Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki dava ve şikayet ise 13/02/2017 tarihinde yapılmıştır. Davacı vekili ise söz konusu takibe süresinde itiraz ettiği , takibe konu senet üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığından bahisle takibin iptalini istemiştir. Yapılan incelemede davacı borçlu adına gönderilen ödeme emrinin 07/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebliğ itirazı olmadığı gibi tebliğ tarihinin de mezkur tarih olarak beyan edildiği; fakat 5 günlük kanuni müddet geçtikten sonra şikayet ve itiraz vaki olduğu anlaşılmakla aşagıdaki şekilde karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davacının imzaya itiraz ve kambiyo hukuka cihetinden şikayet müddeti geçmekle davanın ve şikayetin ayrı ayrı reddine" karar verildiği görülmüştür....

Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahkemece yetki itirazının yasaya uygun olarak reddine karar verildiği ve imzaya itiraz yönünden senedin düzenleme tarihi olan 15.04.2019 tarihi öncesi ve sonrasına ait imza örnekleri ilgili kurumlardan getirtilerek yapılan bilirkişi incelemesi sonucu Adli Belge Uzmanı Bilirkişi Dr....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2020 NUMARASI : 2020/496 ESAS 2020/581 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 02/11/2020 tarih ve 2020/496 Esas 2020/581 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA: Davacı Arif Akıllı Vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 3....

    Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur." hükmü yer almaktadır HUMK'nun 388/son maddesine göre ise, hükmün sonuç kısmında, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların gösterilmesi gereklidir. Öte yandan aynı yasa'nın 389. maddesi uyarınca, karar ile her iki tarafa tahmil ve bahşedilen vazife ile haklar şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek şekilde gayet sarih ve açık olarak yazılmalıdır. Aynı hükümler 6100 Sayılı HMK'nun 297. maddesinde de yer almış bulunmaktadır. Somut olayda mahkemece, yetki itirazı kabul edildiğine göre, talep halinde dosyanın yetkili ... Nöbetçi İcra Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca takibin durmasına, karar kesinleştiğinde takibin iptaline karar verilmesi ve tazminat hususunda değerlendirme yapılması yerinde görülmemiştir....

      Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur." hükmü yer almaktadır HUMK'nun 388/son maddesine göre ise, hükmün sonuç kısmında, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların gösterilmesi gereklidir. Öte yandan aynı yasa'nın 389. maddesi uyarınca, karar ile her iki tarafa tahmil ve bahşedilen vazife ile haklar şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek şekilde gayet sarih ve açık olarak yazılmalıdır. Aynı hükümler 6100 Sayılı HMK'nun 297. maddesinde de yer almış bulunmaktadır. Somut olayda mahkemece, yetki itirazı kabul edildiğine göre, talep halinde dosyanın yetkili ... Nöbetçi İcra Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca takibin durmasına, karar kesinleştiğinde takibin iptaline karar verilmesi ve tazminat hususunda değerlendirme yapılması yerinde görülmemiştir....

        Borçlunun icra mahkemesine yaptığı itiraz, borçlunun borcu olup olmadığının ilamsız icra prosedürü içinde tespit edilmesine yarayan bir yoldur. İmzaya itiraz dışındaki bütün itirazlara borca itiraz denir; borcun mevcut olmadığı, ödendiği, ertelendiği, zamanaşımına uğradığı, takas, faiz oranına itiraz, yetki itirazı gibi (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2. Baskı, Ankara 2013, s. 778, 783). Borca itiraz satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz (İİK m. 169). İcra mahkemesi hâkimi, borçlunun itiraz dilekçesine ekli olarak ibraz ettiği belgelerden borcun itfa veya imhal edildiği veya senet metninden zamanaşımına uğradığı veya borçlunun borçlu olmadığı yahut icra dairesinin yetkili olmadığı kanaatine varırsa, daha evvel itirazın esası hakkındaki kararına kadar icra takibinin muvakkaten durdurulmasına karar verebilir (İİK m. 169/a-2). 18....

          Dosyada yapılan incelemede, davacı borçlunun adresinin Şişli/İstanbul olduğu, bu nedenle İstanbul İcra Müdürlüğü'nün takip hususunda yetkili olduğu, davacının yetki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmakla, yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir. Borca İtiraz yönünden; İİK Madde 169/a. " (Ek madde: 18/02/1965- 538/83 md.) (Değişik fıkra: 17/07/2003- 4949 S.K./46. md.) İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir. (Değişik fıkra: 17/07/2003- 4949 S.K./46. md.)...

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Menemen İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; yetki itirazının ve şikayetin reddine karar verilmiştir....

          Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine verdiği itiraz dilekçesinde yetki itirazı ile birlikte borca da itiraz ettiği ve bölge adliye mahkemesince yetki itirazının reddine karar verildiği halde, borca itiraz hususunda herhangi bir değerlendirme yapılmadığı görülmekle, yukarıda değinilen İİK'nun 50/2. ve HMK'nun 297. maddelerinin emredici hükümlerine aykırı davranıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda, bölge adliye mahkemesince verilen yetki itirazının reddine ilişkin hüküm kısmı yerinde olmakla birlikte, borca itiraz hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, ......

            İcra Dairesi'nin 2021/3057 E sayılı dosyasından çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığını, davacı borçlunun İskenderun ilçesinde ikamet etmesi sebebiyle yetkili icra dairesinin İskenderun İcra Dairesi olduğunu, Adana İcra Dairesinin yetkisiz olduğunu, takibe konu çekteki keşideci imzasının davacıya ait olmadığını, çek nedeniyle davalıya karşı bir borcun bulunmadığını beyan etmiş, öncelikle yetki itirazının kabulüne, aksi durumda imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmemiş, tensiben karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararında; genel yetkili icra dairesinin davacı borçlunun bulunduğu yer olan İskenderun İcra Dairesi olduğu, borçlunun seçimlik hakkını bu yerden yana kullandığı gerekçesiyle, yetki itirazının kabulüne, yetki itirazı kabul edildiğinden borca ve imzaya itirazlar yönünden inceleme yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu