WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu icra takip dosyasında yer alan davalının 16/11/2020 havale tarihli itiraz dilekçesinde "Takip borçlularının tarafımda doğmuş belirtilen miktar kadar alacağı bulunmamaktadır. Adıma açılan aynı alacaklı bankadaki tüm hesaplarımın incelenmesi ve ödenen meblağların (birçok ödeme yapıldığından) düşümü sonucu adıma başlatılan takibin toplam borcunun bu kadar fahiş olması imkansız olacağından yani bu kadar çok çıkmayacağından borca itiraz ediyorum. Yukarıda açıklanan nedenlerle ödeme emrindeki alacağa itiraz ediyorum. İtirazımın kabulüne karar verilmesini talep ederim." ibarelerini kullanmak suretiyle icra takibine konu borca kısmi itirazda bulunmuştur. İİK'nun 67. maddesinde düzenlenen itirazın iptali davalarında yapılan icra takibinde usulüne uygun olarak borca itiraz edilmiş olması dava şartıdır. İcra takibinde borca itirazın süresi ve şekli İİK'nun 62. maddesinde düzenlenmiştir....

Mahkemece; icra takibinde davalının hem borca hem de yetkiye itiraz ettiği halde, davada yetkiye itirazın iptali yönünde istemde bulunulmadığı böylece yetki itirazının benimsendiği dolayısı ile geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. İlamsız takipte borçlunun yetkiye ve borca birlikte itirazı nedeniyle takibin durması karşısında Yasa; bunu kabul etmeyen alacaklıya takibin devamını sağlamak için iki yol tanımıştır. Bunlardan birisi İcra İflas Yasasının 68 ve 69.maddelerine göre tetkik merciinden itirazın kaldırılmasını istemek, diğeri ise aynı yasanın 67.maddesi gereğince mahkemeye başvurmak suretiyle itirazın iptalini istemektir. Her iki halde de, gerek genel mahkeme gerek icra mahkemesi takibe yapılan itiraz nedenleri hakkındaki incelemesinde bu nedenler içinde varsa yetki itirazını HUMK.190 ve 225.madde hükümleri dairesinde öncelikle incelemek ve karar vermek zorundadır....

    Somut olayda borçlu itiraz dilekçesinde, icra dairesinin yetkisine itirazın yanı sıra borca da itiraz ettiğine, diğer bir ifade ile akdi ilişki borçlu tarafından kabul edilmediğine göre, BK.nun 89. maddesi olaya uygulanamaz. Takipte HUMK veya HMK hükümlerinin uygulanmasında takip tarihinin esas alınması gerekmekte olup 09.11.2017 takip tarihinde HMK hükümleri yürürlükte olduğundan uyuşmazlığın bu yasa hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. HMK. 17. maddesinde düzenlenen yetki sözleşmesi sadece tacirler arasında düzenlenebileceğinden somut olayda uygulanamaz....

    İcra takibinin yapılacağı yerin belirlenmesinde HMK hükümleri gereği tespit yapılacaktır. 6100 sayılı HMK'nun 6. maddesine göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”. Taraflar arasında yapılmış bir yetki sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasında sözleşme bulunmadığı eldeki davada TBK'nın 89/1 maddesinin uygulanma imkanı bulunmadığı, HMK 6. Maddesi gereğince borçlunun yerleşim yerinde açılması gereken takip borçlunun yerleşim yerinde açılmamış, Ankara Batı İcra Dairesinde açılmıştır. Borçlu da icra takibine yaptığı itirazda yetkiye açıkça ve belirli şekilde itiraz etmiştir....

      İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; davacı tarafından öncelikle yetki itirazında bulunulduğu ancak takip konusu çek için muhatap bankanın Sakarya olduğu gerekçesiyle davacının yetki itirazının reddine, İİK'nun 169/a maddesi uyarınca; borcun olmadığının yahut itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat edilmesi gerektiği, davacı tarafından ödeme iddiasını ispat babında İİK'nun 169/a bağlamında belge sunulmadığı gerekçesiyle de davacının borca itirazının reddine, takip durdurulmadığından davalının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....

      İcra Müdürlüğü yetkisiz olduğundan davacı-borçlunun yetki itirazının kabulüne karar verilerek mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. ... 11. İcra Hukuk Mahkemesi'nce, icra dosyası ile ilgili yapılacak itirazların ve şikayetlerin icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesine yöneltilmesi ve ilgili mahkemece karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Somut olayda; ... İcra Müdürlüğü'nün 2020/72 E. sayılı takip dosyasının davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, davacının takibinin hem yetki hem de borca yönünden iptalini talep ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu ......

        İcra Müdürlüğü yetkisiz olduğundan davacı-borçlunun yetki itirazının kabulüne karar verilerek mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. ... 11. İcra Hukuk Mahkemesi'nce, icra dosyası ile ilgili yapılacak itirazların ve şikayetlerin icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesine yöneltilmesi ve ilgili mahkemece karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Somut olayda; ... İcra Müdürlüğü'nün 2020/72 E. sayılı takip dosyasının davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı, davacının takibinin hem yetki hem de borca yönünden iptalini talep ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu ......

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya taş toplama makinası verdiğini, karşılığında icra takibine konu senedin alındığını, davalının senet bedelini ödememesi nedeniyle Akşehir 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/1984 E. sayılı dosyası ile borçlu hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının itirazında icra müdürlüğünün yetkili olmadığını belirttiğini, ancak yetkili icra dairesinin Akşehir İcra Dairesi olduğunu, ayrıca davalının borca itirazının da açık olmadığını, senetteki imzaya da itiraz etmeyerek borcu kabul ettiğini belirterek, davalının itirazının iptaline, icra takibinin devamına ve %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, bononun zaman aşımına uğradıktan sonra icra takibine konulduğunu, ayrıca yetki itirazında bulunduklarını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            Zira, İİK'nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasının görülebilmesi için gerekli şartlar şu şekildedir; 1- İlamsız bir takip yapılmış olması ve bu icra takibinin geçerli olması, 2- Borçlunun bu takibe itiraz etmesi, 3- Alacaklının, bu itirazın kaldırılması için icra tetkik merciine başvurmamış olması, 4- Bu davanın, dinlenebilmesi için icra takibine itiraz eden borçlunun bu itirazının, alacaklıya tebliğinden itibaren bir yıl içinde mahkemeye başvurması gerekir. İş bu şartlar, itirazın iptali davasında, 6100 sayılı HMK'nun 114/2 hükmünde düzenleme yeri bulan diğer kanunlarda düzenleme yeri bulan dava şartlarındandır. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda, itirazın iptali davasının görülebilmesinin usulen imkanı yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve bu itirazın olumlu veya olumsuz sonuçlandırılmadığı hallerde geçerli bir takibin bulunamayacağı açıktır....

            İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; itirazın iptali davası açılabilmesi için yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak başlatılmış bir takip ve takibe karşı usulüne uygun olarak süresinde yapılmış bir itiraz bulunması hususunun dava ön şartı olduğu, davalı borçlunun itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve yetki itirazının geçerli olduğu, takip konusu borcun para borcu olarak kabul edilebilmesi için davalının ticari ilişkiyi kabul ederek borca itiraz etmesi gerektiği, davalı tarafın gerek itiraz dilekçesinde gerek eldeki davada ticari ilişkiyi kabul etmediği, ayrıca takip konusu edilen ve zamanaşımına uğradığı anlaşılan senetler üzerinde davalının adı yazılı olsa da senet üzerine atılan imzaların dava dışı şirket kaşesi üzerinde bulunduğu, açığa atılmış imza bulunmadığı, taraflar arasındaki akdi ilişkinin varlığı iddiasının yargılamayı gerektirdiği, bu durumda takibin genel yetki kurallarına göre davalı borçlunun ikametinde yapılması...

              UYAP Entegrasyonu