DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması ve haksız olarak tahsil edilmiş olan nafakaların istirdatı davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Davada davacının iki ayrı talebi bulunmaktadır. Davacının ilk talebi davalının işe girmesi nedeniyle yoksulluğunun kalmamış olması sebebiyle yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, diğer bir talebi ise davalının işe girdiği tarihten nafakaya ilişkin takip dosyasından vazgeçmesine kadar haksız olarak tahsil ettiği nafakanın tahsili davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karar 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi gereğince miktar itibariyle kesin niteliktedir. İstinafa başvuran taraf davalı taraftır. Aleyhine kaldırılmasına hükmedilen yoksulluk nafakasının bir yıllık toplam tutarı 400,00- TL. x 12 = 4.800,00- TL. olup karar tarihi itibari ile istinaf sınırı olan 5.880,00- TL.yi aşmamaktadır....
Mahkemece; koşulları oluşmayan yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine, her ne kadar asil tarafından sunulan dava dilekçesinde katılım nafakasının kaldırılması da talep edilmiş ise de bu konunun dava konusu olmadığı anlaşıldığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarfından süresi içinde temyiz edilmiştir. Temyize konu uyuşmazlık; davalının yoksulluk durumunun ortadan kalkıp kalkmadığı noktasında toplanmaktadır. TMK nun 176. maddesine göre; yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir. Davacı, yukarıdaki yasa hükmü gereğince; davalı ...’nin yoksulluğunun son bulduğu iddiasıyla nafakanın kaldırılmasını istemektedir. Bu durumda, öncelikle yoksulluk kavramı üzerinde durmak gerekir. ... ......
Hukuk Dairesinin 2017/11957 Esas 2017/13613 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere asgari ücret düzeyinde maaş alan davalı kadın için yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması gerekmez asgari ücret düzeyinde maaş alan davalının yoksulluğunun tamamen ortadan kalkmamış olduğu belirtilmiştir, kaldı ki işbu davada karar tarihi itibariyle davalının almış olduğu maaş asgari ücretin yarısı civarındadır, bu sebeple mahkememizce tüm delillerin değerlendirilmesiyle davacının ekonomik durumunun nafaka ödemesine engel teşkil etmeyeceği ve davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığına kanaat getirilmiş ve yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması yahut çoğun içinde az da bulunur kuralı ile yoksulluk nafakasının azaltılması taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Davanın REDDİNE" karar verilmiştir....
tedbiren durdurulmasına, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, işlemiş olan ve icra takibi ile talep edilmiş olan nafaka tutarlarının da kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
YOKSULLUK NAFAKASININ KALDIRILMASI TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 176 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; davalı ile boşandığını, davalı yararına 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, boşanma davası sırasında Adana Valiliğinde 4 C statüsünde işçi olarak çalıştığını, 15/01/2014 tarihinde emekli olduğunu, ancak nafaka kesintisinden dolayı kendisine 115,69 TL ödendiğini, herhangi bir malı mülkü veya gelirinin olmadığını, emekli maaşı ile geçinmeye çalıştığını, davalının 2012 yılı Ekim ayından bu yana sigortalı olarak çalıştığını, bu nedenle davalı yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini...
Mahkemece; nafakanın kaldırılması talebinin reddine, Lüleburgaz 2. Asliye hukuk mahkemesinin 2009/185 Esas-2010/388 karar sayılı dosyasında takdir edilen 300 TL yoksulluk nafakasının aylık 200 TL ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı tarafın tüm, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Türk Medeni Kanununun 176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması yada azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir....
Davalı T3'un kimlik kontrolü yapılarak dosya içerisine alınan 20/12/2019 tarihli dilekçesi ile; kendi iradesiyle yoksulluk nafakası istemediğini, feragat ettiğini, mahkemenin 07/11/2019 tarihli duruşmada lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının azaltılarak devamına ilişkin kararın kaldırılması ile gereğinin yapılmasını talep etmiştir. Dosya incelendiğinde; Elazığ 1. Aile Mahkemesi'nin 2015/380 E.K sayılı ilamı ile Alperen lehine hükmedilen iştirak nafakasının kaldırılmasına,davalı kadın lehine hükmedilen aylık 700.00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 200.00 TL azaltılarak, 500.00 TL'ye indirilmesine, davalı Ömer'e yönelik açılan davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili ; tarafların Kadıköy 5. Aile Mahkemesi'nin 2005/329 Esas , 2007/551 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma ilamıyla davalı lehine aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının çok zengin bir ailenin kızı olduğunu,boşanma kararı sonrasında çalışmaya başladığını ve halen de çalıştığını, davacının ise düzenli bir işi bulunmadığını , nafakayı ödeyemediğini iddia ederek yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....
Mahkemece; davacının yoksulluk nafakasının azaltılması ve kaldırılması davasının reddine, davacının iştirak nafakasının azaltılması davasının kısmen kabulü ile; daha önceden müşterek çocuk için takdir edilen 450,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 250,00 TL’ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/01/2015 NUMARASI : 2014/407-2015/49 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne, karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-karşı davacı S.. Ş.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı karşı davalı vekili, dava dilekçesinde; davalının 13.01.2014 tarihinden itibaren sigortalı işe başladığını, bu tarihten itibaren yoksulluk nafakasının kaldırılmasını ve ödemiş olduğu nafakaların iadesini talep ve dava etmiştir....