Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, mahkemece davacı lehine 1.320,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yoksulluk nafakası talebi ve iştirak nafakası talebi açısından ayrı ayrı 1.320,00'şer TL vekalet ücretine hükmedilmiştir....

    Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre küçüğün ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Medeni Kanunun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 4-Mahkemece tarafların mali ve sosyal ekonomik durumları araştırılmadan, davalı-davacı kadının çalıştığı yönündeki iddiaya bağlı olarak yoksulluk nafakası isteği reddedilmiştir. Tarafların mali ve sosyal durumları etraflıca araştırılarak sonucuna göre davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası isteği hakkında karar verilecek yerde, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

      Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; 150,00 TL yoksulluk nafakasının 400,00 TL'ye çıkarılmasına, her ay 400,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davanın yardım nafakasına ilişkin olduğu ve davacının reşit olmakla daha önce lehine hükmedilen iştirak nafakasının kendiliğinden kalktığı anlaşılmakla, hükümde 400,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yoksulluk nafakası olarak nitelendirme yapılması ve halen mevcut bulunmayan daha önce hükmedilen 150,00 TL iştirak nafakası üzerinden artırım şeklinde nafakaya karar verilmesi bozmayı gerektirir....

        Bu nedenle davalı-karşı davacı kadının bu yöndeki istinaf itirazlarının kabulü ile tedbir/yoksulluk ve müşterek çocuk lehine takdir edilen tedbir/iştirak nafakasına ilişkin hükümlerin kaldırılmasına, yeniden verilen karar uyarınca kadın lehine ilk derece mahkemesi kararı ile tekerrür olmaması koşulu ile aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk lehine ise ilk derece mahkemesi kararı ile tekerrür olmaması koşulu ile aylık 750,00 TL tedbir nafakası, kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 750,00 TL iştirak nafakasına, hükmedilmesi gerektiği, yine davacı-karşı davalının boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olması nedeni ile yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf itirazının reddine, müşterek çocuk 29.10.2002 doğumlu Harun Bora yargılama devam ederken 18 yaşını bitirmekle, yardım nafakası davasını ancak kendisi açabileceğinden, davalı-davacının, müşterek çocuk Harun Bora...

        Ancak, müşterek çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakası miktarlarının az olduğu anlaşıldığından, kadının bu konudaki istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının iştirak nafakasına ilişkin hüküm fıkralarının kaldırılmasına, çocuklar lehine aylık 1.250'şer TL iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekmiştir....

        Başka bir ifadeyle, geçimini kendi malî kaynakları ve çalışma gücüyle sağlama imkânından yoksun olan taraf diğer koşulları da varsa yoksulluk nafakası talep edebilecektir. 14. Evlilik birliğinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devamı niteliğinde olan yoksulluk nafakasının özünde, sosyal ve ahlâki düşünceler yer almaktadır. Yoksulluk nafakası, bir bakıma evlilik birliği devam ettiği sürece söz konusu olan karşılıklı bakım ve geçindirme ödevinin devam ettirilmesi anlamını taşımaktadır (Akıntürk, T./Ateş, D., Aile Hukuku, C. 2, İstanbul 2019, s. 302). 15. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünüldüğünden, yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek olamaz....

          Sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma sonucunda kendisine aylık 300,00TL yoksulluk, müşterek çocuklar için ayrı ayrı 200,00 er TL' den toplam aylık 400,00TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, o tarihten bu yana 4 yıl geçtiğini ve bu güne kadar nafaka bedelinin artmadığını, davalının İzmir 2.Aile Mahkemesinde 2017/297 E....

          Tarafların ekonomik sosyal durumları, evlilikte geçen süre, tarafların yaşları dikkate alındığında davacı kadın yararına irad şeklinde yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davacı yararına toplu yoksulluk nafakasına hükmedilmesi doğru bulunmamış ve hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 2., 3., 4. ve 5. bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, bozma sebebine göre tarafların yoksulluk nafakasının miktarına ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 29.06.2022 (Çar.)...

            4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir....

              HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; I-Davacı T1 vekilinin; kadın ve müşterek çocuklar için hükmedilen tedbir nafakalarının başlangıç tarihi ile iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarına yönelik istinaf başvurusunun KABULÜ ile Tavas Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 18.11.2020 tarih, 2019/350 esas ve 2020/313 karar sayılı kararının hüküm kısmındaki kadın ve müşterek çocuklar yararına hükmedilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakalarına ilişkin 4 ve 5 no'lu bentlerin KALDIRILMASINA ve kaldırılan bentler yerine geçmek üzere Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b,2. maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm tesisine. 4 no'lu bent; Velayeti anneye verilen müşterek çocuklar Cafer Kaymakcı ve Bünyamin Berk Kaymakcı için dava tarihi olan 11.07.2019 tarihinden kararın kesinleştiği tarihe kadar geçerli olmak üzere aylık 200,00'er TL tedbir nafakasının davalı T3 alınarak davacı T1'ya verilmesine, nafakalarının boşanma kararın kesinleştiği tarihten itibaren aylık 500,00'er TL iştirak nafakası...

              UYAP Entegrasyonu