olmayıp kiralama yapan şirketin borcunun büyük kısmını ödediğini belirterek yetki itirazının kabulünü, dayanak senedin dosya içinde bulunmaması nedeniyle takibin iptalini, imzaya itirazının kabulünü, ödenen kısmın mahsubunu talep etmiştir....
Somut olayda; davacı, lehtar/ciranta sıfatıyla yer aldığı çekteki imzaya itirazı ile birlikte takibe konu çekin, dava dışı Günal..Şirketi ile yapılan protokol gereğince Günal ..Şirketine teminat olarak verildiğini iddia ederek imzaya ve borca itiraz etmiştir. Borçlu tarafından ödeme emri tebliğinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine verilecek itiraz dilekçesiyle takibe konu çekle ilgili imza itirazıyla birlikte, imzaya itirazla çelişmeyen itiraz sebepleri de bildirilebilir (örneğin, zamanaşımı, yetki, derdestlik vb.). Buna karşılık borçlu, imza itirazıyla birlikte çekin teminat için verildiğini bildiremez. Çünkü imzaya itirazla çekin teminat amaçlı verildiği iddiası birbiriyle çelişme halindedir. Ayrıca, davacı dava dilekçesinde çekin teminat olarak verildiği sırada boş olarak verildiğini iddia etmediği gibi, çekte lehtar sıfatıyla yer alan davacının cirosu olmaksızın çeki dava dışı şirkete teminat amaçlı vermesi de hayatın olağan akışına aykırıdır....
Mahkemece; takibe konu dayanak senedin davacının eli ürünü olup olmadığının tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi için dosya öncelikle Aydın/Söke Jandarma Kriminal Daire Başkanlığına gönderilmiş; 24/02/2021 tarihli bilirkişi raporunda takip konusu senet üzerindeki imzaların T1 eli ürünü olduğu yönünde rapor ibraz edildiği, davacının itirazları doğrultusunda dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilmiş olup 13/10/2021 tarihli yapılan incelemede; söz konusu imzaların T1 eli ürünü olduğu hususlarının bildirildiği, davacı tarafından yetki itirazında bulunulmuş ancak yetki itirazında yetkili dairenin gösterilmemesi sebebi ile geçersiz olması nedeniyle yetkiye itirazının reddine, davacının imzaya yönelik itirazı hakkında hükme elverişli olarak alınan raporlarda imzanın davacıya ait olduğunun tespit edildiği, dolayısıyla davacının itirazında haklı olmadığı anlaşıldığından, davacının borca ve imzaya yönelik itirazlarının reddine, icra takibi durdurulmadığından tazminat ve para cezasına...
Çorlu/Tekirdağ Şubesi olduğu, ayrıca takip dosyasında davacı/borçlunun adresinin Çorlu olduğu, borçlu yönünden itiraz tarihi itibari ile henüz takibin kesinleşmediği, davacı/borçlu yönünden takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı, davacının yetki itirazının yerinde olduğu ve yetkili icra dairesinin doğru olarak gösterildiği gerekçesi ile yetki itirazının kabulü ile , İstanbul Anadolu 18. İcra Dairesi'nin 2020/7464 Esas sayılı takip dosyasındaki ödeme emrinin davacı/borçlu yönünden yetkisizlik sebebiyle iptaline, karar kesinleştiğinde ve talep halinde takip dosyasının yetkili Çorlu İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine, yetki itirazı kabul edildiğinden borca itirazların esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde takibin, İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 11.03.2020 tarihinde 2020/85 D.İş....
İmzaya itiraz yönünden yapılan incelemede; ......
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/166 ESAS, 2019/570 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ İTİRAZI, BORCA VE İMZAYA İTİRAZ KARAR : İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/166 Esas, 2019/570 Karar sayılı dosyasında verilen yetki itirazının kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İzmir 26....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, yetkiye ve borca itiraz ederek eldeki davayı açtıklarını, mahkemece öncelikle yetki itirazları incelenerek karara bağlanması gerekirken, vekil edeninin imza örnekleri toplanarak Adli Tıp Kurumundan rapor alındığını, gelen raporda takibe dayanak senetteki imzanın vekil edeninin eli ürünü olmadığının tespit edildiğini, mahkemece 2.5 yıl sonra verilen yetkisizlik kararının usul ekonomisine aykırı olduğunu, yetki itirazı taleplerinden feragat ettiklerini, mahkemece imza itirazları doğrultusunda karar verilmesi talebiyle istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İcra takibine ilişkin borçlu tarafından yapılan itirazlar açıkça usul ve yasaya aykırılık teşkil etmekte olup haksız ve kötüniyetli olarak ikame edilen iş bu davanın esastan reddine, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin itiraz edene yükletilmesine karar verilmesini beyan etmiştir. İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...İmzaya itiraz davasında ispat yükü davalı tarafa aittir. Bu nedenle davalı tarafa grafolog bilirkişi ücretini yatırmak üzere usulüne uygun ihtar yapılmasına rağmen süresi içerisinde ihtara rağmen bilirkişi ücretini yatırmadığı, iddiasını ispatlayamadığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak davacının imzaya itirazının kabulü ile İstanbul 5....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/11/2020 NUMARASI : 2019/406 ESAS 2020/643 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|Yetki İtirazı|/Borca İtiraz KARAR : Mersin 5....
Davalı vekili, davacının imzaya itiraz ederek icra hukuk mahkemesine açmış olduğu davanın kabul edildiğini, dolayısıyla iş bu davanın konusuz kaldığını savunarak karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; davacının imzaya itirazı üzerine icra hukuk mahkemesinde açılan davanın kabul edildiği, ancak temyiz incelemesinde itirazın süresinde olmadığından bahisle hükmün bozulduğu, icra hukuk mahkemesince bozma kararına uyularak davanın süreden reddedildiği, iş bu davada yaptırılan bilirkişi incelemesi ile takibe konu senetteki imzaların davacı şirket yetkilisi dava dışı ...'...