Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yetki itirazı uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince yetki itirazının kabulü ile İstanbul 5.İcra Müdürlüğünün 2021/6195 Esas sayılı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip dosyasında, itiraz eden borçlu ....., Altyapı İnşaat Ticaret A.Ş. yönünden İİK’nın 50. ve 169a/1. maddeleri gereğince icra dairesinin yetkisizliğine, borçlu hakkında düzenlenen ödeme emrinin iptaline, varsa bu ödeme emrine dayanılarak konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararın şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yetki itirazı uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince yetki itirazının kabulü ile İstanbul 5.İcra Müdürlüğünün 2021/6195 Esas sayılı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip dosyasında, itiraz eden borçlu Asya Altyapı İnşaat Ticaret A.Ş. yönünden İİK’nın 50. ve 169a/1. maddeleri gereğince icra dairesinin yetkisizliğine, borçlu hakkında düzenlenen ödeme emrinin iptaline, varsa bu ödeme emrine dayanılarak konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararın şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir....

      İcra ve İflas Kanunu’nda, itirazın iptâli davaları için özel bir yetki kuralı düzenlenmemiştir. İtirazın iptâli davalarında yetkili mahkeme, HUMK’nın 9 ve izleyen maddelerinde düzenlenen yetki kurallarına göre belirlenir. Takip borçlusu davalı, ödeme emrine itiraz ederken icra dairesinin yetkisine itirazda bulunmamışsa, bu durumda sadece icra dairesinin ve İcra Hukuk Mahkemesi’nin yetkisini kabul etmiş sayılır. Bu kural, takip hukuku açısından geçerli olup, mahkemede açılan itirazın iptâli davasında etkili değildir. Somut olayda; az yukarıda açıklandığı üzere davalı, icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş ve sadece borca itirazda bulunmuştur. Buna göre, mahkemece, uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekirken, mahkemenin yargı sınırları içinde bulunan icra dairelerinde yapılan icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır....

        Ancak, Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesi’ne açılan itirazın iptâli davasında, süresi içerisinde davalı vekili, mahkemenin yetkisine itirazda bulunarak uyuşmazlığın çözümünde Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğunu bildirmiş ve Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesi’nce de dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, uyuşmazlığın çözümünde Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğuna karar verilmiş ve HUMK’nın 193. maddesinde öngörülen 10 günlük süresi içerisinde dava dosyası Bakırköy 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne intikal ettirilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nda, itirazın iptâli davaları için özel bir yetki kuralı düzenlenmemiştir. İtirazın iptâli davalarında yetkili mahkeme, HUMK’nın 9 ve izleyen maddelerinde düzenlenen yetki kurallarına göre belirlenir. Takip borçlusu davalı, ödeme emrine itiraz ederken icra dairesinin yetkisine itirazda bulunmamışsa, bu durumda sadece icra dairesinin ve İcra Hukuk Mahkemesi’nin yetkisini kabul etmiş sayılır....

          den alacaklı olduğunu, bu alacağın ödenmesinin davalı tarafından üstlenildiğini ancak ödemede gecikme olması üzerine alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, takibe yetki ve borç yönünden itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra takibinin ve davanın yetkisiz yerde açıldığını, henüz alacağın muaccel olmadığını beyan ederek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, 03.05.2011 tarihli sözleşmede ihtilafların çözümünde ... Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığını bu nedenle davanın yetkisiz mahkemede açıldığı gerekçesiyle, davanın ... Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili bulunduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. İcra takibinde gönderilen ödeme emrine karşı borçlu vermiş olduğu itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz ile birlikte borcun esasına da itiraz etmiştir....

            Davalı borçlu vekili süresi içinde vermiş olduğu itiraz dilekçesinde alacaklıya borçları olmadığını belirterek borca ve ferilerine itiraz etmiş, Mahkemece davada dayanılan 1.8.2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesini CHP adına 12.8.2010 tarihli yetki belgesi ile imzalayan Rıfat Turuntay Nalbantoğlu'na verilen yetki belgesinin 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasasının 71.maddesine uygun düzenlenmediği, bu nedenle davalı siyasi partinin borçtan sorumlu olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. İcra takip dosyasında ve davada dayanılan 1.8.2010 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi ve bu sözleşmenin dosyada mevcut 12.8.2010 tarihli yetki belgesine istinaden CHP adına İzmir İl Başkanı Rıfat Turuntay Nalbantoğlu tarafından imzalandığı hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

              da, şubesinin ise İstanbul'da bulunduğu, davalı tarafın icra dosyasında ve mahkemede yetki itirazında bulunduğu, taraflar arasında yapılan sözleşmede vuku bulacak ihtilaflarda İstanbul mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğunun belirtildiği, yine genel yetki kuralı gereğince de.... veya şubenin bulunduğu İstanbul mahkeme ve icra dairelerinin yetkili ve görevli olduğu gerekçesiyle davalı tarafın yetki itirazının kabulü ile dava dilekçesinin yetki yönünden reddine,... Adliyesi'nin yetkili ve görevli olduğuna karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı taraf ödeme emrine karşı icra müdürlüğüne yaptığı itirazında... Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu bildirmiştir. İtirazın iptali davaları takip hukukundan kaynaklandığından icra takibi ile sıkı sıkıya bağlıdır. Yetkili icra müdürlüğünde icra takibinin yapılması dava şartıdır....

                İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/811 Esas, 2019/994 Karar sayılı kararıyla ödeme emirinin iptaline karar verildiği, daha sonra icra müdürlüğünce borçluya yabancı para cinsinden olan alacağın Türk parası cinsinden harca esas değeri de gösterilerek 03/02/2020 tarihli yeni bir ödeme emri tebliğ edildiği, gönderilen bu ödeme emrinin usul ve yasaya uygun olduğu, ödeme emrine borçlu tarafından itiraz edildiği, her ne kadar davacı-borçlu, gönderilen ödeme emrine itiraz edilip takip durmasına rağmen 24/02/2020 tarihinde yeniden ödeme emri tebliğ edildiğini beyan ederek davanın kabulünü talep etmiş ise de; icra dosyasında yukarıda belirtilen usule uygun tanzim edilen ödeme emri dışında başkaca bir ödeme emrine ve ödeme emri tebliğ işlemine rastlanmadığı, bu haliyle yapılan işlemde usul ve yasaya aykırı herhangi bir yön bulunmadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin reddine" karar verildiği görülmüştür...

                Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava Bursa 15.İcra Müdürlüğünün 2017/... sayılı dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır. Takip konusu alacağın taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafça takipte icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiştir. Davacının borca itirazına ilişkin itiraz sebeplerinin değerlendirilmesinden önce yetki itirazının karara bağlanması gerekmektedir. Bilindiği üzere icra müdürlüğünün yetkisine ilişkin itiraz hadiselere göre değerlendirilip karara bağlanması gereken bir dava ön şartıdır. Taraflar arasındaki sözleşmenin 22.maddesinde Eskişehir Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri yetkili kılınmıştır. Somut uyuşmazlıkta her ne kadar TBK 89.maddesine dayanılmış ise de TBK 89.maddesinde de açıkça belirtildiği üzere bu madde taraflar arasında aksine bir anlaşma yoksa uygulanacak bir hükümdür....

                  Bu durumda mahkemece, HMK'nın ---- yetkili olduğu gözetilerek işin esasına girilip deliller toplandıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir." belirtmiştir. ------ dairesinin yetkisiz olduğunu ileri sürmek, (şikâyet değil) itiraz yolu ile olur. İcra dairesi kendiliğinden yetkisizlik kararı veremez. Borçlu, yetki itirazını ödeme emrine itiraz süresi içinde icra dairesine bildirir. Yetki itirazı, esas hakkındaki itirazla (m. 62) birlikte yapılmalıdır (m. 50, II). Borçlu, süresi içinde ödeme emrine itiraz ederken, yetki itirazını da birlikte bildirmemişse, artık takibin bundan sonraki safhalarında yetki itirazında bulunamaz; icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Yani, alacaklı, borçlunun (esasa ilişkin) itirazının kaldırılması için icra mahkemesine başvurursa (m. 68 - 68/a), borçlu, icra mahkemesinde, icra dairesinin yetkisiz olduğunu ileri süremez (m. 63)....

                    UYAP Entegrasyonu