DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraz niteliğindedir. 6100 sayılı HMK'nın "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz" hükmü mevcuttur. HMK'nun 19/2. maddesi uyarınca birden fazla yetkili icra dairesi varsa, borçlu yetki itirazında seçtiği icra dairesini bildirmelidir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. HGK'nun 22/09/1976 gün ve 10/1957- 2554 sayılı ve 25/12/1987 tarih ve 1987/506- 1103 sayılı kararlarında da benimsendiği gibi, anılan hükümde, yetki itirazında bulunana, birden fazla yetkili mahkemeyi (icra dairesini) gösterme olanağı yasaklanmamıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; -Davacının imzaya itirazının KABULÜ ile; -Ahlat İcra Dairesinin 2019/256 esas sayılı İCRA TAKİBİNİN İPTALİNE, -Davacı vekilinin talep etmiş olduğu kötü niyet tazminatının kabulü ile; -Davalının alacağın %20'si oranında tespit edilen 29.040,00 TL kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, -Davalının alacağın %10'u oranında tespit edilen 14.520,00 TL para cezasına mahkum edilmesine, karar verildiği görülmüştür. DAİREMİZCE DAHA ÖNCE VERİLEN KARARIN ÖZETİ: Dairemizin 23/09/2020 tarih 2020/1022 Esas ve 2020/682 Karar sayılı ilamı ile, "takibin önce yetkisiz Mersin İcra Dairesinde yürütüldüğü, borçlunun yetkisiz icra dairesinin bağlı bulunduğu icra Hukuk Mahkemesi'ne icra dairesinin yetkisine ve takip dayanağı kambiyo senedindeki imzaya itiraz ettiği, yargılama sürecinde yetkiye itiraz baki kalmak kaydıyla imzaya itirazdan feragat edildiği, bunun üzerine Mersin 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun yetki itirazı ile birlikte imzaya itirazı üzerine mahkemece verilen kararın, Dairemizin 20.06.2016 tarih ve 2016/12808 E.-2016/17336 K. sayılı ilamı ile bozulması üzerine yapılan yargılama neticesinde, bono üzerindeki imzanın borçluya ait olmadığı anlaşıldığından, mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. İİK'nun 170/3. maddesine göre, imzaya itirazın kabulü kararı ile takip durur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/11/2021 NUMARASI : 2021/972 ESAS 2021/1197 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz, İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz), Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 5....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının usulsüz tebligat iddialarının gerçek dışı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, icra takibinde borçlunun mernis adresinin tebligat adresi olarak belirtildiğini, borca, yetkiye ve imzaya itirazların süresinde yapılmadığını, gecikmiş itiraz ile usulsüz tebligat birbirinden farklı kurumlar olup, ileri sürülen taleplerin çelişkili olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, gecikmiş itirazın reddine, yetkiye, imzaya, borca ve fer'ilere itirazın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....
gecikmiş itirazlarının kabulüne, borca, faize, faiz oranına, yetkiye ve tüm ferilerine itirazının kabulüne, ödeme emrinin ve senet örneğinin asıl ikameti olan adresine gönderilmesine, takibin iptaline, davalının %20 tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir....
alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan icra takibi nedeniyle örnek 10 nolu ödeme emri tebliğinden sonra borçlunun imzaya itirazı üzerine mahkemece bilirkişi raporu alındığı, raporda imzanın borçlunun eli ürünü olduğunun tespit edildiği, mahkemece davanın reddine karar verildikten sonra borçlu vekilince davadan feragat edildiği, alacaklının yargılama sırasında ve istinaf hakkını kullanarak takip durdurulmuş olduğundan bahisle tazminat ve para cezası talebinde bulunduğu, takibin mahkeme tarafından dava nedeni ile durdurulmuş olduğu görülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı aleyhine bono alacağında dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacı şirket vekilinin yetkiye ve imzaya itiraz ettiği, ilk derece mahkemesince 01/06/2018 tarihinde 2018/72 Esas, 2018/26 Karar sayılı kararı ile yetki itirazının kabulüne, dosyanın yetkili Antalya İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verildiği, bu karara karşı davalı tarafın istinaf yoluna başvurması üzerin Dairemizce 25/12/2018 Tarih, 2018/2175- 3132 E-K kararı ile davacı tarafın yetki itirazı yerinde olmadığından, sair itirazları incelenerek kararı verilmesi için kararın kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine iadesine karar verildiği, ilk derece mahkemesince davacı tarafın imzaya itirazı üzerine mahkemece inceleme yapıldığı, 07/03/2019 tarihli duruşmaya taraflar gelmediğinden bahisle aynı tarihte dosyanın HMK 150/1 maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına...
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava; kambiyo takibinde yetkiye ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
nun 16/1. maddesi uyarınca ödeme emri tebligatını öğrendiği 15.11.2012 tarihinden itibaren yasal yedi günlük süre içerisinde yapılmış ise de, imzaya itiraz ve zamanaşımı itirazı için yasal beş günlük sürenin geçirilmiş olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, imzaya itirazın ve zamanaşımı itirazının süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....