İİK.nun 168/3-5. maddesi uyarınca kambiyo senedi vasfına yönelik şikayet ile borca itiraz 5 günlük süreye tâbi olup, bu süre hak düşürücü nitelikte olduğundan ıslah yoluyla dahi ortadan kaldırılamayacağı gibi, mahkemece de re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, ödeme emrinin 26.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 31.07.2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, senedin teminat senedi olduğuna yönelik bir itirazda bulunmadığı, böylece İİK'nun 168. maddesi gereğince, takibe konu senedin teminat senedi olduğu yönündeki itirazın yasal 5 günlük sürede yapılmadığı görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; borca ve imzaya itiraz ile birlikte senedin kambiyo vasfının bulunmadığını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu senetteki imzanın borçlunun eli ürünü olduğunun anlaşılması nedeniyle itirazın reddine karar verildiği görülmektedir....
Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. İTİRAZ Borçlu icra mahkemesine başvuru dilekçesinde; takibe konu senette düzenleme yeri olmadığından senedin kambiyo vasfına haiz olmadığını ileri sürerek, takibin iptalini talep etmiştir. II....
Bu durumda, ilk derece mahkemesince davacıların kambiyo vasfına yönelik şikayetinin kabulü ile, İİK 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kambiyo vasfına yönelik şikayetin reddine dair verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. İlk derece mahkemesince, davacı-borçluların usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile, ödeme emri tebliğ tarihinin 02/10/2019 olarak düzeltilmesine dair kararına yönelik davalı-alacaklı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmadığından Dairemizce bu husus değerlendirilmemiş olup, usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin hüküm aynen muhafaza edilmiştir....
ın temyiz itirazlarına gelince; Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlu tarafından kambiyo şikayeti ile birlikte borcun ödendiğine yönelik itirazda bulunduğu, mahkemece; kambiyo şikayetinin reddine, borca itirazı hakkında ise; alacaklı tarafından, borçlunun haklı olduğu miktar kadar icra takibinde alacaktan feragat edildiği gerekçesiyle itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmüştür. 6102 satılı Türk Ticaret Kanunu’nun 778. maddesinin göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 724. maddesine göre kambiyo senetlerinde “müteselsil borçluluk” esası vardır. Senette imzası bulunan herkes, hamile karşı müteselsilen sorumludur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 163. maddesinde; "Alacaklı, borcun tamamının veya bir kısmının ifasını, dilerse borçluların hepsinden, dilerse yalnız birinden isteyebilir....
Cümlesi uyarınca İcra mahkemesinde süresinde yapılan şikayet üzerine takibe konu senedin kambiyo senedinin vasfına haiz olmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebileceğinin belirtildiği, davacının kambiyo vasfına yönelik şikayetinin yerinde olduğu bu nedenle borca yönelik sair itirazların değerlendirilemeyeceği gözetilerek "gerekçesiyle "Davacının Kambiyo vasfına yönelik şikayetinin kabulü ile takibin iptaline,2- Davalının kambiyo senetlerine mahsus takip başlatmakta kötü niyet veya ağır kusuru bulunmadığından davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine yer olmadığına," şeklinde karar verilmiştir....
, 6502 sayılı Kanun'un 4/5. maddesi uyarınca nama düzenlenmesi gerekirken, emre düzenlenmesi nedeniyle geçersiz olduğunu, müvekkilinin yerleşim yeri Esenler olup, yetkili icra dairesinin Bakırköy İcra Daireleri olduğunu, müvekkilinin alacaklıya borcunun bulunmadığını, borca, faize ve fer'ilere itiraz ettiklerini, senet aslının icra dairesine teslim edilmediğini ileri sürerek şikayet ve itirazlarının kabulü ile takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini istemiştir....
DAVA KONUSU : YETKİ VE BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı- borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 14....
Hukuk Dairesi Alacaklı tarafından başlatılan bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, borçluların borca, faize itirazı ile birlikte kambiyo şikayeti üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince borca itirazın ve kambiyo şikayetinin reddine, faize itirazın kısmen kabulüne, 1.974,01-EURO faizin iptali ile faiz miktarının 6.759,32-EURO olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davacıların istinaf başvurusunun yerinde olmadığından reddine, davalı alacaklının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, HMK'nın 353/1-b-2 maddesi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına borçlular vekilinin sair şikayet ve borca itirazının reddine, işlemiş faize yönelik borca itirazının kısmen kabulü ile işlemiş faize ilişkin olarak 786,51 EURO'luk kısım yönünden takibin durdurulmasına karar verilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/03/2022 NUMARASI : 2022/6 ESAS 2022/215 KARAR DAVA KONUSU : Kambiyo Vasfına Yönelik Şikayet - Borca İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....