Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-Nafakanın Artırılması-Velayetin Değiştirlmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından her iki dava yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 06.04.2015 günü temyiz eden davacı-davalı ... Olcay Türkan ve karşı taraf davalı-davacı ... Kaya vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi; “davanın kısmen kabulüne, Batman Aile Mahkemesinin 2017/387 Esas ve 2018/191 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Şevin KARTAL () için takdir edilen 200,00 TL iştirak nafakasının aylık 100,00 TL arttırılarak, dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL olacak şekilde davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı için takdir edilen 300,00 TL yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına,” hükmetmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı; iştirak nafakasının artırılması ve her yıl ÜFE oranında artış belirlenmesine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur....

    TMK'nun 176/4 maddesi "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." hükmünü içermektedir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, kusur durumuna, günün ekonomik koşullarına göre kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi şartları oluşmadığından asıl davada yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının doğru olduğu anlaşıldığından davacı-davalı erkeğin istinaf talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

    Aile Mahkemesinin 2014/1489 Esas, 2015/384 Karar sayılı kararı ile davacı kadın yararına hükmedilen aylık 200,00- TL. yoksulluk nafakasının dava tarihinden başlamak üzere aylık 400,00- TL. artırılarak toplam aylık 600,00- TL. yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl TÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı tarafın maaşının asgari ücretin oldukça üstünde olduğunu, hükmedilen nafaka miktarının oldukça düşük olduğunu, yerel mahkeme kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır. Davacı taraf kabul edilen artış miktarına dair süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

    Somut olayda kadının arttırılmasına karar verilen yoksulluk nafakası yıllık miktarının 60.000TL, iştirak nafakası yıllık miktarının ise 18.000TL olup, karar tarihindeki kesinlik sınırı 78.630,00TL TL'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir. Açıklanan nedenle, davalı erkeğin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddedilen bölümüne yönelik temyiz itirazları yersizdir. b-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk Aslan'ın ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır....

      Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; tarafların daha önce boşandıkları, kadın lehine boşanma kararı ile birlikte aylık 200 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, 2014 yılında açılan dava sonucunda verilen karar ile nafakanın aylık 400 TL'ye yükseltildiği, iş bu davada nafakanın 1.000 TL'ye yükseltilmesinin ve yıllık ÜFE artış oranının uygulanmasının istendiği, mahkemece dava tarihinden itibaren aylık nafakanın 500 TL artırım ile 900 TL'ye yükseltilmesine, yıllık ÜFE oranında artış uygulanmasına karar verildiği anlaşılmıştır. 2014 yılında yapılan nafaka artışından dava tarihine kadar geçen süre içerisinde paranın alım gücünün düşmesi nedeniyle artırılması gerektiği anlaşılmış ise de, tarafların sosyal ve ekonomik durumu, davacının yaşı ve ihtiyaçları, 2014 yılından dava tarihine kadar olan süredeki ÜFE oranları, davalının geliri ve ödeme gücü, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, davacının yoksulluk nafakasında yapılan artış miktarının fazla olduğu anlaşıldığından...

      Aile Mahkemesi'nin 30/12/2008 tarihli ve 2008/746 esas numaralı anlaşmalı boşanma kararı ile birlikte davalı kadın yararına protokoldeki gibi kararlaştırılan aylık 2500,00 TL nafakanın, o karardaki artış oranı ile birlikte, dava tarihi itibarı ile ulaştığı aylık 5026,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 1026,00 TL indirilerek aylık 4000,00 TL'ye düşürülmesine, fazlaya ilişkin isteğin reddine, Belirlenen nafakanın protokoldeki artış oranının kaldırılması isteğinin kısmen kabulü ile bu nafakanın her yıl tahakkuk döneminden itibaren ÜFE oranında otomatik artışa tabii tutulmasına, karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

        TMK.nun 176/3-4.maddesine göre; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya yoksulluk nafakası, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde artırılabilir veya azaltılmasına karar verilebilir.TMK.nun 200.maddesine göre ise; koşullar değiştiğinde hakim eşlerden birinin istemi üzerine alınan tedbiri değiştirebilir veya önlemleri kaldırabilir.Bu yasal düzenlemelere göre davacı her zaman nafakanın azaltılması, ya da kaldırılması davası açabilir. 28.11.1958 tarih ve 15/15 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre; nafakanın artırılması veya kaldırılmasına dair istemlerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekir....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin çok varlıklı bir kişiyken başka kişilere kefil olması nedeniyle tüm malvarlığını yitirdiğini, muhtaç duruma düştüğünü beyan ederek boşanma ilamıyla davalılardan ...lehine bağlanan 700,00 TL yoksulluk nafakasının ve diğer davalı müşterek çocuk ...'a bağlanan 300 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı ... davaya cevap vererek reddini savunmuş; diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; müşterek çocuk ... lehine bağlanan nafakanın çocuğun 2005 yılında reşit olması ve nafakanın bu tarihte sona ermesi nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına dair karar vererek; davalılardan ...lehine boşanma ilamıyla bağlanan 700,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünde hüküm tesis etmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı ...'...

            TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından; tarafların Ankara 11....

            UYAP Entegrasyonu