WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, aylık 1.000,00 TL olan yoksulluk nafakasının aylık 4.000,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 3. Hukuk Dairesince, "Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki olumsuz değişiklikler ve ÜFE artış oranları dikkate alındığında davacı yararına hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının fazla olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece; nafakanın niteliği ve anılan nedenlerle TMK. 4.maddesi gereğince "hakkaniyete" uygun nafaka miktarına karar verilmesi gerekirken; somut nedenleri ve gerekçeleri açıklanmadan fazla miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Bozma ilamına uyan mahkemece, davacı lehine belirlenen aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 3.000,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, önceki nafaka tarihinden itibaren 1 yıldan çok az fazla bir sürenin geçmiş olması, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki olumsuz değişiklikler ve ÜFE artış oranları dikkate alındığında davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının fazla olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece; nafakanın niteliği ve yukarıda açıklanan nedenlerle TMK'nun 4.maddesi gereğince "hakkaniyete" uygun nafaka miktarına karar verilmesi gerekirken, somut nedenleri ve gerekçeleri açıklanmadan fazla nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2015 NUMARASI : 2012/903-2015/195 Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesi ile; davalının ekonomik durumunun çok iyi olduğunu, davacının ve ortak çocuğun giderlerinin arttığını ileri sürerek; aylık 3.000.00.TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının 12.500.00.TL'ye, 2.500.00.TL olarak ödenen iştirak nafakasının da 12.000.00.TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesi ile; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, yoksulluk ve iştirak nafakalarının 4.500.00.'...

        Mahkemece iştirak ve yardım nafakası taleplerinin kısmen kabulüne yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş olup, hüküm yoksulluk nafakası yönünden hatalı bulunarak, Dairemizin 21.06.2016 tarih, 2016/6286-9615 E-K sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece, “bozmaya uyulmuş ise de; davacı kadının gelir durumunun yoksulluk sınırının üstünde olduğu ve davalı ile gelir durumunun birbirine yakın olduğu gerekçesiyle karşı davanın kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına daha önce iştirak ve yardım nafakalarına ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları Yargıtay tarafından reddolduğundan bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmiştir. Bu defa hükmü, davacı yoksulluk nafakası yönünden; davalı iştirak ve yardım nafakaları yönünden temyiz etmiştir. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2017 tarihinden itibaren 2.270 TL'ye çıkarılmıştır....

          Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas 2005/235 Karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Somut olayda, davalı aleyhine kaldırılan yoksulluk nafakasının yıllık miktarının toplamı (200x12=2.400 TL) 8.000,00 TL kesinlik sınırı altında olduğundan, davalı yönünden hüküm kesin niteliktedir. Davacının indirilmesi talebi reddolunan iştirak nafakası miktarının toplamı (150x12=1.800) 8.000,00 TL kesinlik sınırı altında olduğundan, hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle, davalı ile davacının istinaf kanun yoluna başvurma taleplerinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          Ancak, 5510 sayılı Yasanın 96.maddesinin a bendi hükmü uyarınca, 2011 yılındaki tespit tarihinden gerye dönük 10 yıl gitmek suretiyle istirdat dönemini belirleyen kurum kabulü ve anılan yasal mevzuat karşısında bu halde dahi, anılan istirdati mümkün döneme ait yersiz aylıkların davalı sigortalıdan iadesi mümkün değildir. Açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı gerekçelerle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 10.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            -TL yoksulluk nafakasının 300,00.-TL indirilerek dava tarihinden itibaren aylık 450,00.-TL yoksulluk nafakası olarak devamına" karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, davalı T3 lehine Tonya Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/34 XX 991/22 K. sayılı kararı ile 02/05/2018 tarihinden itibaren 750,00.-TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, işbu nafakanın kaldırılması sayın mahkeme aksi kanaatte ise azaltılması amacıyla dava açtıklarını, mahkemece kısmen kabul ve kısmen red kararı verilerek nafaka miktarının 450,00....

            Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı; ...Aile Mahkemesinin 2007/376 Esas sayılı dosyası ile 12.7.2007 tarihinde boşandıklarını, davalı için 750,00 TL yoksulluk nafakası ödemesine karar verildiğini, davalının çalışmaya başladığını, yoksulluk nafakası şartlarının ortadan kalktığını, bu nedenle nafakanın kaldırılması ile sebepsiz ödenen 6.000 TL nin iadesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; asgari ücret yoksulluğu ortadan kaldırmadığından, müşterek çocuk da anne yanında olmakla ödenen kısım harcandığından davanın reddini savunmuştur....

              Bu itibarla, dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi ek kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vasi vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin oğlu ile davalının boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davalı anneye verildiğini, boşanma ilamı ile 100,00'er TL iştirak ve yoksulluk nafakasına hükmedildiğini ancak müvekkilinin oğlunun boşanmadan sonra psikolojik rahatsızlığı nedeniyle kısıtlandığını, davacının oğluna vasi olarak atandığını belirterek; kısıtlının çalışmadığı ve gelirinin bulunmadığı gerekçesi ile ödemekle yükümlü olduğu iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, aylık 100,00 TL olan yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere 50,00 TL'ye indirilmesine, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davalı temyiz dilekçesinde; tarafına ödenen yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasını...

                UYAP Entegrasyonu