, yeniden evli olduğu ve bir çocuğunun bulunduğu, davalı-karşı davacının ise asgari ücret ile çalıştığı ve ailesi ile yaşadığı anlaşılmaktadır. Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir. Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır....
baba yanında kalan çocuk yönünden ödenen iştirak nafakasının yoksulluk nafakasından mahsubu talebine ilişkindir ....
Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakaların niteliği, özellikle de ekonomik göstergelerdeki değişim ve ...’in yayınladığı ÜFE oranı ve davalının belirlenen gelir durumu nazara alındığında arttırılan yoksulluk ve iştirak nafakası miktarları az olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün birinci fıkrasındaki “... 40 TL olan yoksulluk nafakasının 60 TL arttırılarak aylık 100 TL yoksulluk nafakasının... 35 TL olan iştirak nafakasının 65 TL arttırılarak 100 TL iştirak nafakasının..." rakam ve ifadelerinin çıkartılarak yerine “...40 TL yoksulluk nafakasının 95 TL arttırılarak aylık 135 TL yoksulluk nafakasının...35 TL olan iştirak nafakasının 100 TL artırılarak aylık 135 TL iştirak nafakasının" rakam ve ifadelerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kabul edilen kadının davası, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, iştirak nafakasının miktarı ve reddedilen tazminat talebi yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kabul edilen erkeğin davası, kusur belirlemesi, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları ile reddedilen tazminat ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00'şar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca...
Sayılı ilamı ile müvekkil lehine yoksulluk nafakası 100- TL arttırılarak 350,00- TL, müşterek çocuk yönünden ise 200,00- TL iştirak nafakasının 100,00- TL arttırılarak 300,00- TL nafaka verilmesine hükmedildiğini, müşterek çocuk sağlık giderleri olduğu ve sürekli tedavi görmesi gerektiğini belirterek yoksulluk nafakasının 1.000,00- TL ye ve iştirak nafakasının 750,00- TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile dava tarihinden itibaren olmak üzere davacı için yoksulluk nafakasının 650,00- TL arttırılarak 1.000- TL olarak devamına, dava tarihinden itibaren olmak üzere müşterek çocuk için iştirak nafakasının 450- TL arttırılarak 750- TL olarak devamına hükmolunmuştur....
İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile tarafların fiili ayrılık nedeniyle TMK'nın 166/4. maddesi uyarınca boşanmalarına, davalı kadın yararına aylık 150,00 TL tedbir ve 200,00 TL yoksulluk nafakası ile 4.000,00 TL maddi ve 6.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı erkek vekili; kusur tespitine, kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı kadın, 19.09.2019 tarihli dilekçesinde; erkeğin kabul edilen boşanma davasına, kendisi yararına hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakasının miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı kadın vekili, 11.11.2019 tarihli dilekçe ile; kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakasının miktarına, nafakanın kaldırılması davasında kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, fiili ayrılık (TMK md. 166/4) sebebiyle boşanma davası istemine ilişkindir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınan iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; nafakaların 250’şer TL'den 750’şer TL'ye artırılmasını ve müşterek çocuğun ergin olduğu tarihten itibaren iştirak nafakasının yardım nafakası olarak devamına karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 450 TL'ye, iştirak nafakasının ise 400 TL'ye artırılmasına ve iştirak nafakasının müşterek çocuğun ergin olduğu tarihten itibaren yardım nafakası olarak devamına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalı tarafın iştirak (yardım) nafakasına yönelik temyiz itirazları yönünden; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yargılama sırasında ergin olan müşterek çocuğa ait vekâletnamenin dava dosyasına...
"İçtihat Metni"Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki asıl davada yoksulluk nafakasının kaldırılması-indirilmesi; karşı davada iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının arttırılması davasına dair ... 2. Aile Mahkemesinden verilen 20/12/2016 günlü ve 2016/276 E.-2016/891 K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 04/05/2017 günlü ve 2017/10462 E.-2017/6590 K. sayılı ilama karşı davacı-karşı davalı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....