Asliye Hukuk mahkemesince yoksulluk nafakasının 225,00 TL ye indirildiğini, o tarihten sonra durumunda herhangi bir değişikli olmadığını, müşterek çocuklarının üniversite okuduğunu ve halen davacı tarafından müşterek çocuğa 200,00 TL iştirak nafakası ödendiğini, üniversite öğrencisinin ihtiyaç ve giderlerinin bu miktarın çok daha üzerinde olduğunu, davacının ödediği yoksulluk nafakasını da müşterek çocuk için kullandığını, davacı tarafından ödenen konut kredisi taksitleri sebebiyle kendisinin yoksulluk durumuna düştüğünü iddia etmesinin ise son derece kötü niyetli olup ömür boyu süregelen bir harcama niteliğinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
AİLE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/04/2021 NUMARASI : 2020/392 ESAS - 2021/167 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKANIN ARTIRIMI (YOKSULLUK) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Samsun 1. Aile Mahkemesinin 2011/367 Esas 2012/381 Karar sayılı dosyası ile boşandıklarını ve akabinde Trabzon Aile Mahkemesi 2013- 317 Esas, 2015/802 Karar sayılı dosyası ile davalı tarafından davacıya ödenmek üzere 650,00.-TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, yoksulluk nafakasının açıldığı tarihin üzerinden 6 yıl geçtiğini, taraflar arasında ekonomik ve sosyal durumlarında değişiklikler olduğunu, hükmedilen nafaka günümüz ekonomik şartlarında çok düşük kaldığını, davalının vermiş olduğu nafaka davacının mevcut giderlerini karşılamadığını belirterek, davacının 650,00....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile; davacı için ödenen aylık 200.00.-TL yoksulluk nafakası ile ortak çocuklar ... için ödenen aylık 150.00.-şer TL iştirak nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek yoksulluk nafakasının 350.00.-TL'ye, iştirak nafakalarının 250.00.- şer TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesi ile; davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne; yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin talebin reddine, iştirak nafakasının 300.00....
konulduğunu, dosya borcunun bugün için yaklaşık 200.000,00TL olduğunu, davacının boşanma dava sürecinden beri yoksulluk halinde olduğu için icra dosyasına ödeme yapmadığını, davalının yoksulluk hali ve nafakaya ihtiyacı olmadığını, babasından yetim aylığı aldığını, babasından miras kaldığını, boşanma ve nafaka kararından sonra davalının ekonomik durumunun iyileştiğini belirterek aylık 700,00TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, borçlunun maaşından kesinti yapılmak suretiyle fazladan alınan iştirak nafakasının, yoksulluk nafakası alacağından mahsubuna ve bakiye fazla kesinti bitene kadar işleyecek yoksulluk nafakasının tahsili için borçlunun emekli maaşına haciz konulması talebinin reddine dair müdürlük kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır....
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, taraflar arasındaki boşanma davasının kesinleşme tarihi sonrasında geçen süre, özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayımladığı ÜFE (TEFE) artış oranı nazara alındığında mahkemece takdir edilen yoksulluk nafakası artırım miktarı fazla olup, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun değildir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi ve fazla ödenen nafakanın iadesi istemine ilişkindir. Davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme, HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Davacı 26.12.2019 tarihli dava dilekçesinde; ".... yoksulluk nafakasının kaldırılması ile her halükarda Mart 2019 yılından itibaren fazladan ödenen 18.900,00- TL’nin iadesine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde nafakanın azaltılması " talebinde bulunmuştur. Dava açılırken yatırılan başvurma harcı dava dilekçesinde yer alan bağımsız taleplerin tümünü kapsadığı, davacının 44.40- TL başvurma harcı ile 44,40- TL karar harcı yatırdığı anlaşılmıştır....
Aile Mahkemesi'nin 2018/1031 Esas sayılı dosyası ile iştirak nafakasının artırımı davası açıldığı, mahkemenin 17/09/2019 tarih, 2019/688 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk için bağlanan iştirak nafakasının aylık 350,00TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, davacı tarafından davalı kadın için bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasının ve fazla ödenen nafaka miktarının istirdatının talep edilidği, ilk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden hukuki yarar yokluğundan reddine, yoksulluk istirdatına ilişkin davasının ise reddine karar verildiği, ilk derece mahkemesi kararının usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edildiği, davacı tarafça verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinaf kanun yoluna başvurulduğu, tüm dosya kapsamına göre davacı kadın tarafından Adana 5....
niteliği, ülkemizdeki son yıllardaki ekonomik göstergelerdeki değişim (TÜİK'in yayınladığı enflasyon oranları), ilk nafaka takdiri üzerinden geçen süre ve tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine göre kadın yaranına taktir edilen yoksulluk nafakasındaki artırım miktarı yukarıdaki ilkelere göre nazara alındığında dava tarihindeki şartlar göz önüne alındığında usul ve yasaya uygundur....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 23/11/2021 NUMARASI : 2019/342 ESAS, 2021/398 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK NAFAKASININ KALDIRILMASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK' 353.maddesi uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2011 yılında evlendiklerini, bu evlilik birliğinin sağlanamaması sebebiyle boşanma ile neticelendiği, mahkeme müvekkilimizin davalıya aylık 1.500,00 TL yoksulluk nafakası ödemesine hükmedildiğini, mahkemece verilen karar gereği müvekkilinin düzenli olarak her ay yoksulluk nafakasını ekonomik sıkıntıya düşmesine rağmen ödemiş olduğunu, davalının bir kimseyi fuhuşa teşvik etmek, yaptırmak, aracılık etmek, yer temin etmek suçundan yargılandığını ve yargılama sonucunda...