Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı arasında kredi kartı sözleşmesi imzalandığını, kredi kartı borcunun ödenmemesi üzerine davalıya noter kanalıyla ihtarname keşide edildiğini, alacağın tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibinin yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yetki ve borca itirazın reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava kambiyo takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. Bonoya dayalı takip genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde, bonoda öngörülen ödeme yerinde ve ayrıca İİK 50/1 maddesi son cümlesi uyarınca bononun düzenlendiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir....

    İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu, hamil olan bankaca bir ciro olmaksızın çekin imzalamak sureti ile icraya verildiği, ibrazdan sonra çekin bankaya ciro edildiğine dair devir cirosu bulunmadığı belirtilerek öncelikle yetkiye itirazla, takibin iptaline karar verilmesinin istenildiği mahkemece, yetki itirazının ve şikayetin reddine karar verildiği kararın Dairemizin 2015/5515 Esas ve 2015/11971 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu ve alacaklı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır. İİK'nun 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK'nun 447/2. maddesi atfıyla HMK'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Ayrıca, takip dayanağı akdin yapıldığı icra dairesi de yetkilidir....

      Bu davada da iddiasını haksız fiilden doğan para alacağı olması nedeniyle HUMK'nun 21 ve BK.nun 73.maddesi gereğince davacının ikametgahının bulunduğu Ankara İcra Dairelerinin yetkili olduğu noktasına dayandırmıştır. Davalı borçlu ise; genel hükümlere göre borçlunun ikametgahı İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle hem İcra Müdürlüğünün hem de davanın açıldığı bu mahkemenin yetkisiz ve görevsiz olduğunu savunmuş, böylece icra dairesinin yanında mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Mahkemece; icra takibinde davalının hem borca hem de yetkiye itiraz ettiği halde, davada yetkiye itirazın iptali yönünde istemde bulunulmadığı böylece yetki itirazının benimsendiği dolayısı ile geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. İlamsız takipte borçlunun yetkiye ve borca birlikte itirazı nedeniyle takibin durması karşısında Yasa; bunu kabul etmeyen alacaklıya takibin devamını sağlamak için iki yol tanımıştır....

        . - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya fatura karşılığı mal satıp teslim ettiğini, ancak bedelin ödenmemesi üzerine takibe geçilip davalı şirkete hacze gidildiğini ve kısmi tahsilat yapıldığını, ayrıca şube yetkilisinin haciz mahalline gelerek haricen ödeme yapıp bakiye borç için ise ödeme taahhüdünde bulunması üzerine haciz işlemine son verildiğini, davalı tarafın borcu kabul etmesine rağmen borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, itirazın haksız olduğunu öne sürerek iptali ile %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermeyip, yargılamaya da katılmamıştır....

          takibe konu senedin araç kiralama sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini, alacaklı olan firmanın müvekkilince tanınmadığını, aracın bu firmadan kiralanmadığını, senedin kötüniyetli olarak takibe konulduğunu beyanla; yetkiye ve borca itirazlarının kabulüne, haksız takibin iptaline, davalının kötüniyet tazminatı ile para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          DELİLLER: Dava dilekçesi ve ekleri---- dosyadaki diğer bilgi ve belgeler. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, itirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasıdır. Mahkememizce davanın dayanağı -----esas sayılı dosyası getirtilerek incelenmiştir. Yapılan incelemede davaya esas teşkil ettiği ve davanın tarafları ve konusuyla uyumlu olduğu görülmüştür. Mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak öncelikle icra takibindeki yetkiye ilişkin itiraz davalılar vekilinin cevap dilekçesindeki yetki itirazı incelenmiştir....

            İİK'nun 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK'nun 447/2. maddesi gödermesiyle HMK'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Ayrıca, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir. Buna göre; çeke dayalı olarak yapılan icra takibi, genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde (HMK. 6.md.), muhatap bankanın bulunduğu yer, ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde (HMK. 10.md.) ve ayrıca İİK'nun 50/1. maddesi uyarınca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabilir. 6100 sayılı HMK'nun 7. maddesine göre borçlu birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yerinde takip yapılabilir ve bu durumda diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak, anılan hüküm yalnız borçlulardan birinin yerleşim yerindeki (onun için genel yetkili) icra dairesinde takip yapılması hali içindir....

              Anadolu İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek süresinde ve usulüne uygun yetki itirazında bulunduğu gerekçesiyle yetkiye itirazın kabulüne karar vermiştir....

              Mahkemece toplanan delillere göre takibin faturaya dayalı ilamsız takip olduğu, ödeme emrinin ve dava dilekçesinin davalıya Konya İlinde tebliğ edildiği gerekçesiyle HUMK.nun 9.maddesi gereğince davanın yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı, takibe itirazında icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği gibi, mahkemeye verdiği cevap dilekçesinde icra müdürlüğüne yaptığı itirazını tekrarlamakla birlikte mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine vaki itirazın incelenmesi gerekir. Ne varki somut olayda dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İİK.nun 50.maddesine göre para veya teminat borcu için takip hususunda HUMK.nun yetkiye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, satış sözleşmesi sonucu düzenlenen faturada belirtilen alacağın tahsili isteminden kaynaklanmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu