AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2014 NUMARASI : 2013/680-2014/282 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması- kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı-birleşen dosya davacısının tüm, davacı-birleşen dosya davalısının sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir....
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeye göre; 1- 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince davalının yoksulluk nafakasının kaldırılması davasına ilişkin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile İlk derece mahkeme kararının bu yönden DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA, 2/1)Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının KISMEN KABULÜ ile, davalı lehine İzmir 9....
Mahkemece; davacı-davalı kadının davasının kabulü ile yoksulluk nafakasının aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine, davalı-davacı erkeğin karşı davasının reddine, karar verilmiştir. İSTİNAF : Karar, davalı-davacı erkek vekili tarafından, karar ile gerekçe arasında çelişki bulunduğu, gerekçede dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeler yazıldığı, kadının nafakaya ihtiyacı bulunmadığı gibi erkeğin de nafaka ödeme gücü olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesi, talepli olarak istinaf edilmiştir. Davacı-davalı kadın tarafından istinaf başvurusuna cevap verilmemiştir. GEREKÇE : Asıl dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, karşı dava ise yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
Davacı erkeğin yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması istemine yönelik davanın yapılan yargılaması sırasında toplanan delillerden, kadının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğinin anlaşıldığı, bu hususun İlk Derece Mahkemesince de kabul edildiği, İlk Derece Mahkemesince dava tarihi itibariyle davalı kadının başka biriyle fiili birliktelik yaşamak olgusunun bulunmadığı gerekçesine dayalı olarak yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, bu gerekçenin ve değerlendirmenin hatalı olduğu, zira yoksulluk nafakasının kaldırılması için kadının başka biriyle evli gibi yaşaması olgusunun dava tarihi itibariyle de aranması gerektiğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığı gibi Yargıtay 3....
O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılarak, dava tarihinden itibaren 450,00 TL olan yoksulluk nafakasının ÜFE endeksi oranında artırılarak aylık 615,00TL'ye çıkarılmasına, davacı tarafça yoksulluk nafakasının gelecek yıllarda % 15 oranında artırılması talep edilmiş ise de, nafakanın yıllık artış oranına ilişkin yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında artışa karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla belirlenen yoksulluk nafakasının kararın kesinleşmesini takip eden her yıl % 15 den fazla olmamak üzere TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında artırılmasına karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının semt pazarlarında çalıştığını, yoksulluk nafakasına ihtiyacı olmadığını ileri sürerek aylık 300.00. - TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir . Davalı , davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davalının ekonomik durumunun davacıya göre daha iyi olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, davacının yoksulluk nafakasının kaldırılma talebinin reddine, davalı kadın için İstanbul Anadolu 16. Aile Mahkemesinin 2017/46 Esas 2017/81 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen 3.000 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 1.000 TL'ye düşürülmesi ile her ay davacıdan alınarak davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece, verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakasının öncelikle tamamen kaldırılması, aksi takdirde aylık 500,00 TL'ye indirilmesi gerektiğini belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur....
Davalı cevap dilekçesinde; davacı kadının, emekli maaşı ile hayatını idame ettirebileceğini savunarak davanın reddini; karşı dava dilekçesinde, davacı kadın lehine 16.11.2011 tarihli boşanma kararı ile 30.000 TL manevi tazminata, 02.06.2013 tarihli karar ile 200.000 TL maddi tazminata hükmedildiğini, söz konusu meblağ ile davacı kadının eczacılık mesleğine yeniden başlama olanağının bulunduğunu belirterek mevcut yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davacı -karşı davalının boşanma davasının fer'i niteliğindeki tazminatla, haksız zenginleştiğinin kabul edilemeyeceği gerekçesiyle karşı davanın reddine, hakkaniyet ilkesi nazara alınarak asıl davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 900 TL'ye artırımına karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir....
Dava konusu uyuşmazlık, yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi talebine ilişkindir. Tarafların, ...1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/42 E.-2013/78 K.sayılı ilamı ile 07/05/2013 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, 26.02.2013 tarihinde yaptıkları boşanma protokolü ile, "...davacı kocanın, davalı eşe 15.03.2013 tarihinden itibaren başlamak üzere 40 ay süre ile 1000 TL tutarında (toplamda 40.000 TL) nafaka ödemesi yapacağı, davalının yeniden evlense bile bu ödemeleri yapmaya devam edeceğinin..." kararlaştırıldığı, eldeki davanın ise, 09.09.2014 tarihinde açıldığı dosya kapsamı ile sabittir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde nafakanın indirilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece , davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine karar verilmiş, karara ilişkin davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. 6100 Sayılı HMK'nın 297/2 maddesine göre, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi, infaza elverişli biçimde hüküm kurulması zorunludur. Somut olayda; davacı vekili müvekkilinin ödediği yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, olmadığı takdirde ise azaltılması istemiyle eldeki davayı açmıştır.Ancak mahkemece davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi gerekçede değerlendirilerek davanın reddine karar verilmiş, terditli istemi olan ilk talebi kabul edilmediği takdirde 2....