Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tüm bu itirazlarının yersiz olduğunu, nafakaya ilişkin icra takiplerinin Türkiye'nin her yerindeki icra müdürlüklerinden yapılabildiğini, Yargıtay içtihatlarının da bu doğrultuda olduğunu, kaldı ki davalı yanca 29/04/2021 tarihli itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunulmadığından icra dairesinin yetkisinin zımmen kabul edilmiş olduğunu, sonrasında icra takibine itirazda bulunulamayacağını, davalı yanın borca itiraz dilekçesinde nafaka ara kararının içeriğini tartışmış, verilen kararın usul ve yasaya uygun olmadığından bahisle borca itiraz etmiş olup, söz konusu itirazın tartışma yerinin icra dairesi olmayıp, bu hususa ilişkin itirazların borcun varlığını ortadan kaldırmayacağını, Perşembe Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesince hükmedilen tedbir nafakasının feri olduğunu ve davalı yanca bu güne değin bir ödeme yapılmadığını, kaldı ki tedbir nafakasına ilişkin mahkemeye yapılan itirazların da reddedilmiş olduğunu, davalı yanın mahkeme hükmüne göre borçlu olduğunu bilmesine rağmen sırf söz...

Öte yandan; yetkiye ve borca itirazın, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde İİK.nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir. İcra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itiraz fuzuli olup bir hukuki sonuç doğurmayacağından yetkiye ve borca itirazın da bu nedenle reddi gerekirken yazılı şekilde reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesinin 27/10/2020 tarih ve 2020/101 E. - 2020/2335 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 10/06/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....

    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalının ikametgahının Ümraniye olduğu, taraflar arasındaki sözlü anlaşma gereği davacıya satıldığı bildirilen köy peynirine konu irsaliyeli faturaya istinaden davalı hakkında yürütülen takibe karşı davalının süresinde yetkiye ve borca yönelik itirazda bulunması üzerine işbu davanın açıldığı, davacı vekilinin ... tarihli dilekçesinde, dava konusu malların İstanbul' da davalıya teslim edildiğini beyan ettiği,......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yetkiye, Borca ve İmzaya İtiraz K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipten kaynaklanan şikayete ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 19.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca, imzaya ve yetkiye itiraz K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipten kaynaklanan şikayete ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 Sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 Sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 14.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Somut davanın, işçilik alacaklarıyla ilgili olarak yapılmış olan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşıldı. İlamsız takipte borçlunun yetkiye ve borca birlikte itirazı nedeniyle takibin durması karşısında yasa; bunu kabul etmeyen alacaklıya takibin devamını sağlamak için iki yol tanımıştır. Bunlardan birisi İcra İflas Yasası'nın 68 ve 69. maddelerine göre tetkik merciinden itirazın kaldırılmasını istemek, diğeri ise aynı yasanın 67. maddesi gereğince mahkemeye başvurmak suretiyle itirazın iptalini istemektir. Her iki halde de gerek mahkeme gerek tetkik mercii takibe yapılan itiraz nedenleri hakkındaki incelemesinde bu nedenler içinde varsa yetki itirazını HUMK. 190 ve 225. madde hükümleri dairesinde öncelikle incelemek ve karar vermek zorundadır. İtirazın iptali davasında mahkeme icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı tetkik merciinin yerine geçerek çözümleyecektir....

          E sayılı dosyasında davalı aleyhine fatura alacağına dayalı olarak icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini, takibin urdurulduğunu, icra dosyasına, yetkiye ve borca yapılan itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiş, UYAP sisteminden gönderdiği ... tarihli dilekçesi ile müvekkili ile davalı arasında anlaşma sağlandığını, davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davanın yetkisiz yer mahkemesinde ikame edildiğini, yetkiye itiraz ettiklerini, dava konusu alacağın nedeninin açıklanmadığını, alacak kalemi olarak ortaya konulan 22 adet fatura örneğinin, sevk irsaliyelerinin, fatura ve mal teslim belgelerinin sunulmadığını ve sair nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı asilin mahkememize gönderdiği ... tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini beyan ettiği anlaşılmakla, davanın feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            ‘nun borca ve yetkiye itiraz ederek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece işin esasının incelenerek istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, yetkiye ve borcun ödendiğine yönelik itirazın, ödeme emrinin tebliğ edilmesinden itibaren beş gün içerisinde icra mahkemesine sunulması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, takibe ilişkin ödeme emrinin, itiraz eden borçluya 02/01/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun itirazlarını, İİK’nun 168/5. maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra, 08/01/2015 tarihinde icra mahkemesine bildirdiği görülmektedir. Bu durumda, mahkemece, borçlunun itirazlarının süre aşımı sebebiyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı gerekçe ile reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan icra takibi uyarınca icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

              Uyuşmazlık; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde hesap kat ihtarının usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet, yetkiye, borca ve faize itiraz ile ilamlı takip koşulları oluşmadığı gerekçesiyle takibin iptali istemine ilişkin şikayet ve kıymet takdirine yönelik itiraz niteliğindedir....

              UYAP Entegrasyonu