Davalı-karşı davacı vekili; kusur, tedbir/iştirak-yoksulluk nafakası ve lehine maddi-manevi tazminata hükmedilmesi yönlerinden, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
, müşterek çocuk Fatih lehine hükmolunan 100,00 TL iştirak nafakasının 300,00 TL daha artırılarak, aylık 400,00 TL'ye, kendisi lehine takdir edilen 150,00 TL yoksulluk nafakasının 350,00 TL daha artırılarak, aylık 500,00 TL'ye çıkarılmasını talep etmiştir....
Aile Mahkemesinin 30/12/2015 tarihli, 2014/782 esas ve 2015/922 sayılı kararı ile her iki davanın kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1. maddesi gereğince boşanmalarına, tarafların ortak çocukların velayetlerinin anneye verilmesine, ortak çocuk Can için aylık 250 TL tedbir, 350 TL iştirak, ortak çocuk Engin için aylık 150 TL tedbir, 250 TL iştirak nafakasına, davalı-karşı davacı kadın lehine aylık 500 TL tedbir, 750 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması-yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının çalıştığını , yoksulluk çekmediğini ileri sürerek aylık 100.00.- TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı, çalışmadığını belirterek davanın reddini istemiş , karşı davasında da ihtiyaçlarının arttığını ileri sürerek aylık 80.00.- TL yoksulluk nafakasının 400.00.- TL ye, 100.00.- er TL iştirak nafakasının 300.00.- er TL ye yükseltilmesini ve nafakaların her yıl artması için oran belirlenmesini talep etmiştir....
ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 13/01/2015 NUMARASI : 2013/690-2015/4 Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili 02.12.2013 tarihli dava dilekçesinde; en son 2011 yılında artırılan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek, yoksulluk nafakasının 200 TL'den 300 TL'ye, 2 çocuk için iştirak nafakasının 250'şer TL'ye çıkartılmasını talep etmiştir. Davalı cevabında; asgari ücretle çalıştığını, kredi borcu bulunduğunu, davacının daha iyi durumda olduğunu, nafakayı kredi çekip ödediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, davacı için takdir edilen 250 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 150 TL artırılarak 400 TL, müşterek çocuk için takdir edilen 250 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 150 TL artırılarak 400 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, sözkonusu karar davalı tarafıca temyiz edilmiştir. 1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine, yoksulluk nafakası yönünden ise; 2-)TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.'' TMK'nun 176/4. maddesine göre de; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
(Muhalif) KARŞI OY YAZISI 1-İştirak nafakası isteğe bağlı bir nafaka türü olmayıp kendiliğinden verilir. 2-İştirak nafakası çocuk için bir haktır. 3-Yargıtay çocuğu ana ve babasına karşı da korumak zorundadır....
Davada; ilk defa olarak 300 TL yoksulluk, 300 TL iştirak olmak üzere toplam 600 TL nafakaya hükmedilmesi talep edilmiştir. Mahkemece davanın kabulüyle, aylık 300 TL yoksulluk nafakası aylık 300 TL iştirak nafakasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazlarının reddi gerektirmiştir. Ancak, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle davalı nafaka yükümlüsünün aylık gelir durumu nazara alındığında takdir edilen miktar çok olup, Türk Medeni Kanununun ....maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun değildir. Mahkemece yukarıda açıklanan hususlar gözetilmek suretiyle daha düşük miktarda nafaka takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Davacı kadın ortak çocuklar lehine 100'er TL. iştirak nafakası talep ettiği halde, mahkemece ortak çocuklar yararına 200'er TL, iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı kadının çalıştığı, asgari yaşam giderlerini karşılamaya yeterli ve düzenli gelirinnin bulunduğu, boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği toplanan delillerden anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanununun 175. madde koşulları oluşmamıştır. Davacı kadının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde yoksulluk nafakası takdiri doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 26.10.2015 (Pzt.)...
Mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda iştirak ve yoksulluk nafakası hakkında karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken , kadın ve çocuk yararına yeniden önceden takdir edilen miktarı geçecek şekilde tedbir nafakasına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.16.11.2015(Pzt.) .......