İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2021 NUMARASI : 2021/196 ESAS - 2021/475 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye ve Borca İtiraz, Şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 11.İcra Müdürlüğünün 2021/5683 esas sayılı dosyası ile davalı tarafından aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, takibe konu senette düzenleme yeri yazılı olmadığı gibi düzenleyenin adının yanında da idari birim yazılı olmadığını, bu nedenle kambiyo senedi vasfına haiz olmadığını, dava dilekçesi ekinde sundukları sözleşmeden de anlaşılacağı üzere senedin teminat için verildiğini, teminat senedine dayanılarak kambiyo senetlerine özgü takip...
Maddesi gereğince geçerli bir yetki itirazının bulunmadığı, somut olayda, davacılar tarafından ödemeye ilişkin olarak sunulan belgelerde takip dayanağı senede açıkça atıf olmaması ve ödemelerin ve belgelerin alacaklı tarafından kabul edilmemesi nedeniyle İİK'nın 169/a-1 maddesindeki belgelerden sayılmayacağı, bu nedenle borca itirazın yerinde olmadığı takibe dayanak senedin kambiyo vasfı bulunmadığına yönelik şikayet incelendiğinde; davacılar vekili dava dilekçesinde borcun tamamen ödendiğini ileri sürdüğü, bu durumda davacılar borcu kabul kabul ettiğinden İİK'nun 170/a-son fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası hükmünün uygulanamayacağı, lehtar olan T1'ı takip için protesto çekilmesi gerekir ise de, borç kabul edildiğinden bu husus takibin iptali sebebi yapılamayacağı, (Nitekim Yargıtay 12....
Somut olayda, davacının duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen 08/02/2019 tarihli duruşmaya mazeretsiz katılmayıp dosyanın işlemden kaldırılmasına sebebiyet verdiği, davanın yenilenmesinden sonra yapılan 3. celseye katıldığı, duruşma gün ve saatinden haberdar olduğu halde 27/05/2019 tarihli 4. celseye katılmayarak davanın 2. kez takipsiz bırakıldığı anlaşıldığından mahkemece imza itirazı yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde HMK'nun 320/4 maddesine göre isabetsizlik bulunmamaktadır. B- Kambiyo hukukuna ilişkin şikayet yönünden yapılan incelemede: İİK'nun 18/3 maddesi; “Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasına ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder; duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en kısa zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir” hükmünü içermektedir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Açılan davanın hukuka aykırı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bir bononun teminat için düzenlenmesi için bu durumun neyin teminatı olduğuyla beraber bononun arkasında ayrıca ve açıkça belirtilmesi gerektiğini, bir bononun TTK'daki şekil şartlarını taşıyorsa kambiyo senedi vasfına haiz olduğunu ve kambiyo senedi vasfına haizse illetten mücerret olduğunu, bonoların kambiyo senedi vasfına haiz olduğu için karşı delil olarak İİK 68'deki belgelerin kullanılması gerektiğini, davacı borçlu tarafın gerçek dışı iddialarda bulunarak üzerlerine bir takım suçları isnat etmeye çalıştığını, ancak bu iddiaların mercinin mahkememiz değil ceza yargılaması yapmakla görevlendirilmiş olan mahkemeler olduğunu, davacı tarafın haksız ve hukuka aykırı olarak açtığı dava sebebiyle asıl alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davanın esastan reddini, davacı tarafın kötü niyetl iolması sebebiyle %20'den az olmamak üzere icra inkar...
Davacı istinaf başvurusunda özetle; ödeme emrini 19/12/2018 tarihinde tebliğ aldığını, davayı ise 20/12/2018 tarihinde yasal süresinde açtığını, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının bozularak kaldırılmasını talep etmiştir, Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte icra dairesinin yetkisine, borca ve senedin kambiyo vasfına itiraza ilişkindir. Alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile Ankara 32. İcra Dairesinin 2018/14520 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığı, ödeme emrinin 18/12/2018 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, dava dilekçesindeki havale tarihi, harç ve tevzi evraklarından davanın 25/12/2018 de açıldığı anlaşılmıştır....
Maddesinde Takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse, beş gün içinde İcra Mahkemesine şikayet etmesi gerektiği hususu hüküm altına alındığından, davacının 5 günlük hak düşürücü şikayet süresi içerisinde İcra Mahkemesi'ne başvurmadığını, bu doğrultuda davacının, takip dayanağı olan bononun kambiyo vasfına haiz olmadığı yönündeki iddiasını öne süremeyeceğini, takibe konu senedin taraflar arasındaki şahsi borç ilişkisinden kaynaklandığını, davanın tarafları olan ---- tarihinde ----imzalandığını, davalının sözleşme gereği teslim edilmesi gereken taşınmazları -----belirtilen şartlara uygun şekilde yapmadığı, icra takibine konu senet, tüm bu hususlardan ve bahsi geçen sözleşmeden tamamen bağımsız olduğu, davacının, davalı ile ortak iş yapacakları vaadi ile elden borç olarak aldığını, bahsi geçen sözleşme ve sonrasında imzalanan senede ilişkin hiçbir ibare de bulunmadığını, takibe konu senedin niteliği itibariyla kayıtsız şartsız borç ikrarını içerdiği, davacının söz konusu...
Maddesinde Takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse, beş gün içinde İcra Mahkemesine şikayet etmesi gerektiği hususu hüküm altına alındığından, davacının 5 günlük hak düşürücü şikayet süresi içerisinde İcra Mahkemesi'ne başvurmadığını, bu doğrultuda davacının, takip dayanağı olan bononun kambiyo vasfına haiz olmadığı yönündeki iddiasını öne süremeyeceğini, takibe konu senedin taraflar arasındaki şahsi borç ilişkisinden kaynaklandığını, davanın tarafları olan ---- tarihinde ----imzalandığını, davalının sözleşme gereği teslim edilmesi gereken taşınmazları -----belirtilen şartlara uygun şekilde yapmadığı, icra takibine konu senet, tüm bu hususlardan ve bahsi geçen sözleşmeden tamamen bağımsız olduğu, davacının, davalı ile ortak iş yapacakları vaadi ile elden borç olarak aldığını, bahsi geçen sözleşme ve sonrasında imzalanan senede ilişkin hiçbir ibare de bulunmadığını, takibe konu senedin niteliği itibariyla kayıtsız şartsız borç ikrarını içerdiği, davacının söz konusu...
Maddesinde Takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse, beş gün içinde İcra Mahkemesine şikayet etmesi gerektiği hususu hüküm altına alındığından, davacının 5 günlük hak düşürücü şikayet süresi içerisinde İcra Mahkemesi'ne başvurmadığını, bu doğrultuda davacının, takip dayanağı olan bononun kambiyo vasfına haiz olmadığı yönündeki iddiasını öne süremeyeceğini, takibe konu senedin taraflar arasındaki şahsi borç ilişkisinden kaynaklandığını, davanın tarafları olan ---- tarihinde ----imzalandığını, davalının sözleşme gereği teslim edilmesi gereken taşınmazları -----belirtilen şartlara uygun şekilde yapmadığı, icra takibine konu senet, tüm bu hususlardan ve bahsi geçen sözleşmeden tamamen bağımsız olduğu, davacının, davalı ile ortak iş yapacakları vaadi ile elden borç olarak aldığını, bahsi geçen sözleşme ve sonrasında imzalanan senede ilişkin hiçbir ibare de bulunmadığını, takibe konu senedin niteliği itibariyla kayıtsız şartsız borç ikrarını içerdiği, davacının söz konusu...
Davacılar, yetki itirazında seçimlik yetkili icra dairelerinden hangisini seçtiklerini açıkça göstermediklerinden, yetki itirazı HMK'nın 19/2. maddesine göre geçersiz olup, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın reddi gerektiği açıktır. Açıklanan bu olgular karşısında, mahkemece davacıların yetki itirazının reddi gerekirken, yazılı nedenlere yetki itirazının kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle; davalının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçe ile: I-Davalının istinaf isteminin KABULÜNE, İstanbul 17....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/6898 Esas sayılı dosyasına konu senedin dava dışı üçüncü şahıs tarafından davacı borçlular adına vekaleten imzalandığını, vekilin özel yetki olmaksızın kambiyo senedi düzenlediğini, kaldı ki dava dışı üçüncü şahısın vekaletnamesinin Burhaniye 1. Noterliğinin 05/01/2016 tarih ve 71 yevmiye numaralı azil namesi ile daha sonra azledildiğini, senedin kambiyo vasfına haiz olmadığını, (düzenleme yeri bulunmadığı) avans faizinin talep edilemeyeceğini, senet aslının kasada bulunmadığını, bu nedenle ödeme emrinin iptalini talep ettiği görülmektedir. Somut olayda; davalı vekilinin yargılama sırasında icra mahkemesine ibraz ettiği 19/06/2019 tarihli dilekçe ile "Davaya konu senetler vekaleten düzenlenmiştir. Dava açıldığında dikkatlice incelediğimizde, kambiyo senedi düzenleme yetkisinin olmadığını gördük. Senetlerin özel yetki olmadan düzenlenmiş olması karşısında yapılan itirazı kabul ediyoruz. İcra takibi sehven yapılmıştır. İcra takibinden feragat ediyoruz....