Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü’nün 2012/6049 esas sayılı icra dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, başlatılan takibe davalı borçlunun borca ve yetkiye itiraz edildiği ve takibin durduğunu, haksız ve dayanaksız itirazın iptali ile icra takibinin devamına icra İnkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir Mahkemece, davalının takibe itiraz ederken icra müdürlüğünün yetkisine de itirazda bulunduğu davacı tarafın dava dilekçesinde yetkiye yönelik itirazdan hiç bahsetmeyerek davalının icra takibine itirazının iptalini ve takibin devamına karar verilmesini İstediği, davanın özünü teşkil eden Dr. ...'a haksız yere ödenen tedavi giderlerinin iadesi İçin başlatılan takipte alacağın vekalet ilişkisinden kaynaklanan bir alacak olduğu ...'ın Marmaris'te ikamet ettiği genel yetki kurallarının uygulanması gerektiği bu hali ile yetkili icra müdürlüğünün......

    İcra Müdürlüğünün 2015/4618 E. sayılı dosyası ile hakkında icra takibi başlatıldığı, davalının borca ve yetkiye itiraz ettiği,davalının haksız itirazların iptali ile icranın devamına karar verilmesi, haksız yapılan itirazlar nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi istenilmiş, mahkemece; başlatılan icra takibinde davalının yetkiye itiraz ettiği ancak taşınmazın ...Adliyesi hudutları dahilinde olduğundan yetkiye itirazın yerinde olmadığı, bu sebeple yetkiye itirazın iptali gerektiği görülmüş, davalının icra takibinden sonra ve dava açılmadan önce takibe konu parayı icra dairesine ödediğinden davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, Ancak davalının icra dosyasındaki yetki itirazını kaldırmaması sebebiyle davacı alacağına ulaşamadığından dava açılmasına sebep olan davalının yargılama giderleri ve ücreti vekaletin 1/2'sinden sorumlu olması gerektiği görülerek, davalı icra takibinden...

      Dava, kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi amacıyla yapılan takipte borca ve yetkiye vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazının yerinde olduğundan bahisle, yetkiye yönelik itirazın kaldırılması talebinin reddine, borca itiraz yönünden bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. İcra dairelerinin yetkisine ilişkin düzenleme İİK'nun 50. maddesinde düzenlenmiş olup, İİK'nun 50/1 maddesinde “Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir.” denilmek suretiyle Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin kıyasen icra dairelerinin yetkilerinin belirlenmesinde de uygulanacağı düzenlemiştir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itiraz talebinin incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, kredi borçlusu ve kefiller hakkında verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ilişkindir. İhtiyati haciz kararına itiraz eden vekili, kredi sözleşmesini müvekkili adına imzalayan kişiye ipotek vermek için vekaletname verildiğini, kefil olarak imza atması için yetki verilmediğini ileri sürmüştür. Mahkemece yetkiye ve teminata bir itiraz olmadığı, vekaletname içeriğine ilişkin itirazın ihtiyati haciz davasında dinlenemiyeceğine ve bu itirazın menfi tespit davasına konu olabileceği gerekçesiyle ihtiyati hacze itiraz davasının reddine karar verilmiş, hüküm ihtiyati hacze itiraz eden vekilince temyiz edilmiştir....

          Sayılı kararıyla takibe dayanak belge sureti eklenmediğinden istemin kabulüne, 19.12.2012 tarihinde tebliğ edilen ödeme emrinin iptaline karar verildiği 16.04.2013 tarihinde borçluya yeni ödeme emri tebliğ edildiği, borçlunun yasal sürede itiraz etmediği anlaşılmıştır. Önce gönderilen ödeme emrinin icra mahkemesince iptali üzerine, yeni ödeme emri tebliğ edilmiş olup, önceki ödeme emri ve buna ilişkin borca itiraz hükümsüz kalmıştır. Bu sebeple 16.04.2013 tarihinde yeni ödeme emrinin tebliği ile beraber süresinde borca itiraz edilmesi, tebligata ve ödeme emrine ilişkin şikayetler varsa bunların ileri sürülmesi gerekmektedir. Aksi takdirde önceki ödeme emrine itiraz üzerine takip durmaya devam etmez ve yeni ödeme emrine itiraz edilmemesi üzerine takibe devam edilir. Ancak 16.04.2013 tarihinde yeni ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlu tarafından süresinde borca itiraz edilmediği ve herhangi bir şikayet yoluna başvurulmadığı anlaşılmaktadır....

            Davacı İdare hem yetkiye hem de borca itiraz edilmesi karşısında genel mahkemede itirazın iptali davasını açmak yolunu seçmiştir. Bu davada da iddiasını haksız fiilden doğan para alacağı olması nedeniyle HUMK'nun 21 ve BK.nun 73.maddesi gereğince davacının ikametgahının bulunduğu ... İcra Dairelerinin yetkili olduğu noktasına dayandırmıştır. Davalı borçlu ise; genel hükümlere göre borçlunun ikametgahı İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle hem İcra Müdürlüğünün hem de davanın açıldığı bu mahkemenin yetkisiz ve görevsiz olduğunu savunmuş, böylece icra dairesinin yanında mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Mahkemece; icra takibinde davalının hem borca hem de yetkiye itiraz ettiği halde, davada yetkiye itirazın iptali yönünde istemde bulunulmadığı böylece yetki itirazının benimsendiği dolayısı ile geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir....

              Davacı İdare hem yetkiye hem de borca itiraz edilmesi karşısında genel mahkemede itirazın iptali davasını açmak yolunu seçmiştir. Bu davada da iddiasını haksız fiilden doğan para alacağı olması nedeniyle HUMK'nun 21 ve BK.nun 73.maddesi gereğince davacının ikametgahının bulunduğu ... İcra Dairelerinin yetkili olduğu noktasına dayandırmıştır. Davalı borçlu ise; genel hükümlere göre borçlunun ikametgahı İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle hem İcra Müdürlüğünün hem de davanın açıldığı bu mahkemenin yetkisiz ve görevsiz olduğunu savunmuş, böylece icra dairesinin yanında mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Mahkemece; icra takibinde davalının hem borca hem de yetkiye itiraz ettiği halde, davada yetkiye itirazın iptali yönünde istemde bulunulmadığı böylece yetki itirazının benimsendiği dolayısı ile geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir....

                Davacı İdare hem yetkiye hem de borca itiraz edilmesi karşısında genel mahkemede itirazın iptali davasını açmak yolunu seçmiştir. Bu davada da iddiasını haksız fiilden doğan para alacağı olması nedeniyle HUMK'nun 21 ve BK.nun 73.maddesi gereğince davacının ikametgahının bulunduğu Ankara İcra Dairelerinin yetkili olduğu noktasına dayandırmıştır. Davalı borçlu ise; genel hükümlere göre borçlunun ikametgahı İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle hem İcra Müdürlüğünün hem de davanın açıldığı bu mahkemenin yetkisiz ve görevsiz olduğunu savunmuş, böylece icra dairesinin yanında mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Mahkemece; icra takibinde davalının hem borca hem de yetkiye itiraz ettiği halde, davada yetkiye itirazın iptali yönünde istemde bulunulmadığı böylece yetki itirazının benimsendiği dolayısı ile geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir....

                  Maddesinde ödeme emrine itiraz üzerine yapılacak işlemler düzenlenmiştir. Kanunda borçlunun kendisine gönderilen ödeme emri üzerine nelere itiraz edebileceği sayılmıştır. Yetkiye, borcun tamamına veya bir kısmına ya da alacaklının takibat icrası hakkına itiraz yolu açıktır. Ancak 7155 sayılı yasanın 7/5.maddesine göre , sadece yetkiye itiraz hâlinde alacaklı avukatı, yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir. Takip talebinde belirtilen icra dairesinde haciz işlemlerinin başlatılabilmesi için bu dairenin bağlı bulunduğu mahkemede yetki itirazının kaldırılması şarttır. Sadece yetkiye itiraz hâlinde, alacaklı avukatı MTS üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğini seçerek, UYAP üzerinden entegre bilişim sistemleri vasıtasıyla borçlunun mal, hak veya alacağı olup olmadığını sorgulayabilir veya yetki itirazında gösterilen icra dairesinde haciz işlemlerini başlatabilir....

                  Bu durum karşısında, ihtiyati hacze itiraz edenler vekilinin yetkiye yönelik itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken, aleyhine ihtiyati haciz talebi olmayan ciranta ...’ün ikametgahının ... İl’inde bulunduğu gerekçesi ile ihtiyati haczin mahkemenin yetkisizliği nedeniyle kaldırılmasına yönelik itirazın reddine dair hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın ihtiyati hacze itiraz edenler yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu