Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2007/582 Esas 2007/683 Karar sayılı ilamı ile boşandıkları ve kararın 27/07/2007 tarihinde kesinleştiği, tarafların boşanma tarihlerinde davalı kadının çalıştığı ancak davacının davalı kadına yoksulluk nafakası ödemeyi kabul ettiği ve mahkemece aylık 700 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, dosyadaki bilgi ve belgelerden davalının emekli olduğu, taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma protokolünde mahkeme davacısının davalı kadına yoksulluk nafakası ödemeyi kabul ettiği, yapılan SGK kaydı araştırmasından mahkeme davalısı kadının protokol düzenlendiğinde çalıştığı, dolayısıyla işbu protokolün bu hususlar da göz önüne alınarak düzenlendiği, daha sonrasında mahkeme davalısının maddi durumunda bir iyileşme olmadığı gibi emeklilik sebebiyle maaşının dahi azaldığı anlaşıldığından, davacının sırf boşanmayı sağlayabilmek için imzaladığı boşanma protokolü gereğince yoksulluk nafakası ödemeyi kabul etmesi sonrasında, aradan geçen zaman içerisinde, tarafların...

Bu durumda davalı yararına, davacının mali gücü oranında yoksulluk nafakası takdiri gerekirken "davalının daha fazla kusurlu" olduğunun kabulü ile yoksulluk nafakası isteğinin reddi doğru bulunmamıştır,..." gerekçesiyle karar bozulmuştur. Direnme Kararı: 8. İzmir 12. Aile Mahkemesinin 21.10.2011 tarihli ve 2011/914 E., 2011/943 K. sayılı kararı ile; bozma öncesi kararda, davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin bulunmaması nedeniyle bu kapsamda yasal unsurların oluşmadığı belirtilerek yoksulluk nafakasına hükmedilemediği, talep olmadan yoksulluk nafakasına karar verilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir. Direnme Kararının Temyizi: 9. Direnme kararı yasal süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. II. UYUŞMAZLIK 10....

    GEREKÇE : Asıl dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, karşı dava ise, yoksulluk nafakasının ve iştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkindir....

    İstinaf aşamasında, davalı-davacı vekili tarafından sunulan 07/03/2022 tarihli dilekçe ile yoksulluk nafakası talebinden feragat edilmiştir. Feragat, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (HMK md:307). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK md:310). Feragat, kesin hüküm sonuçlarını doğurur (HMK md:311). Davalı-davacı, yoksulluk nafakası talebi yönünden karar kesinleşmeden önce feragat ettiğinden, davacı-davalı erkeğin kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasına yönelen istinaf isteminin, davalı-davacının feragati nedeniyle kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının hüküm kısmının 2 no'lu maddesinin kaldırılmasına ve davalı-davacının yoksulluk nafakası talebinin feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekmiştir. Diğer yandan, davacı-davalı tarafından sunulan 07/03/2022 tarihli dilekçe ile ise, yoksulluk nafakası dışındaki diğer istinaf taleplerinden vazgeçildiği beyan edilmiştir....

    olduğu, dava tarihinin 13.06.2012 olup, iş bu dava tarihi olan 22.04.2014 tarihinden yaklaşık olarak 2 yıl kadar önce açılıp derdest olduğu, yapılan yargılamada müşterek çocuk ...için 100 TL iştirak nafakasının 200 TL ye yükseltildiği, davacının yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine karar verildiği, söz konusu kararın salt yoksulluk nafakasının ...K’in yayınladığı .. oranında artırılması gerektiği belirtilerek, bozulmasına karar verildiği ve bozma sonrası ilgili bozma ilamına direnilmek suretiyle yoksulluk nafakası yönünden yargılamaya devam edildiği anlaşılmaktadır Her dava açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilir. Yoksulluk ve iştirak nafakasının artımına ilişkin davanın kesinleşmemiş olması nafakaların artırılması için yeni bir dava açılmasına engel değildir....

      HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı kadının, yoksulluk nafakası miktarı ile yoksulluk ve iştirak nafakalarının her yıl artırılması talebine ilişkin olumlu olumsuz karar verilmemesine yönelik istinaf talebinin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KABULÜNE, mahkemece takdir edilen tedbir nafakasının artırılmasına yönelik istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE, istinaf istemi kabul edilen yönden yeniden esas hakkında karar verileceğinden ilk derece mahkemesi kararının 8 nolu hüküm fıkrası ile 6 nolu hüküm fıkrasının iştirak nafakasına ilişkin hükümlerinin KALDIRILMASINA, 2- 6100 sayılı HMK'nun 353.maddesinin 1.fıkrası (b) bendinin 2.maddesi uyarınca esas hakkında bu konularda yeniden hüküm kurulmasına Buna göre; a-)Davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin kabulü ile TMK'nın 175 maddesi uyarınca aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, takdir edilen yoksulluk nafakasının boşanma kararının kesinleştiği tarihten...

      Bu hali ile davacı kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılmakla TMK 175. madde kapsamında yoksulluk nafakası şartları gerçekleşmediğinden davacı kadının yoksulluk nafakasına yönelik istinaf talebinin reddine, ilk derece mahkemesinin yoksulluk nafakasına ilişkin hükmü dairemizce kaldırıldığından kadının yoksulluk nafakasının reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 28.06.2022 tarihli ve 2021/398 Esas, 2022/1143 Karar sayılı kararıyla; kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının çok olduğu, kararın bu yönden ... olmadığı ve istinaf başvurusuna konu sair yönlerden usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle; İlk Derece Mahkemesi kararındaki yoksulluk nafakası hükmünün kaldırılmasına, aylık 3.000,00 TL yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine ve erkeğin sair yönlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A....

        Davalı vekilinin yoksulluk nafakası ile ilgili tümden red kararında lehlerine ücreti vekalet olması gerektiğine ilişkin istinaf başvurusunda; Toplanan deliller,Manisa 2.Aile Mah.nin 2016/691 E-2018/425 K.sayılı ilamı,bu ilama ilişkin dairemizin 2018/1528 E-2021/143 K.sayılı 15.02.2021 tarihli ilamı,dairemizce sözkonusu ilam ile kadın lehine ilk derece mahkemesince belirlenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ve yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verildiği,dairemiz kararının temyiz denetiminden de geçerek kesinleştiği ve ortadan artırılması gereken yoksulluk nafakası kalmadığı,mahkemece de belirtilen gerekçe ile kadının kendisi için yoksulluk nafakası talebinin tümden reddine karar verildiği ve bu karara ilişkin davacı kadın tarafından kanun yollarına başvurulmadığı, kadının tümden reddedilen yoksulluk nafakası talebi üzerinden davalı lehine HMK 323/1- ğ madde/fıkra/bendi ve Av.Asg.Ücr.Tar.gereğince ücreti vekalete hükmedilmesi gerekirken hükmedilmediği,istinaf başvurusunun bu...

        Mahkemece verilen karar yoksulluk ve iştirak nafakalarına ilişkin hükümler dışında taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Mahkemece, kadın için aylık 400 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar için 400'er TL iştirak nafakası takdir edilmiş, değişen ekonomik şartlar, tarafların mevcut sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocukların yaşları itibariyle ihtiyaçları dikkate alındığında kadın için takdir edilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar için takdir edilen iştirak nafakaları azdır. Mahkemece TMK'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekir....

        UYAP Entegrasyonu