Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacı borçluların takibe konu borcun likit olmayıp mevcudiyeti ve miktarının yargılamaya muhtaç olduğu iddiası ve faize itirazı, İİK'nın 62. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinde bildirilmelidir. İcra mahkemesince işin şikayet yoluyla çözümlenmesi mümkün olmadığından ilk derece mahkemesinin anılan iddialara ilişkin kabulü isabetlidir. Diğer taraftan, davacılar vekili dava dilekçesinde sair nedenlerin yanında, aynı taraflar arasında aynı alacağa ilişkin olarak İstanbul Anadolu 22....

İcra Müdürlüğü'nün 2006/2405 esas sayılı dosyasında borçlunun paydaşı olduğu taşınmazın ortaklığının giderilmesi davası açılabilmesi için şikayet olunan tarafa İİK'nun 94. ve 121. maddeleri gereğince yetki verilmesine rağmen dava açılmadığını ve işlem yapılmadığından şikayet olunanın haczinin düştüğünü, müvekkilince açılan ortaklığın giderilmesi davasında taşınmazın satılarak, paraya çevrilmesine karar verildiğini, 06.09.2011 tarihinde satışın yapıldığını, müvekkilince yapılan tüm haciz, ortaklığın giderilmesi davası ve taşınmaza ilişkin bilirkişi ücretleri, ilan ve diğer tüm satış giderlerinin İİK'nun 138/2. maddesine aykırı olarak müvekkilinin takip dosyalarına ödenmesine karar verilmediğini ileri sürerek, .... 17. İcra Müdürlüğü'nün 2006/2405 Esas sayılı dosyasında düzenlenen 08.02.2012 tarihli sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; ... 17....

    Mahkemece talebin kabulüne karar verilmiş, karar vasinin itirazı üzerine denetim makamı olan Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından denetlenerek satışa izin ve yetki verilmesi talebinin reddine karar verilmesi üzerine bu karar vasi vekili tarafından istinaf edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 396. maddesine göre vesayet organları, vesayet daireleri ile vasi ve kayyımlardır....

    itirazı ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır....

    Vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesi, vasinin eylem ve işlemlerine karsı (TMK md.461/1.), denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesi de Sulh Hukuk Mahkemesinin kararlarına karşı şikayet ve itiraz mercidir (TMK md.461/2.). İlgililer vesayet makamının, vesayetin idaresiyle ilgili olarak aldığı kararlara karşı, tebliğ gününden başlayarak on gün içinde itiraz edebilirler. Denetim makamı, gerektiğinde duruşma da yaparak bu itirazı karara bağlar (TMK md. 488.). Bu bakımdan vesayet makamının vesayetin yönetimiyle ilgili olarak aldığı kararlar kazai nitelikte temyizi kabil olan kararlardan değildir. O halde, dilekçenin görev yönünden reddi ile bu hususta denetim makamınca bir karar verilmek üzere dosyanın geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeple dilekçenin görev yönünden reddi ile dosyanın mahalli mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi.05.09.2012 (Çar.)...

      -KARAR- Davacı vekili, davalıya teslim edilen mal bedelinin ödenmemesi üzerine başlatılan takibin davalının yetkiye ve borca itirazı üzerine durduğunu bildirerek itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takibin durdurulması kararına karşı İcra Hukuk Mahkemesinde şikayet yoluna başvurulması gerektiğini, ayrıca müvekkilinin ikametgahı ... olup yetkili mahkemelerin ... Mahkemeleri olduğunu, takip konusu faturaların sözleşmeye dayanmadığından müvekkilini bağlamadığını, kaldı ki ödendiği belirtilen 5.000.-TL.den sonra davalının alacağının ve dava ile takibin konusuz kaldığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre 19.01.2009 tarihinde başlatılan icra takibinden sonra 20.03.2009 tarihinde 5.000.-TL. Borcun ödendiği, 21.-TL. EFT masrafı düşüldüğünde 3.835.60.-TL.borcun kaldığı, dava tarihinden sonra 27.05.2009 tarihinde 3.700.-TL.ödeme yapıldığı, 17.43....

        yetkili olmasına rağmen davacının yetki itirazının kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Şikayet eden T1 şikayet dilekçesi ile tebligatın usulsüz olması nedeniyle öğrenme gününün 14/11/2018 tarihi olarak kabul edilmesini ve yetki itirazı nedeniyle takibin durdurulmasını talep etmiştir. Yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı yönünden yapılan incelemede, takip dosyasında borçluya ilk olarak "mernis adresi" yazılı adrese tebligat çıkarılıp tebligatın iade edildiği, ardından Merkez Kuledibi Mahallesi Karadeniz Caddesi No: 8 İç Kapı No: 1 Hopa/Artvin adresine tebligat çıkarılarak 2 numaralı haber kağıdının kapıya yapıştırıldığı anlaşıldığından tebligatın usulsüz olduğu görülmüş; bu nedenle davacının tebligatı öğrenme gününün maaşından kesinti yapıldığını öğrendiği 14/11/2018 tarihi olduğunun tespitine karar verilmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2013/30712 E. sayılı dosyasında borçlunun yetki itirazında bulunduğu, yetki itirazının 31.12.2013 tarihli mahkeme kararı ile kabul edildiği, borçlu vekilinin 08.05.2014 tarihinde yetki itirazından vazgeçtiği dikkate alındığında, bu dosyanın kesinleşme tarihinin vazgeçme tarihi olan 08.05.2014 tarihi olarak kabul edilmesi ve sıra cetvelinin de bu tarih dikkate alınarak düzenlenmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu asıl dava ve birleşen 2014/313 Esas sayılı davada şikayetin kabulüne ve 2014/635 Esas sayılı dosyada şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar, Asıl dosyada şikayetçi, birleşen dosyalarda şikayet olunan ... Faktoring A.Ş. vekili, asıl ve birleşen 2014/313 Esas sayılı dosyada şikayet olunan ... Faktoring A.Ş. vekili ve Birleşen 2014/313 Esas sayulı dosyada şikayet oluanan ... Faktoring A.Ş. vekili, Birleşen 2013/635 Esas sayılı dosyada şikayetçi ... A.Ş....

          Açıklanan nedenlerle; davalının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına davacının yetki itirazı ve şikayetinin reddine karar vermek gerekmiştir....

          UYAP Entegrasyonu