Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; davacı vekili tarafından müvekkili aleyhine davalı tarafından Rize İcra Müdürlüğünün 2020/2844 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığı ancak takibin yetkisiz icra dairesinde yapıldığı ve senet üzerindeki imzanın müvekkili şirketin yetkilisine ait olmadığını beyanla yetkiye, borca ve imzaya itiraz istemi ile mahkememizde dava açmış olduğu anlaşılmakla yetki itirazının geçerli olmaması nedeniyle imzaya itirazları doğrultusunda davacı şirket yetkilisinin imza örnekleri mahkeme huzurunda alınarak mukayeseli imza örnekleri kurumlardan celp edilmiş ve dosya imza incelemesi için adli tıp kurumuna gönderilmiş olup dava devam ederken davacı tarafça 10/11/2020 tarihli duruşmaya mazeret bildirmeksizin katılmaması nedeniyle davanın HMK 150 maddesi gereği işlemden kaldırıldığı, davacı vekilinin UYAP üzerinden 12/11/2020 tarihinde gönderdiği yenileme...

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Borçka İcra Müdürlüğü’nün 2019/258 Esas sayılı dosya ile borçlu hakkında girişilen bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlatıldığını, borçlu tarafından imzaya itiraz edildiğini, borçlunun itirazının kötü niyetli, haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının Borçka’da bulunan Arçelik bayisi sahibi olduğunu, davacının müvekkili şirketten satın aldığı ürünler için borçlandığı meblağın karşılığı olarak takibe konu senetleri düzenleyerek müvekkili şirkete teslim ettiğini, her ne kadar davacı senetlerin kendisi tarafından imzalanmadığına dair itirazda bulunulmuşsa da, davacının, oğlu T3 itiraz konusu senetleri imzalaması için Borçka Noterliğinin 26.10.2017 tarih ve 4815 Yevmiye numaralı vekaletnamesi ile yetki verdiğini, bu nedenlerle borçlunun kötü niyetli ve haksız imzaya itirazın reddine, faiz ve masraflarla birlikte tüm alacak miktarı üzerinden %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar...

İcra Hukuk Mahkemesi'nin 05/04/2022 gün, 2021/141 Esas- 2022/565 Karar sayılı ilamı ile, "1- Davacının imzaya itiraz davasının KABULÜ ile İstanbul 35.İcra müdürlüğünün 2021/4175 Esas sayılı dosyasından davacı borçlu yönünden başlatılan takibin İİK 170/3 maddesi gereğince DURDURULMASINA, 2- Şartlar oluşmadığından tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına, 3- Davacının imzaya itirazı kabul edildiğinden borca itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına," karar verilmiştir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2389 KARAR NO : 2022/3221 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ORDU İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2022 NUMARASI : 2021/417 ESAS -2022/195 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; Borçlu müvekkil Ordu İcra Müdürlüğünün 2021/17410 esas sayılı dosyasından gönderilen 10 örnek ödeme emrini 29.11.2021 tarihinde tebellüğ ettiğini, yasal süresi içinde itiraz ve şikayetlerini yaptıklarını, öncelikle müvekkilin ikamet adresi Fatsa ilçesinde olmakla Ordu İcra Müdürlüğünün icra dosyasında yetkili olmadığını, icra dosyasında Fatsa İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunu, icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde açılmış olması nedeniyle itirazımızın kabulü ve icra dosyasında Fatsa...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2022 NUMARASI : 2021/480 ESAS 2022/197 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı, İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2021/41297 Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe yetkisiz icra müdürlüğünde başlandığını, diğer taraftan takibe konu çek üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ve herhangi bir borcunun bulunmadığını, bu nedenle takipte Şanlıurfa İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunun tespiti ile takibin durdurulmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava dilekçesinin yetki yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, sahte ve montaj olduğu Grafoloji uzmanlarınca tespit edilen 07/01/2004 tanzim, 15/06/2007 vadeli 1.200.000 USD bedelli senedin davalılar tarafından danışıklı olarak takibe konulduğunu ileri sürerek, bu senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile sahte senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, süresinde yetki itirazında bulunarak Kadıköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirtmiştir. Davalı şirket vekili, davacının senetteki imzaya itirazı olmadığını, bilirkişi raporlarını kabul etmediklerini belirtmiştir....

    İlk derece mahkemesi tarafından; davanın İİK 169 vd uyarınca yetkiye itiraz olduğu, yetki itirazı talebi haklı bulunmazsa ancak borca ve imzaya itirazın esası hakkında yargılamaya geçileceği, takip konusu, sözleşmeden doğan taşınmaz alacağından ibaret olduğu, yetkili icra dairesinin sözleşmenin yapıldığı yer icra mahkemeleri ve bağlı olarak çalışan icra dairelerinin ve yine alacak taşınmaz olduğundan taşınmazın bulunduğu yer icra mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğu, sözleşme yeri olarak Konya ilinin gösterilmesi ve yine sözleşmeye konu taşınmazın bulunduğu yerin de Konya olduğu anlaşılmakla takibin yalnızca Konya'da yapılabileceği gerekçesi ile davacının yetki itirazının kabulü ile takibinin durdurulmasına, talep halinde takip dosyasının yetkili Konya İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir....

    Mahkemece, borçlunun takip dayanağı çekteki imzaya itiraz ettiği ve davanın kabul edildiğinden dava konusu alacağın dayanağı kalmadığından bahisle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere göre, davalı borçlu tarafından İstanbul 6.İcra mahkemesinin 2007/2127 Esas sayılı dosyasından takip dayanağı çekteki imzanın borçlu şirket temsilcisine ait olmadığı yönünde imzaya itiraz ettiği 25.02 2009 tarihinde davanın kabul edildiği, ancak anılan kararın Yargıtay 12.Hukuk Dairesince bozulduğu, yeni 2009/3250 Esasa kaydedildiği bu dosyadan da feragat edildiği ancak kararın kesinleşmediği anlaşılmaktadır....

      Borçlunun 16.12.2013 tarihli şikayet dilekçesinde, açıkca imzaya itirazı olmayıp, aksine ödeme emrinin tebliği ile imza inkarına dayalı dava açacağını beyan emiştir. Dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmadığı gibi, HMK.nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenen ve dava prosedüründe tatbiki mümkün olan ıslah müessesesinin imzaya itiraz hakkında uygulanma olanağı yoktur. O halde, mahkemece, şikayet dilekçesinde ileri sürülen hususlar ile bağlı kalınarak sonuca gitmek yerine, şikayet dilekçesinde açıkca imzaya itiraz bulunmamasına rağmen imza incelemesi yapılarak sonuca gidilmesi isabetsizdir....

        Bu durumda mahkemece, davalının, takip konusu belge ve borca itirazı yönünden isticvap edilerek sonucuna göre işlem yapılması gerekir...""...Davalı borçlu takibe itirazında borcun aslına ve ferilerine itiraz ettiğini bildirmiştir. İtiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında davalı davaya cevap vermemiş ve duruşmalara gelmemiştir. Mahkemece re’sen imza incelemesi yaptırılarak davanın reddine karar verilmiştir. Takibe itirazındaki itiraz sebepleri ile bağlı olmayan davalı davaya cevap vermediğinden iddiayı inkar etmiş sayılırsa da, cevap vermemek takip konusu belgedeki imzaya itiraz anlamına gelmez. Bu durumda mahkemece, davalının, takip konusu belge ve borca itirazı yönünden isticvap edilerek sonucuna göre işlem yapılması gerekir..."...

          UYAP Entegrasyonu