Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: Kira alacağı için başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız (ÖRNEK 7) takipte, borçlulardan T4 tarafından yetkiye ve borca itiraz edilmesi üzerine alacaklı vekili tarafından borçlu T4 ve borçlu (ölü) T3 aleyhine yetkiye ve borca itirazın kaldırılması ve borçluların tahliyesine karar verilmesi talebiyle icra mahkemesine başvurulmuş olup ilk derece mahkemesince davalı T3 açısından anılan borçlunun dava tarihi itibarıyla ölü olduğu açıklanarak hakkındaki davanın reddine, takibin niteliği gözönüne alınarak tahliye isteminin reddine, borçlunun (T4’in) itirazının kaldırılmasına, takibin kaldığı yerden devamına karar verilmiştir. Alacaklı vekilince T3 hakkında verilen karar yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Somut olayda; genel haciz yoluyla takip başlatıldığından tahliyeye karar verilmesi mümkün değildir. Mahkemece davalı T3 yönünden bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile karar verilmesi doğru değildir....

İİK'nun 265. maddesinde, ihtiyati haciz kararına karşı itiraz usulü düzenlenmiş olup, düzenlemeye göre borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi halde haciz tutanağının kendisine tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkemeye itiraz edebilecektir. Somut olayda, ihtiyati haciz kararına itiraz eden borçlu dinlenmeden mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İtiraz eden borçlunun henüz huzuri ile yapılan haciz ve/veya yokluklarında yapılan haciz tutanağının kendilerine tebliği söz konusu olmadığından ihtiyati haciz kararına itiraz edenin itirazının süresinde olduğu kabul edilmiştir. İİK'nun 265. maddesinde, ihtiyati haciz kararına itiraz nedenleri tahdidi olarak sayılmıştır....

    KARAR Davacı, davalının borç ikrarını içeren belgeye dayalı borcunu ödemediğini, yaptığı icra takibinde yetkiye ve borca haksız olarak itiraz ettiğini belirterek haksız itirazın iptali ile %40 oranında inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı, taraflar arasında sözleşme bulunmadığı, dosyaya sunulan belgenin sözleşme niteliği olmadığını, ikametgahının Muğla olduğunu, davanın yetkisizlik nedeniyle ve esas itibarıylede davacıya borcu olmadığı için davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının ...'da yaptığı icra takibine davalının yetkiye ve borca itiraz ettiği borcun esası nizalı ise HUMK 10. maddesindeki yetki kuralının uygulanamayacağı HUMK 9 maddesi gereği takibin davalı ikametgahinda yapılıp, davanında aynı yerde açılması gerektiği, yetkili icra müdürlüğünde yapılmış icra takibi bulunmadığından davanın reddine ilişkin verilen karar, davacı tarafça temyiz edilmiştir....

      KARAR Davacı, davalının borç ikrarını içeren belgeye dayalı borcunu ödemediğini, yaptığı icra takibinde yetkiye ve borca haksız olarak itiraz ettiğini belirterek haksız itirazın iptali ile %40 oranında inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı, taraflar arasında sözleşme bulunmadığı, dosyaya sunulan belgenin sözleşme niteliği olmadığını, ikametgahının ... olduğunu, yetkisizlik nedeniyle ve esas itibariyle de davacıya borcu olmadığı için davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının ...'da yaptığı icra takibine davalının yetkiye ve borca itiraz ettiği BK m.73/1 maddesinin olayda uygulanamayacağı, İİK m.50/1 atfıyla HUMK 9 maddesi gereği takibin davalı ikametgahinda yapılıp, davanında aynı yerde açılması gerektiği, yetkili icra müdürlüğünde yapılmış icra takibi bulunmadığından davanın reddine ilişkin verilen karar, davacı tarafça temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi DAVATÜRÜ: Borca itiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR 6100 sayılı HMK'nun 26. maddesinde; "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre talep sonucundan daha azına karar verebilir." düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, borçlu ... vekili şikayetinde; hacze konu Ziraat Bankası ... Şubesi ... nolu hesabın Yapı Denetim hesabı olduğunu, Yapı Denetim Kanunu ve bu kanunun Uygulama Usul ve Esasları Yönetmeliği gereğince Yapı Denetim hesabının haczedilemeyeceğini bildirerek, haczin kaldırılması istemiştir....

          Davacı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçemiz ile birlikte hem yetkiye yönelik itirazlarını hem de borca yönelik itirazlarını ileri sürdüklerine, yerel mahkeme sadece yetkiye yönelik itirazları değerlendirerek karar verildiğini, borca itiraza yönelik itirazlarının hiç değerlendirilmediğini, mahkemenin her bir talebi menfi yada müspet bir karara bağlamakla yükümlü olduğunu, verdiği kararların da gerekçesini somut olarak ortaya koyması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 50/2. ve 169/a-1. maddelerine göre süresinde yapılan yetki itirazı diğer itiraz ve şikayetlerden önce incelelenerek karara bağlanır. Yetki itirazının kabulüne karar verilmesi üzerine, süresinde gönderme talebinde bulunulması ve yetkili icra dairesine dosyanın gönderilmesi durumunda, yeniden çıkartılacak ödeme emri üzerine borçlunun yeniden itiraz hakkı doğar....

          S.Y. ve bu kanuna dayanılarak çıkartılan yönetmelik dikkate alınmadan hatalı karar verildiğini, yönetmelikte borca itiraz durumunda ... S.Y. hükümlerinin uygulanacağının, yetkiye itiraz durumunda ise sistem üzerinden yetki itirazının kabul seçeneğinin seçileceğinin belirtildiğini, hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmediğini, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü ... olarak gösterildiğinden davanın ...'de açıldığını, sözleşmeden kaynaklanan yetkiye itiraz edilmediği takdirde takibin açıldığı icra müdürlüğünün yetkili hale geleceğini, davada kesin yetkinin söz konusu olmadığını, davalı şirketin cevap dilekçesi vermediğini ve yetki itirazında bulunmadığından davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geldiğini ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

            İcra Müdürlüğünün 2018/9340 Esas sayılı takip dosyasındaki ödeme emrinin davacı yönünden iptaline, karar kesinleştiğinde ve talep halinde icra dosyasının davacı borçlu yönünden tefrik edilerek Ankara nöbetçi İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine karar verilmiştir. Davalı alacaklı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karşılıksız işlemi gören çeklerin götürülecek borca dönüştüğünü, alacaklının ikameti icra dairelerinin yetkili olduğunu, ihtiyati haciz kararının verildiği mahkemenin yargı çevresinde takip yapılabileceğini belirterek mahkemenin yanlış gerekçeyle davayı kabul ettiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde yetkiye, imzaya ve borca itiraz niteliğindedir. Yetkiye ve borca itirazın incelenmesi ile ilgili düzenleme olan İİK.'nın 169/a-1 maddesinde "İcra mahkemesi hâkimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır....

            Davalı alacaklı vekili, davacı 3.kişinin 29.2.2012 tarihli haciz işlemi sırasında borca icra kefili olduğunu, dolayısıyla icra borçlusu sıfatını kazandığını, borçlunun istihkak davası açamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece davacı 3.kişi ve borçlu şirket ortaklarının aynı kişiler olduğu, aynı adreslerde faaliyet gösterdikleri haczin, borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı olan adresinde yapıldığı, aralarında organik bağ ve muvazaalı ilişki bulunduğu, davacı 3.kişinin borca icra kefili olarak takip borçlusu sıfatı kazandığı, borçlunun istihkak davası açamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı 3.kişi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü...

              adresine yapılan usulsüz tebliğin iptaline, borca, takibe, ödeme emrine, faize, yetkiye, gecikmiş itirazlarının kabulüne ve takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu