İcra Hukuk Mahkemesinin 02.01.2024 Tarihli ve 2023/1308 Esas, 2024/7 Karar Sayılı Kararı Borçlunun yetki ve borca itirazı üzerine itirazın kaldırılması yoluna başvurulmuş ise icra mahkemesinin öncelikle borçlunun yetki itirazını incelemesi, akabinde yetki itirazı haklı ise yani takip yetkisiz icra dairesinde başlatılmış ise alacaklının yetki itirazının kaldırılması isteminin reddine, takip dosyasının istem üzerine yetkili icra dairesine gönderilmesine ve borca yönelik itirazın kaldırılması istemi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerektiği, icra mahkemesince yetki itirazının yerinde olduğundan bahisle dava dosyası hakkında yetkisizlik kararı verilemeyeceği, zira takip... İcra Dairesinde başlatılmış olup, itirazın kaldırılması istemi de yetki kuralları gereğince icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesi olan... İcra Hukuk Mahkemesinden talep edilmesi gerektiği, bu nedenlerle......
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, borçlunun itirazında icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz ettiği dikkate alındığında, öncelikle incelenmesi gereken yetki itirazının kaldırılması talebi hakkında inceleme yapılmadan ve bu konuda karar verilmeden, doğrudan borca itirazın kaldırılması istemi incelenerek karar verilmesi isabetsizdir. O halde mahkemece yapılacak iş, alacaklının, yetki itirazının kaldırılması talebi hakkında karar verilerek şayet borçlunun yetki itirazı yerinde ise alacaklının isteminin reddine; aksi halde yetki itirazı kaldırıldıktan sonra borca itirazın incelenmesine geçilerek oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir. Öte yandan, inceleme konusu uyuşmazlık, İİK'nun 68/a maddesi gereğince itirazın kaldırılması olduğuna göre, itirazın iptali olarak nitelendirilip hüküm kurulması da yerinde değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayet hukukuna ilişkin davada Hanak Asliye (İcra Mahkemesi Sıfatıyla) Hukuk ve Hanak Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, borca ve yaşlılık maaşına konulan hacze itiraza ilişkindir. Asliye (İcra Mahkemesi sıfatıyla) Hukuk Mahkemesince, davanın menfi tespit davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, dosya içeriğine ve davacının yaşlılık maaşına haciz konulmasının kanuna uygun olmadığı yönündeki beyanının icra işlemlerine karşı şikayet olduğunu belirterek, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, davacı borca kısmen itiraz ederek, yaşlılık aylığına konulan haczin haczedilmezlik itirazıyla kaldırılması için şikayette bulunmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller dikkate alındığında; davacı vekili davalının müvekkili hakkında Rize İcra Müdürlüğü aracılığı ile 29/02/2020 vade tarihli 35.000 TL bedelli bono ile ilgili takip yaptığını, söz konusu senedin 24.500 TL'lik kısmının müvekkili tarafından banka havalesi yoluyla ödendiğini beyanla borca kısmen itiraz ettiklerini ayrıca takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığını beyanla yetkiye itiraz istemi ile mahkememizce yetkiye ve borca itiraz davası açmış olduğu anlaşılmakla mahkememizce öncelikle davacının yetki itirazı değerlendirilmiş olup davacının yetki itirazı ile yetkili iki icra dairesini göstermiş olması nedeniyle yetki itirazının geçerli olmadığı görülmekle yetki itirazının reddi ile davacının kısmi ödemeye ilişkin banka dekontları celp edilmiş olup dekontların yapılan incelemesinde davacı tarafından gönderilen havalelerde ödemenin takip konusu senede ilişkin olduğuna...
Davacı vekili dava dilekçesinde, yetki itirazı ve borca itiraz yanında takibe dayanak senedin protesto edilmemesi nedeniyle alacaklının takip hakkına sahip olmadığı ve borçlu hakkında geçici mühlet kararı verilmesi nedeniyle takip yapılamayacağı iddiaları ile takibin iptalini istemiş olup, kararın gerekçesinde sadece yetki itirazı, borca itiraz ve senedin protesto edilmemesine ilişkin taleplerin değerlendirildiği, davacının geçici mühlet kararı nedeniyle hakkında takip yapılamayacağına ilişkin talebi hakkında kararın herhangi bir gerekçe içermediği anlaşılmıştır. Bu hali ile davacının tüm talepleri değerlendirilmeden karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yapılması gereken, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/286 Esas sayılı dava dosyasında verilen geçici mühlet ve tedbir kararı değerlendirilerek, davacının bu talebi hakkında da hüküm kurulmasıdır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1170 KARAR NO : 2021/922 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SUSURLUK İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/01/2021 NUMARASI : 2020/24 ESAS 2021/2 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı asil ilk derece mahkemesine ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle: Alacaklı vekilinin yaptığı takip de yetki ve borca itiraz ettiğini yetki itirazının kabul edildiği halde borca itirazının dikkate alınmadığını itirazın kabulü ile takibin durdurdulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı icra takibine vermiş olduğu itiraz dilekçesinde İcra Müdürlüğünün yetkisine ve borca birlikte itiraz etmiştir. Bu durumda öncelikle mahkemenin icra Dairesinin yetkisine yapılan itirazı değerlendirdikten sonra mahkemenin yetkisine yapılan itirazı incelemesi gerekirken, yazılı şekilde önce mahkemenin yetkisine yapılan itirazın incelenmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 19.9.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünde başlatılan icra takibine karşı borçlu İcra Dairesinde borca ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Alacaklı ... 2. İcra Mahkemesinden yetki ve borca yapılan itirazın kaldırılması istemiştir. İİK.nun 4. maddesine göre her İcra Mahkemesi kendisine bağlı icra ve iflas dairelerinin muamelelerine yönelik itiraz ve şikayetleri incelemekle yetkili olduğundan uyuşmazlığın ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 15.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra İflas Kanununun 4.maddesi uyarınca icra dairelerinin işlemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Somut olayda, Saimbeyli İcra Müdürlüğünde başlatılan ilamsız icra takibine karşı borçlu, İcra Dairesinde borca ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Alacaklı Saimbeyli İcra Mahkemesinden yetki ve borca yapılan itirazın kaldırılması istemiştir. İİK.nun 4. maddesine göre her İcra Mahkemesi kendisine bağlı icra ve iflas dairelerinin muamelelerine yönelik itiraz ve şikayetleri incelemekle yetkili olduğundan uyuşmazlığın Saimbeyli İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Saimbeyli İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 17.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Akdi ilişkinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık varsa, bu durumda alacaklının kendi yerleşim yeri mahkemesinde açtığı itirazın iptali davası yetki itirazı ile karşılaşabilir. Borçlu takibe itirazında sadece alacağın varlığını ve bu ilişki nedeniyle takip konusu meblağ kadar alacaklı olduğunu kanıtlamalıdır. Somut olayda borçlu, borca, takibe ve imzaya itiraz etmiştir. Bu durumda akdi ilişkinin çekişmesiz olduğu kabul edilemeyeceğinden, TBK'nın 89/1. maddesi uygulanmaz. Davalının ikametgahı ...'de, davacının ikametgahı ise ...'dadır. Davalı yetki itirazında kendi ikametgahına göre yetkili mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu bildirmiştir. Bu durumda uyuşmazlığın, süresinde yapılan yetki itirazı üzerine ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 1....