Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı-yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-k.davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı – karşı davalı, dava dilekçesinde; tarafların ....Mahkemesi' nin 15/10/2009 tarih ve ..... sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocukların velayetlerinin davacı – karşı davalı anneye bırakıldığını, davacı – karşı davalı için aylık 300TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar lehine aylık 200'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; ağırlaşan hayat şartları, çocukların servis ve okul masrafları nedeni ile nafakaların yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının 400TL' ye, iştirak nafakasının 500' er TL' ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE )MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün,süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine;temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra,dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile 2011 yılında boşandıklarını, boşanma neticesinde davalı için aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini,ancak davalının SGK'dan emekli olduğunu ve halihazırda kendisinden fazla geliri bulunduğunu, yine bu gelirinin de düzenli bir gelir olduğunu ileri sürerek; davalının emekli olma tarihinden itibaren lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesi sunmamıştır....
kalktığı, davacının çocuğun reşit olduğundan bahisle dava açmakta hukukî menfaatinin bulunmadığı, bu nedenle dava şartının olmadığı" gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, aylık 2.850,00 TL olarak takdir edilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 1.350,00 TL azaltılmasına, bu şekilde aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 04.11.2020 tarihli kararı ile asıl dava yönünden yoksulluk nafakasının kaldırılması için öncesinde hükmedilmiş bir yoksulluk nafakası olması gerektiğini, bunun yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi için dava şartı olduğunu, dayanak boşanma kararında yoksulluk nafakasının bulunmadığını, yoksulluk nafakasının zaten evlenmeyle kendiliğinden kalkacağını, birleşen dava yönünden ise iştirak nafakası para biriminin sabit kura bağlanması veya Türk Lirasına çevrilip azaltılmasının talep edildiğini, boşanma 07.02.2018’de kesinleştiğini, o tarihte ABD dolarının 3.77 TL dava tarihi olan 8.7.2019’da ise 5.72 TL olduğunu, Doların Türk Lirası karşısında % 66 değer kazanmışsa da, tacir olan davacı için ülkemiz ekonomik koşullarındaki değişimlerin öngörebilir olduğunu, yabancı paranın Türk Lirası karşısında enflasyon oranında değerlenmesinin olağan dışılığını yitirdiğini, tarafların boşanmayı sağlamak için bu nafakayı ödemeyi kabul ettiğini...
Aile Mahkemesinin 2008/68 Esas-2008/352 Karar sayılı ilamı ile tarafların boşanmalarına ve müvekkili lehine aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davacının ekonomik durumunun iyi olduğunu, ... adet taşınmazı bulunduğunu ve kira geliri elde ettiğini belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının aylık 980,00 TL emekli maaşının olması ve aldığı emekli maaşının kendi ihtiyaçlarını karşılayacak miktarda olması, davacının gayrimenkulleri olsa da ayrıca bir gelirinin olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalı lehine hükmedilen aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından davacının sosyal ve ekonomik durumunun mahkemece yeterince araştırılmadığı ve davacının aylık gelirinin ne kadar olduğunun tespit edilmediği, eksik araştırma ve inceleme sonucu hüküm kurulduğu belirtilerek temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni"########## MAHKEMESİ :##########Aile Mahkemesi ########## ########## ########## ########## Taraflar arasındaki “yoksulluk nafakasının kaldırılması” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;.....Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 04.12.2012 gün ve 2012/934 E, 2012/1454 K sayılı kararın incelenmesi .....tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay ..... Dairesinin 09.05.2013 gün ve 2013/6654 E., 2013/ 7771 K sayılı ilamı ile; (... Davada yoksulluk nafakasının kaldırılması talep edilmiş olup, mahkemece davalının sigortalı olarak çalışması nedeniyle davanın kabulüne ilişkin verilen karar, Dairemizin 18.01.2012 tarih ve 2011/18831-2012/1027 sayılı kararı ile; “HGK.nun istikrar kazanmış kararlarında açıklandığı üzere asgari ücretle sigortalı olarak çalışmak, yoksulluk durumunu ortadan kaldıran değil, nafaka miktarını etkileyen bir olgudur....
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- Davacının istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜNE, ilk derece mahkemesi kararının tamamının KALDIRILMASINA, 2- Davacının davasının kısmen kabulü ile davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE, davacının yoksulluk nafakasının azaltılması talebinin KISMEN KABULÜ ile davalı kadın yararına Ankara 3....
Temyize konu öncelikli uyuşmazlık; davacının, dava tarihi itibariyle ödediği yoksulluk nafakasının miktarının kaç TL olduğu hususunda toplanmaktadır. Dosya kapsamından, 13.02.2007 tarihli anlaşmalı boşanma ilamında, davalı için aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasına, velayetleri davalıya verilen çocukların her biri için aylık 50,00 şer den toplam 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği ve tüm nafakaların her yılın Ocak ayında memur maaşı katsayısı oranında artırılmasının kararlaştırıldığı, eldeki davanın 19.08.2013 tarihinde açıldığı ve yoksulluk nafakasının son ulaştığı rakamın kaldırılmasının talep edildiği, yoksulluk ve iştirak nafakası toplamının, davacının maaşından birlikte kesilmesi nedeniyle yoksulluk nafakasının dava tarihi itibariyle kaç TL olduğunun belli olmadığı anlaşılmıştır....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-)Davacı vekilinin, iştirak nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, B-)Davacı vekilinin, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILARAK, YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, BUNA GÖRE; 1- ) Davacının iştirak nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE, 2- ) Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin KABULÜ ile; İscehisar Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/159 Esas 2018/193 Karar sayılı ilamı ile davalı kadın lehine aylık 450,00 TL olarak bağlanmış bulunan yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 06/10/2020 tarihinden itibaren KALDIRILMASINA, 3- )Davacı erkek lehine AAÜT'ye göre hesaplanarak tayin ve takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı kadından alınıp davacı erkeğe ödenmesine, 4- )Peşin olarak alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davalıdan tahsili...
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde, iştirak nafakasının 100 TL'den 700 TL'ye, yoksulluk nafakasının 150 TL'den 300 TL'ye artırılması talep edilmiş, birleşen davada ise, davacının işe girmesi nedeniyle yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi talep edilmiştir.Mahkemece; asıl davada iştirak nafakasının 100 TL'den 300 TL'ye artırılmasına, birleşen davada ise, davacıya ödenen 150 TL yoksulluk nafakasının (davacı kadının işe girmesi nedeniyle) kaldırılmasına karar verilmiş, hükmü davacı (karşı davalı) vekili temyiz etmiştir....