Aile Mahkemesi'nin 25.06.2009 tarih ve 2007/366E-2009/588K sayılı kararında davacılardan ... ve ... için 160'ar TL,... ve ... için 240'ar TL YARDIM NAFAKASI takdir edildiği sabittir. O halde davadaki istemin daha önce hükmedilen yardım nafakasının artırılması olarak değerlendirilmesi gerekir. Mahkemece, hukuki yanılgı sonucu davanın tedbir nafakasının artırılması olarak nitelendirilmesi isabetli bulunmamıştır. O halde mahkemece yapılacak iş somut olayda tarafların değişen ve gelişen ekonomik durumları, özellikle davacıların eğitim hayatlarının devam ediyor olması gibi hususlar göz önünde bulundurularak, bir miktar arttırıma gidilmesi gerekirken, yukarıda belirtildiği şekilde yanılgılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bunun yanında davacılardan ..., ... , ... ve ...'...
Mahkemece, davalı lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesinden sonra,davalının emekli maaşı almaya başladığı, adına kayıtlı taşınmazının bulunduğu, yoksulluk durumunun ortadan kalktığı gerekçesiyle dava tarihinden itibaren nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir.Taraflar arasındaki boşanma davası 11.06.2010 tarihinde kesinleşmesine rağmen, yoksulluk nafakası, iş bu davanın açıldığı tarih itibariyle kesinleşmemiştir. Yoksulluk nafakası, yoksulluk nafakasının kesinleştiği tarih itibariyle hüküm ifade eder. Kaldırılması talebi de ancak yoksulluk nafakası kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren istenebilir....
-TL yoksulluk nafakası ile 50.000,00.-TL manevi 50.000,00.-TL maddi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinin 2014/368 Esas, 2014/506 Karar sayılı hükmü ile davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiştir. Kayseri 4.Aile Mahkemesinin 2011/912 Esas 2013/237 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine 175 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş,Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2013/22727 Esas 2014/6158 Karar sayılı ilamı karar bozulmuş, bozma üzerine Kayseri 4.Aile Mahkemesinin 2014/368 Esasına kaydı yapılmıştır. Yapılan yargılama neticesinde; 05.06.2014 tarihinde Kayseri 4.Aile Mahkemesinin 2014/368 Esas 2014/506 Karar sayılı ilamı ile davalı lehine 350 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş olup iş bu davanın (02.06.2014) açılış tarihi itibariyle yoksulluk nafakasına hükmedilmemiştir. Yoksulluk nafakası, yoksulluk nafakasının kesinleştiği tarih itibariyle hüküm ifade eder. Kaldırılması talebi de ancak yoksulluk nafakası kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren istenebilir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; ilk dava olan tedbir nafakası talebi hakkında boşanma konusunda verilecek olan kararda değerlendirme yapıldığından, tedbir nafakası davası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, davalı erkek eşin, karşı boşanma davasının reddine, davacı kadın eşin karşı davaya karşı açtığı boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, davacı için takdir edilen 650TL tedbir nafakasının karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak devamına, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 50.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davanın KABULÜ ile tarafların TMK'nun 166/1 maddisi uyarınca BOŞANMALARINA, Davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine, Davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, Ziynet alacağına ilişkin usulüne uyun açılmış dava bulunmadığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, Birleşen davanın KABULÜ ile tarafların TMK'nun 166/1 maddisi uyarınca BOŞANMALARINA, 15000 TL maddi ve 15000 TL manevi tazminatın davalı T1 alınarak davacı T3 ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı - davalı kadın; kusur belirlemesi, kocanın davası ve ekleri, kendi tazminat, yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ve tedbir nafakasi ile ziynet eşyası yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Aslında Dairem bir kadının asgari ücretle çalışmasının bile yoksulluk nafakası takdirine engel teşkil etmeyeceği düşüncesini de sergilememiş değildir; “…..Asgari ücretle çalışma yoksulluk nafakası takdirine engel teşkil etmez. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları gerçekleşmiş olup, davacıya uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir edilmesi gerekir.” (Y2HD, 30.11.2006, 9483-16717) Peki, davacı kadının işten “kendi isteği ile” ayrılması nasıl değerlendirilecektir? Yoksulluk nafakası (TMK. m. 175) isteyenin “yeterli ve düzenli gelir” getiren bir işi olmasına rağmen işinden kendi iradesi dışında ayrılmak zorunda kalmış ise kendisine yoksulluk nafakası verilmelidir. Aksi halde yoksulluk nafakası verilmemelidir; (GENÇCAN-Boşanma-2, s. 769). Görüldüğü üzere işten “kendi isteği ile” ayrılma sebebiyle yoksulluk nafakası verilmemesi sadece ““yeterli ve düzenli gelir” getiren bir işi olanlara özgüdür....
Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup, ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Okumakta olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2019/375 ESAS, 2020/294 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin, davalı ile Ayfer Akdeniz'in müşterek çocuğu olduğunu, ebeveynlerinin arasında Bursa 8....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/02/2021 NUMARASI : 2019/1001 ESAS, 2021/218 KARAR DAVA KONUSU : YARDIM NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle; babası T3 ve annesi Nesrin Can'ın İstanbul 11....