Ancak, davacı kadın yönünden; daha önce 24.05.2012 tarihinde açılan yoksulluk nafakasının artırılması davası sonucunda talebin reddine karar verilmiş olması nedeniyle, boşanma ilamında hükmedilen ve 15.09.2009 kesinleşme tarihinden itibaren kabul edilen 100 TL yoksulluk nafakası miktarının artırılmadığı ve davalı kadının ekonomik durumunda olumlu değişiklik olmadığı gibi yoksulluk durumunun devam ettiği saptandığına göre, TMK.'nın 176/ 4. maddesinde belirtilen “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir” hükmü gereğince yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu durumda, mahkemece; davacı kadına ödenen yoksulluk nafakası miktarı, davalının ekonomik durumu ve ödeme koşulları dikkate alınarak, davalıyı zorlamayacak ölçüde, ÜFE artış oranları gözönünde bulundurularak, TMK.'...
HGK.nun yerleşik kararlarında "asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması," yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu kabul edilmemiştir. (HGK. 7.10.1998 gün 1998/2-656 E.,1998/688 K. 26.12.2001 gün 2001/2-1158-1185 sayılı ve 1.5.2002 gün 2002/2-397-339 sayılı kararları). Somut olayda; taraflar ... Aile Mahkemesinin 2006/702 Esas ve 2007/282 Karar sayılı ilamı ile boşanmışlar ve davalı lehine 250 TL yoksulluk nafakası hükmedilmiştir. Davalı kadın boşanma davası sırasında bir işte çalışmamaktadır. Kendisine aylık 250 TL yoksulluk nafakası bağlanmış, boşanmadan sonra bakıcı olarak çalışmaya başlamış, asgari ücret seviyesinde bir gelire kavuşmuştur. Aldığı nafaka ile elde ettiği gelir toplamı, davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde değildir. Zira yoksulluk durumu, günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır....
EVLİ KADININ TEDBİR NAFAKASI TALEBİEVLİLİK BİRLİĞİNE HAKİMİN MÜDAHALESİ TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 195TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 196 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki tedbir nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesi ile; davalı ile 1980 yılında evlendiklerini, müşterek 3 tane çocuklarının olduğunu, davalının uzun yıllardır kendisine maddi yardımda bulunmadığını, ancak çok büyük çabalar sarfederek küçük harcamalar yaptığını, kendisine para vermediğini iddia ederek, davalıdan aylık 700 TL tedbir nafakasının tahsilini talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/05/2018 NUMARASI : 2016/108 ESAS, 2018/427 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : İstinaf incelemesi için Dairemize gönderilen dosyadaki bütün belgeler incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı T1 Müdürlüğü vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı T3 hastanede doğum esnasında bebeğim karıştığını iddia ederek bebeği reddettiklerini, bebeğin kalp rahatsızlığının olduğunu, bu nedenle sıklıkla farklı hastanelerde tedavisini yaptıklarını, fakat hastanede davalı çocuğun kendi çocuğu olmadığını beyan etmesinden dolayı yetkili doktorun ameliyattan vazgeçtiğini, davalı tarafından DNA testinin sonucunun beklendiğini, o süreçte kurumun ısrarı ile ameliyatın yapıldığı ve çocuğun sağlığına kavuştuğunu, DNA testi sonucuyla birlikte çocuğun davalıya ait olduğu kanıtlanmış ise de davalının çocuğa ısınamadığı iddiası ile çocuğu reddettiğini, hatta kurumun önerilerine karşı tutarsız ve agresif tavırlar sergilediğini,idari psikologlar tarafından davalıya çocukla...
Bölge adliye mahkemesinin esastan redde ilişkin hükmü taraflara tebliğ edilmiş ve bu hüküm yasal süresi içerisinde yoksulluk nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurmayan davalı erkek tarafından münhasıran yoksulluk nafakasına yönelik temyiz temyiz edilmiştir. Davalı erkek, 15.03.2018 tarihli ilk derece mahkemesi kararını yoksulluk nafakası yönünden istinaf etmediğinden; kararda yazılı boşanmanın fer'ileri kapsamında kurulan yoksulluk nafakasına ilişkin hüküm davalı erkek yönünden kesinleşmiştir. Anlatılan nedenlerle davalı erkeğin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda gösterilen sebeple davalı erkeğin bölge adliye mahkemesi kararına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 06.05.2019 (Pzt.)...
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise tazminatların miktarı ve yoksulluk nafakasına toptan hükmedilmesi ve yoksulluk nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yoksulluk nafakasının, toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir(TMK m.176/1)....
Davacı, müşterek çocuk için aylık 500,00 lira iştirak nafakası, kendisi için aylık 300,00 lira yoksulluk nafakası bağlanmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece, iştirak nafakası talebinin kabulü ile dava tarihinden itibaren ... Fatma için aylık 500,00 lira iştirak nafakasının davalıdan tahsiline, yoksulluk nafakası talebinin kısmen kabulü ile davacı lehine aylık 250,00 liradan tüm yoksulluk nafakası haklarını karşılamak üzere toplam 27.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından yoksulluk nafakasına ilişkin olarak temyiz edilmiştir. Davacının dava dilekçesinde yoksulluk nafakasının toplu ödenmesi talebi yoktur. HUMK'nun 74 ve devamı maddelerince hakim taleple bağlı olup talep dışında veya talebi aşacak şekilde karar veremez. Talep olmadığı halde mahkemece yoksulluk nafakasına ilişkin tüm haklarını karşılayacak şekilde 27.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi ... görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, yoksulluk davası yönünden, davalı tarafından ise, velayetin değiştirilmesi ve yoksulluk nafakası davaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanında, davalıya bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını da talep etmiştir. Dava dilekçesi ile birlikle yatırılan başvurma harcı, dilekçedeki tüm talepleri kapsar. Başvurma harcı ile birlikte yatırılan maktu karar harcının hangi dava için yatırıldığı anlaşılamamaktadır. Dava dilekçesindeki her bir talep için ayrı ayrı maktu ve nispi harçların yatırılması gerekmektedir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'ilerine karar verilmiş, davalı tarafından yoksulluk nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, görevli ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından, 11.04.2018 tarih, 2018/102 esas ve 2018/356 sayılı kararla, davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmiştir. Davacı kadın temyiz aşamasında 11.01.2019 tarihli dilekçesiyle yoksulluk nafakası talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, yoksulluk nafakası talebinden feragat beyanı gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....
Hukuk Dairesi 02/11/2020 tarih, 2020/4732 Esas, 2020/5163 Karar sayılı ilamıyla; "Bölge adliye mahkemesince bozmadan önce kurulan ilk hükümde, davacı, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı kadın tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 23.12.2019 tarihli ilamı ile davacı kadın yararına az da olsa yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, yoksulluk nafakası talebinin reddi doğru bulunmayıp bozulmuştur. Bölge adliye mahkemesince bozma ilamına uyularak, davacı kadın yararına aylık 200 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Yeniden kurulan hüküm bozma ilamında belirtilen ilkelere ve bozmanın amacına uygun olmayıp, davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası çoktur. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir....