KARAR Davacı, davalının borç ikrarını içeren belgeye dayalı borcunu ödemediğini, yaptığı icra takibinde yetkiye ve borca haksız olarak itiraz ettiğini belirterek haksız itirazın iptali ile %40 oranında inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı, taraflar arasında sözleşme bulunmadığı, dosyaya sunulan belgenin sözleşme niteliği olmadığını, ikametgahının ... olduğunu, yetkisizlik nedeniyle ve esas itibariyle de davacıya borcu olmadığı için davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının ...'da yaptığı icra takibine davalının yetkiye ve borca itiraz ettiği BK m.73/1 maddesinin olayda uygulanamayacağı, İİK m.50/1 atfıyla HUMK 9 maddesi gereği takibin davalı ikametgahinda yapılıp, davanında aynı yerde açılması gerektiği, yetkili icra müdürlüğünde yapılmış icra takibi bulunmadığından davanın reddine ilişkin verilen karar, davacı tarafça temyiz edilmiştir....
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine borç ödemeden aciz vesikasına dayalı olarak takip başlatıldığı, borçlunun icra dairesinde yaptığı borca itirazında, alacağa ilişkin 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek borca itiraz ettiği ve zamanaşımına dayanan borca itirazın alacağın esasına yönelik bir itiraz olmadığından dolayı itirazın kaldırılması istemi de esasa ilişkin olmayan bir nedene dayanmamaktadır. İtirazın kaldırılması istemi esasa ilişkin olmayan nedenle yerinde bir gerekçe ile kabul edildiğine göre, borçlu aleyhine tazminatı hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmekle beraber anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile.... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 17.06.2014 gün, 2014/166E.-2014/675K....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirket elindeyken çalınan ve tedavüle konan davalılar tarafından keşide edilen 20.03.2003 keşide tarihli 3.000.TL bedelli çek bedelinin ödenmesi için başlatılan icra takibine davalı tarafça haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetkili mahkemenin Iğdır Mahkemeleri olduğunu,ayrıca çekin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece iddia, cevap ve toplanan deliller doğrultusunda davalıların ikametgahının Iğdır olduğu, takibin dayanağı çekin zamanaşımına uğraması sebebiyle kambiyo senedi vasfını yitirdiği, bu nedenle kambiyo ilişkisinden kaynaklanan yetki kurallarının uygulanamayacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi ve Konya ... Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi: GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu aleyhine Konya ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasıyla icra takibine girişildiğini, borçlunun verdiği itiraz dilekçesinde borca itiraz ettiğini ve bu itiraz üzerine Konya ... İcra Müdürlüğünce takibin durdurulduğunu ileri müvekkilinin 40.000,00 TL alacağı ve ferilerini karşılamak üzere davalı borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaları üzerine ihtiyati haciz konulmasını, davalı borçlunun icra takibindeki yetkiye yönelik itirazının reddini, davalı borçlunun, icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamını, davalı borçlunun % 20 den aşağı olmamak üzere icra-inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesini talep ve dava etmiştir. Konya ......
Asliye Ticaret Mahkemesi ve Konya 7. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya incelendi: GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu aleyhine Konya 5.İcra Müdürlüğünün 2021/6050 Esas sayılı dosyasıyla icra takibine girişildiğini, borçlunun verdiği itiraz dilekçesinde borca itiraz ettiğini ve bu itiraz üzerine Konya 5. İcra Müdürlüğünce takibin durdurulduğunu ileri müvekkilinin 40.000,00 TL alacağı ve ferilerini karşılamak üzere davalı borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaları üzerine ihtiyati haciz konulmasını, davalı borçlunun icra takibindeki yetkiye yönelik itirazının reddini, davalı borçlunun, icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamını, davalı borçlunun % 20 den aşağı olmamak üzere icra-inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesini talep ve dava etmiştir. Konya 7....
S.Y. ve bu kanuna dayanılarak çıkartılan yönetmelik dikkate alınmadan hatalı karar verildiğini, yönetmelikte borca itiraz durumunda ... S.Y. hükümlerinin uygulanacağının, yetkiye itiraz durumunda ise sistem üzerinden yetki itirazının kabul seçeneğinin seçileceğinin belirtildiğini, hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmediğini, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü ... olarak gösterildiğinden davanın ...'de açıldığını, sözleşmeden kaynaklanan yetkiye itiraz edilmediği takdirde takibin açıldığı icra müdürlüğünün yetkili hale geleceğini, davada kesin yetkinin söz konusu olmadığını, davalı şirketin cevap dilekçesi vermediğini ve yetki itirazında bulunmadığından davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geldiğini ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı ... Bankası vekili tarafından 28.08.2015 tarihli takip talebi ile 30.07.2015 vade tarihli senede dayalı olarak, borçlu ... ve diğer borçlular hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı ve adı geçen borçluya örnek 10 nolu ödeme emrinin 04.09.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin ise, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek 14.09.2015 tarihinde icra mahkemesine yetkiye, borca ve faize itirazda bulunduğu, mahkemece itirazın süre aşımı sebebiyle reddine karar verildiği görülmektedir....
-KARAR- Davacı vekili, davalı aleyhine yapılan icra takibinin davalının yetkiye, borca ve faize itiraz etmesi üzerine durduğunu, takip konusu alacağın kesinleşmiş mahkeme ilamına dayandığını, zamanaşımı süresinin dolmadığını ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, başlatılan icra takibi ve davada HUMK.nun 9.maddesi gereğince Çumra İcra Dairesinin ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacının talebinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı olup, zamanaşımına uğradığını, davaya dayanak gösterilen bilirkişi raporunda hesap hatası yapıldığını bildirerek davanın reddini, % 100 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre, daha önce taraflar arasında görülüp sonuçlanan aynı mahkemenin 2006/364 Esas, 2007/58 Karar sayılı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde davalının davacıdan 7.335.32....
-Euro bedelli senetlerden kaynaklanan alacağının tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibinde, davalının yetkiye ve borca itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali, takibin devamı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının 15/05/2008 tanzim ve 30/08/2008 vade tarihli 2.000.-Euro bedelli bonoya ve 15/05/2008 tanzim ve 15/06/2008 vade tarihli 1.000....
Davacı/borçlu vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçemiz ile birlikte hem yetkiye yönelik itirazlarını hem de borca yönelik itirazlarını ileri sürdüklerine, yerel mahkeme sadece yetkiye yönelik itirazları değerlendirerek karar verildiğini, borca itiraza yönelik itirazlarının hiç değerlendirilmediğini, mahkemenin her bir talebi menfi yada müspet bir karara bağlamakla yükümlü olduğunu, verdiği kararların da gerekçesini somut olarak ortaya koyması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 50/2. ve 169/a-1. maddelerine göre süresinde yapılan yetki itirazı diğer itiraz ve şikayetlerden önce incelelenerek karara bağlanır. Yetki itirazının kabulüne karar verilmesi üzerine, süresinde gönderme talebinde bulunulması ve yetkili icra dairesine dosyanın gönderilmesi durumunda, yeniden çıkartılacak ödeme emri üzerine borçlunun yeniden itiraz hakkı doğar....