İİK'nun 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borca itirazın, yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda muteriz şirkete çıkarılan ödeme emrinin 26/02/2016 tarihinde tebliğ edildiği, muteriz borçlunun yasal beş günlük itiraz süresinden sonra 12/04/2016 tarihinde icra mahkemesine başvurarak, kendisinin takip borçlusu şirket olmadığından bahisle borca itirazda bulunduğu ve konulan hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, dilekçesinde tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin bir şikayetinin de bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca borca itirazın süre aşamından reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
sayılı takip dosyasında borçlunun borca yeter taşınır mallarının haczinin tatbikine karar verilmesi talep edilmiş olup haciz nokta haczi niteliğinde olmadığından uyuşmazlığın Bakırköy İcra Mahkemesi tarafından görülüp çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bakırköy 5. İcra Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17/06/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Bu halde, ilk derece mahkemesi kararı usulsüz tebligat şikayetine ilişkin yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden usul ve yasaya uygun görülmemiştir. Davacı tarafın, yetkiye ve borca itirazı yönünden verilen karara karşı da istinaf istemi bulunmaktadır. Yetkiye ve borca itirazın, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde İİK.nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir. İcra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itiraz fuzuli olup bir hukuki sonuç doğurmayacaktır. Somut olayda, davacıların iddialarının yetkiye ve borca itiraz niteliğinde olduğu, İİK'nın 62. maddesi uyarınca her türlü itirazın icra müdürlüklerine yapılması gerektiği, icra mahkemesinin itirazları değerlendirme yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla davacıların yetkiye ve borca itiraza yönelik istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....
Şubesi'nin alacaklısı olduğu ve davalının da borçlu sıfatı ile yer aldığı ... İcra Müdürlüğü'nün ... takip sayılı dosyasının temlik alacaklısı olduğunu, davalının diğer borçlularla birlikte aleyhine .... İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takip dosyasında adına çıkartılan ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği, .... İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde ... esas ve ... k sayılı dosyasında şikayet davası açıldığını ve davanın kabulle sonuçlandığını, bu dava ile davalı borçlunun ... tarihli borca itirazı kabul edilmiş sayılmakla, borçlunun ... tarihli dilekçesi ile haczin kaldırılmasını talep ettiği gerekçesi ile reddelidiğini, bu sefer ... tarihli dilekçesi ile tiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğini talep ettiğini, davalının borca ve yetkiye itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/47 D.iş sayılı ihtiyati haciz kararı ile borçluların taşınır ve taşınmazları üzerine ihtiyati haciz konulduğunu, borçlularca ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesince ihtiyati haczin yetkisiz yerde alındığı gerekçesiyle borçlular T3 ve T3 hakkındaki ihtiyati haciz kararının kaldırıldığını, borçlular vekilince ihtiyati hacizlerin kaldırılması ve borçlu kayıtlarının silinmesinin talep edildiğini, icra müdürlüğünce 14/03/2019 tarihinde talebin kabulüne karar verildiğini, bu kararın kaldırılarak borçlu sıfatıyla tekrar tarafların eklenmesi talep edildiğini, icra müdürlüğünce önceki karardan dönülmeyeceği gerekçesiyle ret edildiğini belirterek, 14/03/2019 ve 19/03/2019 tarihli kararların iptaline, kaldırılan hacizlerin yeniden tesisine karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2021/17483 esas sayılı dosyasında yalnızca yetkiye değil, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, bu nedenle İstanbul Anadolu 10.İcra Müdürlüğü tarafından borca itirazın değerlendirilmesi gerektiğini, İstanbul Anadolu 10.İcra Müdürlüğünce bu itiraz değerlendirilmediği gibi müvekkili şirkete yeniden ödeme emri gönderildiğini, ancak taraflarına UETS üzerinden gönderilen tebligat zarfı ile ödeme emrinin uyuşmadığını, İcra Müdürlüğü yeniden bir ödeme emri düzenlemediğini, Büyükçekmece 2....
İstinafa gelen uyuşmazlık temelde, ihtiyati haczin şartlarının bulunup bulunmadığı ve mahkemenin yetkili olup olmadığı noktasındadır. ...Tic. Ltd. Şti. Tarafından ... lehine 15/09/2021 tarihinde rakamla 85.000,00 TL, yazıyla 85 TL bedelli çek keşide edilmiş ve lehtar tarafından ciro edilmiştir. Çek 15/09/2021 tarihinde bankaya ibraz edilerek karşılıksız işlemi görmüştür. İhtiyati haciz isteyen tarafından, çek bedelinin ödenmediğinden bahisle ihtiyati haciz talep edilmiş, mahkemece talebin kabul edilmesi üzerine ihtiyati haczin şartlarının bulunmadığı ve mahkemenin yetkisiz olduğu iddiasıyla ihtiyati haczin kaldırılması istemiyle incelemeye konu itiraz yapılmıştır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun 257/1. Maddesine göre, rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. İİK'nın 258/1....
Bu davada da iddiasını haksız fiilden doğan para alacağı olması nedeniyle HUMK'nun 21 ve BK.nun 73.maddesi gereğince davacının ikametgahının bulunduğu Ankara İcra Dairelerinin yetkili olduğu noktasına dayandırmıştır. Davalı borçlu ise; genel hükümlere göre borçlunun ikametgahı İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle hem İcra Müdürlüğünün hem de davanın açıldığı bu mahkemenin yetkisiz ve görevsiz olduğunu savunmuş, böylece icra dairesinin yanında mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir. Mahkemece; icra takibinde davalının hem borca hem de yetkiye itiraz ettiği halde, davada yetkiye itirazın iptali yönünde istemde bulunulmadığı böylece yetki itirazının benimsendiği dolayısı ile geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. İlamsız takipte borçlunun yetkiye ve borca birlikte itirazı nedeniyle takibin durması karşısında Yasa; bunu kabul etmeyen alacaklıya takibin devamını sağlamak için iki yol tanımıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun icra mahkemesine başvurarak, yetkiye, imzaya ve borca itirazda bulunduğu, mahkemece itirazın süreden reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 168. maddesine göre; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte borçluya ödeme emri tebliğ edildikten sonra, borçlu, 5 günlük süre içinde yetkiye, imzaya ve borca icra mahkemesinde itiraz edebilir....
Mahkemece; Davacının ihtiyati haczin hükümsüz kaldığı yönündeki talebinin ve devamında teminat mektubunun iadesi talebinin reddine, ihtiyati haciz kararının devamına, şeklinde karar verildiği görülmüştür....