Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlunun yetki itirazı ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da genel mahkemede itirazın iptali davası açması halinde genel mahkeme, icra dairesinin yetkisine karşı yapılan itirazı icra hukuk mahkemesi yerine geçerek çözümlemelidir. Zira, genel mahkemenin de yetki itirazını incelemeye yetkili olduğunun kabulü gerekir. Genel mahkemenin önce kendi yetkisine yönelik itirazı inceleyip karara bağlayacağı kabul edilirse, mahkeme yetkisizlik kararı verecek, yetkili mahkeme bu kez icra dairesinin yetkisiz olduğu, geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle itirazın iptali davasını reddedecektir. Bu durum ise Anayasa'nın 141/son ve 6100 sayılı HMK'nın 30. maddelerinde hüküm altına alınan usul ekonomisi ilkesine de aykırı düşecektir. Yargıtay'ın yerleşik uygulamalarına göre de, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için, yetkili icra dairesinde mevcut bir takip bulunmalıdır....

    Borçlunun yetki itirazı ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da genel mahkemede itirazın iptali davası açması halinde genel mahkeme, icra dairesinin yetkisine karşı yapılan itirazı icra hukuk mahkemesi yerine geçerek çözümlemelidir. Zira, genel mahkemenin de yetki itirazını incelemeye yetkili olduğunun kabulü gerekir. Genel mahkemenin önce kendi yetkisine yönelik itirazı inceleyip karara bağlayacağı kabul edilirse, mahkeme yetkisizlik kararı verecek, yetkili mahkeme bu kez icra dairesinin yetkisiz olduğu, geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle itirazın iptali davasını reddedecektir. Bu durum ise Anayasa'nın 141/son ve 6100 sayılı HMK'nın 30. maddelerinde hüküm altına alınan usul ekonomisi ilkesine de aykırı düşecektir. Yargıtay'ın yerleşik uygulamalarına göre de, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi halinde, itirazın iptali davasının dinlenebilmesi için, yetkili icra dairesinde mevcut bir takip bulunmalıdır....

    İcra Müdürlüğü'nün 2015/8350 E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine girişildiği, takibe karşı, takip borçlularından dava dışı T3in icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiği, dava dışı Selçuk Kocaman'ın itirazının bulunmadığı, davalı T4ın ise sadece tabipte borca itiraz ettiği, icra dairesine yönelik bir itirazının olmadığı, İzmir 9. İcra Müdürlüğü'nün 2015/8350 E.sayılı dosyasında icra dairesinin yetkisine itiraz eden dava dışı T3in yetki itirazı kabul edilerek ve sadece T3 yönünden Karaman 1. İcra Müdürlüğü'nün 2016/3938 E. Sayılı dosyası ile takibe devam edildiği, dosya borçlusu Sinan'ın bu icra dosyasında da yaptığı itiraz nedeniyle takibin durduğu, davacı sigorta şirketince, İzmir 9. İcra Müdürlüğü'nün 2015/8350 E.sayılı dosyasında borca itiraz eden davalı Soner yönünden ve Karaman 1. İcra Müdürlüğü'nün 2016/3938 E.sayılı dosyasında borca itiraz eden T3 yönünden eldeki Kararman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/1182 E....

    DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, faturaya dayalı ilamsız takipte borçlu davalı tarafından yetki ve borca itiraz üzerine açılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı borçlu tarafından İcra Müdürlüğü'ne verilen itiraz dilekçesinde; İcra Müdürlüğü'nün yetkisine itiraz edilmiş, Bakırköy İcra Müdürlüğü'nün takipte yetkili olduğu belirtilmiştir. Yargıtay 19. H.D.nin 28/10/2003 gün ve 2003/8854 E. 2003/10647 K. sayılı emsal içtihatında ''...borçlunun yetki ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da mahkemede itirazın iptali davası açması halinde mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi gerekir...'' Yargıtay 19....

      Somut olayda dava, satım sözleşmesine dayalı verilen satış gerçekleşmediğinden kaparonun iadesi için başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davalı tarafından icra dosyasına verilen itiraz dilekçesinde;borca,ödeme emrine, faize ve oranına itiraz etmiş ise de,icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiştir. İİK nun 50/2.maddesi gereği yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılır. İİK'nun 62.madde uyarınca da, itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. Yasal düzenlemelere göre icra dairesinin yetkisine itiraz icra dosyasına verilen itiraz dilekçesi ile yapılacaktır....

        Davacı - borçlu icra hukuk mahkemesine başvurusunda; kat ihtarının usulüne uygun tebliğ edilmediğini, icra emri ekinde takip dayanağı belgelerin tebliğ edilmediğini ve borcunun olmadığını ileri sürerek icra emrinin ve takibin iptali talebinde bulunduğu, HMK’nın 33. maddesi gereğince bir davada olayları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirme görevi ise hakime aittir. O halde mahkemece öncelikle dava dilekçesinde ileri sürülen hususların HMK 33.maddesi uyarınca hukuki nitelendirilmesinin yapılarak işin esasının incelenerek yargılama yapılması gerekmektedir. Her ne kadar dava dilekçesinde borca itiraz ile birlikte icra emrinin ve takibin iptali talebinde bulunulmuş ise de; Dairemizce HMK 33.maddesi uyarınca yapılan hukuki nitelendirmede takibin, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibi olması nedeniyle dava, borca itiraz ile birlikte ödeme emrinin iptali ve takibin iptali olarak nitelendirilmiştir....

        Maddesi gereğince iki hafta içinde ilgili İcra Müdürlüğüne müracaat halinde icra dosyasının yetkili Ankara İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine, yetki itirazı kabul edildiğinden diğer itirazlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına, dair karar verilmiştir....

        Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak İstanbul İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır. O halde, itirazın iptali davasının usulden reddine karar verilmesi yerinde olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

        Dava, davalının kefil olarak imzaladığı GKS'ne dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın İİK'nın 67. maddesi gereği iptali istemine ilişkindir. Davalı-borçlu vekili, itirazın iptali davasında dava dilekçesinin tebliğ edildiği 26.03.2012 tarihinden sonra iki haftalık yasal süre içinde 04.04.2012 tarihli cevap dilekçesinde icra dairesinin yetkisine ve mahkemenin yetkisine itiraz etmiş, dava konusu takip dosyasında da yasal süresinde verdiği ödeme emrine itiraz dilekçesinde yerleşim yeri Antalya icra dairelerinin yetkili olduğundan bahisle takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğunu ileri sürerek icra dairesinin yetkisine usulüne uygun olarak itiraz etmiştir. İtirazın iptali davalarında, hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz edilmesi durumunda İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekir. İcra Müdürlüğünün bu konuda re’sen inceleme yetkisi bulunmamaktadır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde takibin iptali istemine ilişkindir. İİK'nun 34. maddesi uyarınca ilamın icrası her icra dairesinden istenebilir. İlam niteliğindeki belgeler yönünden de aynı hüküm uygulanır. İcra emrine karşı itiraz için İİK.nun 149/a maddesi gereğince ilamların icrasına ilişkin 33 ve devamı madde hükümlerinin uygulanması gerektiğinden aynı yasanın 34.maddesi uyarınca ilam niteliğindeki bu belge için her icra dairesinde takipte bulunulabilir (HGK. nun 18.01.2012 tarih, 2011/12- 725 esas, 2012/14 karar sayılı kararı). Alacaklı tarafından İİK. nun 150/ı maddesi göndermesi ile aynı yasanın 149.maddesine göre ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapılarak borçluya icra emri tebliğ edildiğine göre, İİK'nun 34.maddesi uyarınca yetki itirazı dinlenemez....

          UYAP Entegrasyonu