AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/03/2021 NUMARASI : 2019/774 ESAS, 2021/184 KARAR DAVA KONUSU : İŞTİRAK NAFAKASININ ARTIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Bakırköy 4....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Asıl dava yönünden davanın KABULÜ İLE, tarafların TMK’nun 166/1 maddesi gereğince BOŞANMALARINA, Müşterek çocuklar T.C. kimlik nolu AZRA AKSU ve T.C. kimlik nolu UMUT KUBİLAY AKSU'nun velayetlerinin davacı-karşı davalı anneye verimesine, Velayeti anneye verilen müşterek çocuklar ile davalı-karşı davalı baba arasında; her ayın 4. hafta sonları Cumartesi saat:12:00'dan akşam saat 16:00'a kadar, yatısız olarak KİŞİSEL İLİŞKİ TESİSİNE, Müşterek çocuklar lehine, daha önce hükmolunan 500,00'er TL tedbir nafakasının boşanmaya ilişkin kararın kesinleşmesine kadar devamına, kesinleşmeye müteakip aynen devamı ile 500,00'er TL (toplamda 1000,00 TL) iştirak nafakasının davalı-karşı davacı babadan alınarak velayeten davacı-karşı davalı anneye verilmesine, Davacı- karşı davalı kadın lehine daha önce hükmolunan 500,00 TL tedbir nafakasının boşanmaya ilişkin kararın kesinleşmesine kadar devamına, kesinleşmeye müteakip aynen devamı ile 500,00 TL YOKSULLUK NAFAKASININ...
ALACAĞIN LİKİT OLMASIKARŞILIKSIZ ÇEK KEŞİDE ETMEKLEHE KANUN UYGULAMASIPARA CEZALARININ ARTIRILMASI 5252 S. TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ ... [ Madde 12 ] 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 2 ] 3167 S. ÇEKLE ÖDEMELERİN DÜZENLENMESİ VE ÇEK HAMİLLERİN... [ Madde 16 ] "İçtihat Metni" Karşılıksız çek keşide etmek suçundan sanıklar B... Giyim Ltd....
Mahkemece, davalı lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesinden sonra,davalının emekli maaşı almaya başladığı, adına kayıtlı taşınmazının bulunduğu, yoksulluk durumunun ortadan kalktığı gerekçesiyle dava tarihinden itibaren nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir.Taraflar arasındaki boşanma davası 11.06.2010 tarihinde kesinleşmesine rağmen, yoksulluk nafakası, iş bu davanın açıldığı tarih itibariyle kesinleşmemiştir. Yoksulluk nafakası, yoksulluk nafakasının kesinleştiği tarih itibariyle hüküm ifade eder. Kaldırılması talebi de ancak yoksulluk nafakası kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren istenebilir....
şeklindeki gerekçesi ile; "Davanın KABULÜ ile tarafların TMK 166/1. maddesi uyarınca BOŞANMALARINA, Tarafların reşit olmayan müşterek çocukları 30.10.2013 doğumlu ENSAR ŞAHİN, 12.01.2016 doğumlu EREN ŞAHİN ve 14.05.2018 doğumlu ELİF DUYGU ŞAHİN'in velayet hakkının davacı anneye verilmesine, Tarafların müşterek çocukları 30.10.2013 doğumlu Ensar Şahin ve 12.01.2016 doğumlu Eren Şahin ile davalı baba T3 arasında şahsi münasebet temin ve tesisine, Tarafların müşterek çocuğu 14.05.2018 doğumlu Elif Duygu Şahin ile davalı baba T3 arasında şahsi münasebet temin ve tesisine, Müşterek çocuklar Ensar Şahin, Eren Şahin ve Elif Duygu Şahin için ayrı ayrı 150'şer TL TEDBİR NAFAKASININ karar tarihi itibariyle davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, kararın kesinleşmesi ile İŞTİRAK NAFAKASI olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, Davacı için 350,00 TL TEDBİR NAFAKASININ karar tarihi itibariyle davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, kararın kesinleşmesi ile YOKSULLUK NAFAKASI olarak...
ISLAH TALEBİNİN ARTIRILMASI"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat İsmet ulaş geldi davalı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Tefhim edilen kısa kararda "Davacının İŞTİRAK NAFAKASININ KALDIRILMASI DAVASININ KABULÜ ile; müşterek çocuk Cuma yararına ödenen iştirak nafakasının 10/07/2019 tarihi itibariyle KALDIRILMASINA, " karar verildiği halde gerekçeli kararda "Davacının İŞTİRAK NAFAKASININ KALDIRILMASI DAVASININ KABULÜ ile; müşterek çocuk Cuma yararına ödenen iştirak nafakasının dava tarihi itibariyle KALDIRILMASINA," karar verilmek sureti ile kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. (6100 s. HMK. m.298/2) Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....
Aile Mahkemesinin 2014/368 Esas, 2014/506 Karar sayılı hükmü ile davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiştir. Kayseri 4.Aile Mahkemesinin 2011/912 Esas 2013/237 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine 175 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş,Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2013/22727 Esas 2014/6158 Karar sayılı ilamı karar bozulmuş, bozma üzerine Kayseri 4.Aile Mahkemesinin 2014/368 Esasına kaydı yapılmıştır. Yapılan yargılama neticesinde; 05.06.2014 tarihinde Kayseri 4.Aile Mahkemesinin 2014/368 Esas 2014/506 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine 350 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş olup iş bu davanın (02.06.2014) açılış tarihi itibariyle yoksulluk nafakasına hükmedilmemiştir. Yoksulluk nafakası, yoksulluk nafakasının kesinleştiği tarih itibariyle hüküm ifade eder. Kaldırılması talebi de ancak yoksulluk nafakası kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren istenebilir....
Aslında Dairem bir kadının asgari ücretle çalışmasının bile yoksulluk nafakası takdirine engel teşkil etmeyeceği düşüncesini de sergilememiş değildir; “…..Asgari ücretle çalışma yoksulluk nafakası takdirine engel teşkil etmez. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları gerçekleşmiş olup, davacıya uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir edilmesi gerekir.” (Y2HD, 30.11.2006, 9483-16717) Peki, davacı kadının işten “kendi isteği ile” ayrılması nasıl değerlendirilecektir? Yoksulluk nafakası (TMK. m. 175) isteyenin “yeterli ve düzenli gelir” getiren bir işi olmasına rağmen işinden kendi iradesi dışında ayrılmak zorunda kalmış ise kendisine yoksulluk nafakası verilmelidir. Aksi halde yoksulluk nafakası verilmemelidir; (GENÇCAN-Boşanma-2, s. 769). Görüldüğü üzere işten “kendi isteği ile” ayrılma sebebiyle yoksulluk nafakası verilmemesi sadece ““yeterli ve düzenli gelir” getiren bir işi olanlara özgüdür....
İŞTİRAK NAFAKASININ ARTIRILMASITÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 330TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 331 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 2011 yılında boşandıklarını, boşanma neticesinde müşterek çocuk Ecem'in velayetinin davacı anneye verildiğini ve müşterek çocuk lehine aylık 1.500 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen süre, müşterek çocuğun Galatasaray Lisesi'nde eğitim görmekte olup, yaşı gereği ihtiyaçlarının artması, eğitim, giyim vb.masrafları olması, davacı annenin çalışmaması, davalının ise maddi durumunun çok iyi olup limited şirket sahibi olması, yine bir Alman firmasının Türkiye...