Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; yargılama sırasında dava tarihinden itibaren aylık 200.00 TL tedbir nafakası takdirine, yargılama sonunda da dosya kesinleşene kadar aylık 200 TL tedbir nafakasının devamına, dosya kesinleştikten sonra tedbir nafakasının aylık 160 TL yoksulluk nafakası olarak devamına, aylık 160 TL yoksulluk nafakasının boşanmanın kesinleştiği 31/10/2012 tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş,hüküm taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiştir. Somut olayda, taraflar ... Aile Mahkemesinin 30.05.2012 gün 2010/35 Esas-2012/59 sayılı kararı ile boşanmışlar ve karar 31.10.2012 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili, dava dilekçesinde; davalı ile 6 ay evli kaldıklarını, davalının sigortalı olarak çalıştığını, müvekkilinin ise çalışmadığını, ailesinin geçimini sağlayacak ekonomik gücü olmadığnı belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesinde; davacının kayıt dışı şekilde çalıştığını, 920 TL maaşla geçinmeye çalıştığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

      Aile Mahkemesi'ne müracaat ederek 2015/1039 Esas sayılı dosya üzerinden nafakanın artırılması isteminde bulunduğunu,yoksulluk nafakasının 30.12.2015 terihinden itibaren aylık 750 TL'ye çıkarılmasına ve her yıl 15 Ocak tarihinde bir önceki yıl gerçekleşen ÜFE oranında artış yapılmasına karar verildiğini, müvekkilinin aylık 3.500 TL kira ödediğini, elektrik, su ve telefon gibi faruraları ödediğinde en temel ihtiyaçları yiyecek, içecek ve giyime dahi parasının kalmadığını, davalının kendisini yoksulluktan kurtaracak miktarda düzenli ve sabit bir gelire sahip olduğunu, davalının kendisine ait evde kira vermeden ikamet etmekte olması davanın kabulü ile davalı tarafına ödemekte olduğu yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasını, yoksulluk nafakasının kaldırılmasının mümkün olmaması halinde dava tarihinden geçerli olmak üzere yoksulluk nafakasının 1.000 TL'ye indirilmesini, ÜFE oranında artırılması hükmünün kaldırılarak her yıl devlet memur maaş artışı oranında artırılmasına...

      Aile Mahkemesine ait 02/03/2015 tarih ve 2015/160- 157 E.K. sayılı ilamı ile hüküm altına alınmış bulunun yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 22/01/2018 tarihinden geçerli olmak üzere kaldırılmasına, müşterek çocuklar lehine hüküm altına alınmış bulunan iştirak nafakasının tenziline ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, iştirak nafakasına dair davanın reddedilmesi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili, yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde, davacının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkin dava değeri istinaf sınırının altında olduğundan dolayı davalının istinaf itirazının reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      etmesi gerektiği gerekçesiyle yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirimi taleplerinin reddiyle yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 09.10.2010 tarihinden geçerli olmak üzere 1623,85 TL olarak tespitine, iştirak nafakasının dava tarihi olan 09.10.2010 tarihi itibariyle 941 TL olarak belirlenmesine ve müktarlar üzerinden devamına gelecek yıllardaki ekim ayından itibaren nafakaların ÜFE oranında artırılmasına, boşanma ilamı ve protokolünde belirtilen ayrıca 200 TL artış oranının iptaline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki delillere ve kurulan hükme göre iştirak nafakasına dair kurulan hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olup, iştirak nafakası yönünden kurulan hükmün ONANMASINA,Yoksulluk nafakası üzerinden temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;176/4. maddesinde, tarafların mali durumlarının değişmesi ve hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azalatılmasına karar verilebilir hükmü getirilmiştir....

        Davada; 2003 yılında hükmedilen aylık 50 TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının 1000 TL'ye, aylık 50 TL ödenenin iştirak nafakasının 100 TL'ye çıkartılması talep edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile aylık 50 TL olan yoksulluk nafakasının 100 TL'ye aylık 50 TL olan iştirak nafakasının 100 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. TMK.nun 182/... maddesi gereğince; "Çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf kudretine göre onun infak ve terbiye masraflarına iştirak ile mükelleftir" hükmü getirilmiştir. İştirak nafakasının miktarı takdir edilirken tarafların mali ve sosyal durumları ile çocuğun giderlerinin dikkate alınması gerekir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, iştirak nafakasının niteliğine, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücüne göre, mahkemece saptanan nafaka miktarı az olup, TMK.nun ....maddesinde vurgulanan "hakkaniyet" ilkesine uygun değildir....

          Aile Mahkemesi'nin 2018/1031 Esas sayılı dosyası ile iştirak nafakasının artırımı davası açıldığı, mahkemenin 17/09/2019 tarih, 2019/688 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk için bağlanan iştirak nafakasının aylık 350,00TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, davacı tarafından davalı kadın için bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasının ve fazla ödenen nafaka miktarının istirdatının talep edilidği, ilk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden hukuki yarar yokluğundan reddine, yoksulluk istirdatına ilişkin davasının ise reddine karar verildiği, ilk derece mahkemesi kararının usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edildiği, davacı tarafça verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinaf kanun yoluna başvurulduğu, tüm dosya kapsamına göre davacı kadın tarafından Adana 5....

          Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması yönündeki talebi için ayrıca harç alınmamıştır. Kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakasının yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nispi harç alınmadan (Harçlar Kanunu m.30-32) davaya devam edilmesi yanlış olmuştur. O halde, mahkemece davacıya "yoksulluk nafakasının kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devamla bu talep hakkında yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.06.2017(Prş.)...

            , belirtilen nedenlerle davacının almakta olduğu 350.00TL yoksulluk nafakasının 1.150,00 TL daha artırılmak suretiyle aylık 1.500.00TL olarak belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

            AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2022 NUMARASI : 2021/551 ESAS - 2022/711 KARAR DAVA KONUSU : Yoksulluk Nafakasının Arttırılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 11. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2001/930 Esas sayılı dosyası ile boşandıklarını, müvekkili lehine aylık 25 TL yoksulluk nafakası takdir edildiğini, yoksulluk nafakasının günümüzde bir bireyin masraflarını karşılama noktasında yetersiz kaldığını belirterek, daha önce takdir edilen yoksulluk nafakasının aylık 1500 TL'ye çıkarılmasını ve her yıl ÜFE-TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı asil cevap dilekçesinde özetle; işsiz olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu