Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

mahkemesi olduğunu öne sürerek yetki itirazında ve zamanaşımı definde bulunmuş, ayrıca olayda kusurlu olmadıklarını, talebin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece; yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davalı, temyiz itirazı olarak yetki itirazı ile birlikte ileri sürdüğü zamanaşımı defi ve tazminatların fahiş olduğu yönündeki savunması hakkında hüküm kurulmadan sadece yetki itirazı hakkında karar verilmesini göstermiş olup, temyiz isteminin yetkisizlik kararına ilişkin olmadığı, davalının diğer savunmalarının yetkili mahkemece değerlendirilebileceği göz önüne alınarak temyiz isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ...'un temyiz isteminin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine, 16.6.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İcra Müdürlüğünde yapılması gerektiğini ileri sürerek yetkiye ilişkin itirazda bulundukları, mahkemece, muhatap banka, çekin keşide yeri ve borçlunun ikametgahının ... olduğu anlaşıldığından yetki itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Somut olayda, takip ... ve .... Gıda ve Tarım Ürünleri İth. İhr. Tic. ve San. Ltd. Şti hakkında başlatılmış olup her iki borçlu birlikte yetki itirazında bulunmuştur. Mahkeme tarafından verilen kararda, sadece borçlulardan ... gösterilmiş ve hüküm kısmında da onunla ilgili yetki itirazı kabul edilmiştir. Diğer borçlu ... Gıda ve Tarım Ürünleri İth. İhr. Tic. ve San. Ltd. Şti hakkında ise yetki itirazı ile ilgili olumlu olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. O halde mahkemece, şikayet eden bu borçlu şirket yönünden de yetki itirazı incelenip olumlu olumsuz bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

      Bu durumda, mahkemece, öncelikle yetki itirazının çözümlenmesi ve borçlunun yetki itirazı yerinde görülmez ise; işin esasının incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; yetki itirazı incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren ... gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, .../.../2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Oysa yetki itirazı ilk itırazlardan olduğundan HUMK.nun 188. ve 195. maddeleri hükümleri uyarınca 10 günlük cevap süresi içerisinde ileri sürülmelidir. Yada HUMK.nun 197 ve 198. maddeleri uyarınca uzatılan süre içerisinde itiraz yapılmalıdır. Cevap süresi hakim tarafından uzatılmamış ise davalı 10 günlük kanuni cevap süresi geçtikten sonra dilekce ile veya ilk oturumda yetki itirazında bulunamaz. 10 günlük cevap süresi ilk itirazlar bakımından hak düsürücü niteliktedir. Bu nedenle, hakim yetki itirazının suresinde yapılıp yapılmadığını kendiliginden gozetır. Davalı 10 günlük cevap süresinden sonra yetki itirazında bulunursa, davacı süre aşımına karşı koymasa bile, bu süre hak düşürücü nitelikte olduğundan, mahkeme yetki itirazını kendiliğinden süre aşımından dolayı reddetmekle yükümlüdür. Mahkemece, davalılardan ... ’ın yetki itirazı bulunmadığı ve diğer davalı ......

          İlamsız icra takibinde takip borçlusunun yetkiye ve borca birlikte itirazı nedeniyle takibin durması ve takip alacaklısının takibin devamını sağlamak üzere İcra İflas Kanunu'nun 68 ve 69’uncu maddelerine göre icra hukuk mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemek yerine, aynı Kanun'un 67’nci maddesi gereğince mahkemeye başvurarak itirazın iptalini istemesi durumunda, mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı İcra hukuk mahkemesinin yerine geçerek İcra İflas Kanunu 50’nci maddesi hükmü çevresinde inceleyerek sonuçlandırması gerekmektedir. İİK 50/2’nci maddesinde, Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır, icra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur, hükmü yer almaktadır....

            Seçim hakkı kendisine geçen davalı yetki itirazında bulunurken sadece bir mahkemeyi yetkili olarak bildirmelidir. Yetki itirazında birden fazla mahkemeyi gösterirse yetkili mahkemeyi kesin olarak bildirmemiş olduğundan böyle bir yetki itirazı geçersizdir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükmünü içermektedir. Yine, 116/1-a maddesinde "Kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazı"nı "ilk itiraz" olarak düzenlemektedir. 117/1. madde ise; "ilk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez." hükmünü içermektedir. Somut dosyada, davacı tarafça icra takibinin yapıldığı yer İstanbul 12....

              Şti. yetkilisinin davanın Osmaniye’de açılması gerektiğine dair yetki itirazında bulunduğu, davacı vekili tarafından da yetki itirazının kabul edildiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Osmaniye 1....

                Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlıkla ilgili olarak kanunla öngörülmüş kesin yetki kuralı bulunmadığından davalının yetki itirazı “ilk itiraz” niteliğindedir. Yetkinin kesin olmadığı davalarda yetki itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir (md. 19/2). Cevap dilekçesinin, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki hafta içinde ya da mahkemece verilmiş ek süre içinde verilmesi gerekir (md.127). Somut olayda davalı şirketçe yetki ilk itirazı süresinde yapılmıştır. 6100 sayılı HMK'nun yetki sözleşmesinin düzenlendiği 17'nci maddesinde; “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” denilmektedir. Bu maddeyle münhasır yetki sözleşmesi yapabilme imkânı getirilmiştir....

                  Yetki itirazı ilk itirazlardan olup, yasal cevap süresi içinde ileri sürülmesi gerekir. Bu süre yasal süre olduğu için gerek hakim, gerekse taraflarca değiştirilemez. Bu itibarla, karşı taraf (davacı) süre aşımını ileri sürmemiş olsa dahi mahkeme bunu re’sen gözetmekle mükelleftir. Dava dilekçesi davalı ... AŞ.’ne 30.12.2005 tarihinde tebliğ edilmiş, yetki itirazı ise 16.1.2006 tarihinde ileri sürülmüştür. Dava dilekçesinin tebliğinden itibaren 10 gün idari izin sayılan 9.1.2006 tarihine denk gelmektedir. İdari izin sayılan günler, resmi tatil niteliğinde olmayıp, bu tarihlerde de, mahkemeler de işlem yapılmaktadır. Bu nedenlerle davalı ... AŞ. vekilinin yetki itirazının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde yetkisizlik kararı verilmesi doğru değil, bozma sebebidir....

                    Mahkemece görev itirazını haklı bulursa yetki itirazının incelemeden ve yetki konusunda bir karar vermeden yalnızca görevsizlik kararı vermekle yetinir. Bu halde yetki itirazına dava dosyası kendisine gönderilen görevli mahkemece incelenip karara bağlanır. Mahkemece, yetkili olmayan mahkemenin görev itirazını incelemeye yasal olanak bulunmadığı gerekçesi ile öncelikle yetki itirazı konusunda karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki sonuçta davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması ve yetkisizlik kararı verilmesi nedeniyle verilen karar sonucu itibariyle doğrudur, ancak bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden sonucu itibariyle doğru olan hükmün gerekçesi değiştirilerek onanması HUMK 438/son maddesi gereğidir....

                      UYAP Entegrasyonu