WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, müşterek çocuk için aylık 500,00 lira iştirak nafakası, kendisi için aylık 300,00 lira yoksulluk nafakası bağlanmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece, iştirak nafakası talebinin kabulü ile dava tarihinden itibaren ... Fatma için aylık 500,00 lira iştirak nafakasının davalıdan tahsiline, yoksulluk nafakası talebinin kısmen kabulü ile davacı lehine aylık 250,00 liradan tüm yoksulluk nafakası haklarını karşılamak üzere toplam 27.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından yoksulluk nafakasına ilişkin olarak temyiz edilmiştir. Davacının dava dilekçesinde yoksulluk nafakasının toplu ödenmesi talebi yoktur. HUMK'nun 74 ve devamı maddelerince hakim taleple bağlı olup talep dışında veya talebi aşacak şekilde karar veremez. Talep olmadığı halde mahkemece yoksulluk nafakasına ilişkin tüm haklarını karşılayacak şekilde 27.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi ... görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

    SONUÇ: Yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440/I-4. maddesi gereğince, davalı kadının karar düzeltme talebinin yoksulluk nafakası yönünden KABULÜNE, Dairemizin 05.04.2016 tarih 2015/22611 esas, 2016/6765 karar sayılı onama kararının davacı erkek yararına takdir edilen yoksulluk nafakası yönünden kaldırılmasına ve hükmün yoksulluk nafakasına ilişkin olarak BOZULMASINA, davalı kadının yoksulluk nafakası dışında kalan karar düzeltme taleplerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple REDDİNE, karar düzeltme harcının istek halinde yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi.03.04.2017 (Pzt.)...

      Bir başkasıyla birlikte yaşayan kadının yoksulluk nafakası talebi hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup dürüstlük kuralına da aykırıdır (MK. md.2). Bu sebeple hükmün yoksulluk nafakası yönünden bozulması gerektiğin düşündüğüm için sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum....

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-İlk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesince; davalı erkeğin sürekli gelirinin bulunmaması gerekçe gösterilerek davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Erkeğin ceza evinde tutuklu veya hükümlü olması, yoksulluk nafakası ile sorumlu tutulmasını engellemez. Yoksulluk nafakası yükümlüsünün çalışmasına bedensel veya ruhsal bir engeli bulunmadığı sürece, düzenli bir gelirinin bulunmaması onu yoksulluk nafakası yükümlülüğünden kurtarmaz....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, yoksulluk nafakası hükmedilmemesi ve çocuk için hükmedilen nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece, tefhim edilen kısa karar ve buna uygun yazılan gerekçeli kararın hüküm fıkrasında; davacı kadının yoksulluk nafakası talebi ile ilgili olumlu olumsuz bir hüküm kurulmadığı halde gerekçede davacı kadın lehine 200 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek yoksulluk nafakası yönünden gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmıştır....

            Ancak ilk incelemede bu hususun gözden kaçtığı ve hükmün tamamının onandığı anlaşılmakla, davalı kadın eşin maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası ile ilgili onama kararına ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulüne, Dairemizin 23.10.2014 tarih, 2014/9597 esas, 2014/20681 karar sayılı onama ilamının maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden kaldırılmasına, yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan sebeple maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

              Mahkemece, davacı için aylık 400.00 TL, müşterek çocuklar Batuhan ve Metehan için aylık 250,00 şer TL olmak üzere toplam 900,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın kesinleşmesi ile birlikte yoksulluk ve iştirak nafakası olarak toplam 900,00 TL nafakanın devamına karar verilmiştir. TMK.175 md. hükmüne göre "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek eş, kusuru daha ağır olmamak şartıyla geçimi için diğer eşten mali gücü oranında süresiz nafaka isteyebilir." Boşanma davası devam ederken eşlerden birinin tedbir nafakasının devamını istemesi de yoksulluk nafakası istemi niteliğindedir. Yoksulluk nafakası davası, boşanmanın fer'i niteliğinde bir dava olduğundan, dava devam ettiği sürece her zaman istenebileceği gibi, boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra ayrı ve bağımsız bir dava olarak da açılabilir. Yoksulluk nafakası boşanma sırasında istenilmişse, boşanmaya karar verilen hükümde yoksulluk nafası da karar altına alınacaktır....

                Davalının, davacının yoksulluk nafakası talebine "açık muvafakatinin” olmadığı konusunda ise bir duraksama yoktur. O halde davacının bu davada Hukuk Muhakemeleri Kanununun 141. maddesinde gösterilen süreden sonra yoksulluk nafakası talep edemeyeceği gözetilerek davacının yoksulluk nafakası isteği hakkında süresinden sonra talep edildiğinden bahisle "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmadığından davacının istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının 4 nolu bendinin kaldırılmasına, yerine davacının yoksulluk nafakası talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                Başka bir ifadeyle, geçimini kendi mali kaynakları ve çalışma gücüyle sağlama imkânından yoksun olan taraf diğer koşulları da varsa yoksulluk nafakası talep edebilecektir. 16. Evlilik birliğinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devamı niteliğinde olan yoksulluk nafakasının özünde, sosyal ve ahlâki düşünceler yer almaktadır. Yoksulluk nafakası, bir bakıma evlilik birliği devam ettiği sürece söz konusu olan karşılıklı bakım ve geçindirme ödevinin devam ettirilmesi anlamını taşımaktadır (Akıntürk, T./Ateş, D., Aile Hukuku, C. 2, İstanbul 2019, s. 302). 17. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünüldüğünden, yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek olamaz....

                  Mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın kadın yararına tedbir nafakası yönünden yeniden hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. 2-Mahkemece bozma ilamının yoksulluk nafakası konusunda araştırma yapılmak sureti ile sonucuna göre karar verilmesi gerektiği yönünden uyulduğu belirtilmesine rağmen kararının gerekçesinde davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddedildiğinin belirtildiği halde, kararın hüküm kısmında kadının yoksulluk nafakası talebi yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmayarak gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmıştır. Gerekçe ve hüküm arasında yaratılan bu çelişki tek başına bozma sebebi oluşturduğundan, hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu