Mahkemece bu yön gözetilerek yetki itirazının kabulü gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle ihtiyati hacze itiraz edenler vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek hâlinde iadesine, 19.11.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....
H.D 2010/23307 Esas - 2011/3676 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; "Borçlunun, genel haciz yolu ile başlatılan takibe karşı süresinde icra müdürlüğü nezdinde yaptığı yetki itirazı ile İİK.nun 66/1 maddesi uyarınca hakkındaki takip durmuştur. Duran takibin devamı, alacaklının aynı Yasanın 67- 68. maddeleri koşullarında yapacağı başvurular sonucu alacağı itirazın iptali ya da itirazın kaldırılması kararları ile mümkündür." Yetki yönünden durdurulması kararını Gümüşhane İcra Müdürlüğünce verilmiştir. İcra Müdürlüğünün bu kararına karşı ancak "icra muamelesini şikâyet" yolu ile İcra Mahkemesine başvurulabilir" gerekçesiyle itirazın kesin kaldırılması talebinin reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır....
HMK. 17. maddesinde düzenlenen yetki sözleşmesi sadece tacirler arasında düzenlenebileceğinden somut olayda uygulanamaz....
K. sayılı ilamı da dikkate alınarak, davacı vekilinin davalıya satılan malların fatura adresinde teslim edildiğini beyan etmesi karşısında sözleşmenin ifa yerinin davalının ikametgah adresi olduğu anlaşılan... olduğu, dolayısıyla davalı borçlunun takip dosyasında yaptığı yetkiye yönelik itirazının yerinde olduğu, davacının öncelikle takibin yetkili icra dairesine gönderilmesini sağlayarak ödeme emri tebliği üzerine borca yönelik itirazda bulunulması halinde itirazın iptali için dava açılması gerektiği, icra takip dosyasındaki yetki itirazının kaldırılması talebinin işbu mahkemeden istenmesinin yerinde olmadığı gerekçeleriyle, davanın yetkisizlik nedeniyle reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili Anadolu Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İtirazın iptali davaları takibe sıkı sıkıya bağlı davalardır....
İcra Müdürlüğünün 2018/15891 Esas sayılı dosyası ile davalı borçlular aleyhine takip yapıldığını, davalıların takibe yetki yönünden itiraz ettiklerini, ancak dayanak kredi sözleşmesinde 15. Madde ile yetkili icra dairesinin İzmir olduğuna yönelik düzenleme bulunduğunu, davalıların yetki itirazının yasal dayanağı bulunmadığını beyanla, davanın kabulü ile davalıların yetki itirazının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. YANIT:Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, davalıların kredi sözleşmesini müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, HMK 17. Maddesi gereğince düzenlenen yetki sözleşmesinin tacirler arasında geçerli olduğunu, bu nedenle yetkili sözleşmesinin davalılar yönünden geçerli olmayıp kefilleri bağlamayacağını, ayrıca davacının yetki sözleşmesi kısmındaki yeri boş bırakarak kendi istedikleri yeri yetkili olarak doldurduklarını beyanla, davanın reddini istemiştir....
O halde mahkemece; borçlu tarafından hukuki ilişki kabul edilmediğine göre yetkiye itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, somut olayda uygulama imkanı bulunmayan T.B.K.nun 89. maddesi uyarınca istemin kabulü ile yetki itirazının kaldırılması talebinin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili iddia edildiği gibi taraflar arasında bir hukuki ilişkinin bulunmadığını, bu durumda genel yetki kurallarına göre müvekkilinin ikametgahı ... Mahkemelerinin yetkili olduğunu, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın yerinde bulunduğunu, irsaliyelerde ismi ve imzası bulunan kişilerin müvekkili ile bir ilgisinin bulunmadığını belirterek davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davalı tarafın iddiaya konu sözleşmeyi ve mal teslimini kabul etmediği, bu durumda İİK’nun 50.maddesi HUMK’nun 9 vd.maddeleri gereğince davalı tarafın yetki itirazının yerinde olduğu, ...İcra Müdürlüğünün yetkisiz bulunduğu gerekçeleri ile davacının icra dairesinin yetkisine itirazın kaldırılması talebinin reddi ile talebi halinde icra dosyasının yetkili ......
Somut olayda, borçlu, takibe itiraz dilekçesinde, yetki itirazı yanında, borca da itiraz etmiş olup, bu hali ile akdi ilişki borçlu tarafından kabul edilmediğinden 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 89. (Eski BK.nun 73.) maddesinin uygulanması imkanı bulunmamaktadır. Bu durumda borçlunun ikametgahı olan Akçay'ın bağlı olduğu Edremit İcra Müdürlüğü yetkili olduğundan; alacaklı, ödeme zamanındaki kendi yerleşim yerinde bulunan icra müdürlüğünde takip yapamaz. O halde mahkemece, borçlunun yetki itirazı yerinde olduğundan alacaklının yetki itirazının kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve tahliye talebi üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne, davalının yetki itirazının kaldırılmasına, davalının ... 27. İcra Müdürlüğü'nün 2022/5409 Esas sayılı dosyasında asıl alacağı ödemiş olduğu anlaşıldığından takibin yalnızca takibin ferilerine ilişkin itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, asıl alacak ödenmiş olduğundan icra inkar tazminatına yer olmadığına, tahliye davasının kabulüne mecurdan tahliyesine karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin HMK 353(1)-b/2 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ......
İhtiyati hacze itiraz eden vekili, yetkili mahkemenin Tokat olduğunu, ihtiyati haciz isteyenin alacaklı sıfatı ve yetkisinin bulunmadığını belirterek ihtiyati haczin kaldırılması talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davalının yerleşim yeri ile muhatap bankanın bulunduğu yerin Tokat olduğu belirtilerek yetki itirazının kabulüyle ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ihtiyati haciz isteyen vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 12.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....